İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı, değer artış payı alacağı ve katkı payı alacağı isteğine ilişkindir. Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacağı hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK mad.229) ve denkleştirmeden (TMK mad.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK mad.219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK mad.231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK mad.236/1). Katılma alacağı, Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur....
DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı, Değer Artış Payı Alacağı, Katılma Alacağı Davacı-karşı davalı F.. Ş.. ile davalı-karşı davacı M.. M.. aralarındaki Katkı Payı Alacağı, Değer Artış Payı Alacağı, Katılma Alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Ankara 10. Aile Mahkemesi'nden verilen 14.01.2015 gün ve.... sayılı hükmün duruşma yapılması suretiyle Yargıtay'ca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili F.. Ş.. vekili, duruşmasız olarak incelenmesi davalı-karşı davacı M.. M.. vekili tarafından istenilmiştir. Dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 20.10.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü temyiz eden F.. Ş.. vekili Avukat S. U. geldi. Karşı taraftan M.. M.. vekili Avukat A. Y. geldi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı, katılma alacağı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı, katılma alacağı davasının kısmen kabulüne, kısmen reddine dair . Aile Mahkemesi'nden verilen 12.02.2013 gün ve 4/122 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, evlilik içinde vekil eden ve davalı tarafın katkıları ile alınan 3 adet taşınmaz yönünden mal rejiminin tasfiyesi ile 220.000,00 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 15.05.2012 havale tarihli dilekçesiyle de istek miktarını arttırarak 315.000,00 TL talepte bulunmuştur. Davalı vekili aracılığıyla cevaben kendi adına kayıtlı dava konusu 3 adet taşınmazı ...'da çalışması karşılığı edindiği birikimleri ile satın aldığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur....
Tüm dosya kapsamı birlikte incelendiğinde; Mahkemece, 291 parsel sayılı taşınmaz yönünden gerekçede arsa payı yönünden davacı tarafından katkı yapıldığı belirtilmesine rağmen, arsa+ bina toplam değeri üzerinden bağımsız bölümler yönünden artık değere katılma alacağı hesaplandığı ve alacakların TMK'nin 236/1 gereğince takas edilerek katılma alacağına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı olduğu rejime ilişkin hükümler uygulanması (4721 S.lı TMK mad. 179) gerektiğinden 291 parsel sayılı taşınmazın arsası yönünden mal ayrılığı (TKM mad.170), üzerine yapılan bina yönünden edinilmiş mallara katılma rejimi hükümlerinin uygulanması gerekir. O halde, Mahkemece, 291 parsel sayılı taşınmazın arsası yönünden katkı payı alacağı, üzerine yapılan bina yönünden de katılma alacağına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. b....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma ve Değer Artış Payı Alacağı ... ile ... aralarındaki katılma, değer artış payı alacağı davasının reddine kısmen kabul, kısmen reddine dair ... 8. Aile Mahkemesi'nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili, evlilik birliği içinde edinilen araca kişisel malı ile yaptığı katkı nedeni ile 15.000,00 TL ve 10.000 TL katılma alacağı olmak üzere toplam 25.000,00 TL alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına rağmen davayı takip etmemiş ve cevap dilekçesi de vermemiştir....
'in katkı payı davasının kısmen kabulü ile 223.551,36 TL katkı payı alacağı takdirine, davalı-davacı ...'in katkı payı davasının kısmen kabulü ile 55.177,50 TL katkı payı alacağı takdirine, davalı-davacı ...'in ayın olarak ödeme talebinin reddine ancak mahsup talebinin kabulü ile 223.551,36 TL - 55.177,50 TL= 168.373,86 TL katkı payı alacağının ıslah tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı-davacı ...'den alınarak davacı-davalı ...'e ödenmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine; davacı-davalı ...'in artık değere katılma alacağı talebinin kısmen kabulü ile 95.543,84 TL katılma alacağı takdirine, davalı-davacı ...'in artık değere katılma alacağı talebinin kısmen kabulü ile 94.774,72 TL katılma alacağı takdirine, davalı-davacı ...'in ayın olarak ödeme talebinin reddine, ancak mahsup talebinin kabulü ile 95.543,84 TL - 94.774,72 TL= 769,12 TL artık değere katılma alacağının karar tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı-davacı ...'den alınarak davacı-davalı ...'...
Aile Mahkemesi'nin 2012/691 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, 30.000,00TL maddi ve tazminat ile kararın kesinleşmesinden sonra yoksulluk nafakasına dönüştürülmek üzere aylık 500,00TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep etmiş, boşanma davasında boşanmaya karar verildiği takdirde karar kesinleştikten sonra devam edecek katkı payı ve edinilmiş mallara katılma payı alacakları için şimdilik 20.000,00TL.nin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;katkı payı alacağı yönünden davanın haksız ve dayanaksız olduğunu, taşınmazın arsasının 1990 yılında müvekkilinin birikimleriyle alındığını, taksitlerinin de müvekkilince ödendiğini, davacı ve babasının hiç bir katkısının olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARINI ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda "......Dava katkı payı ve katılma payı alacağı davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının reddine dair ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinden verilen 11.02.2010 gün ve 40/7 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı ......
Davacı kadın vekili; 04.12.2018 tarihli dilekçesi ile; kadının ziynetleri ile taşınmaza yaptığı katkı için değer artış payı talebinde bulunmuştur. Davacı kadın vekili, 18.01.2019 tarihli dilekçe ile; katılma alacağı talebini 55.845,00 TL olarak ıslah etmiştir. Davalı; dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğine rağmen davaya karşı cevap vermemiştir. İlk derece mahkemesince; davacının katılma alacağı talebinin kabulü ile 55.845,00 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, davacının katkı payı alacağı talebinin reddine hükmedilmiştir. Davalı erkek vekili; kadının kabul edilen katılma alacağı davasına, kadının reddedilen katkı payı alacağı davasında erkek yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur....
Aile Mahkemesince anılan taşınmazlar yönünden katkı payı alacağına hükmedilmesi durumunda hükmedilen katkı payı alacağı, boşanma davası sonucu hükmedilen nafaka, maddi ve manevi tazminat alacaklar da gözönüne alınarak eldeki dava yönünden dava konusu ...’daki dört taşınmaz yönünden 20.1.2011 tarihli tasarrufların TBK’nun 19 maddesi gereğince iptale tabi olmadığının mevcut delillere göre değerlendirilmesi, iptale tabi olması halinde davacı yararına hükmedilecek katkı payı alacağı ile boşanma davası ile hükmedilen ve kesinleşen nafaka, maddi ve manevi tazminat ve fer’ileriyle sınırlı olarak İİK’nun 283/1 maddesinin kıyasen uygulanarak davacıya haciz ve satış yetkisi verilmesinden ibarettir. Dava konusu ...’deki taşınmaz yönünden de Mahkemece aynı usul işlemlerinin yapılması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamakla birlikte bu husus temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır....