BİRLİKTE ÖLÜM KARİNESİDAVA ZAMANAŞIMIKATKI PAYI ALACAĞIMAL AYRILIĞI REJİMİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 178 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 225 ] 743 S. TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) [ Madde 170 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 125 ] "İçtihat Metni" Z.... ve müşterekleri ile Mücella ve müşterekleri aralarındaki katılma alacağı davasının reddine dair (Üsküdar Üçüncü Aile Mahkemesi)'nden verilen 22.04.2010 gün ve 367/243 sayılı hükmün Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmiş ise de; duruşma talebinin değer yönünden reddine karar verilerek, dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacılar Z..... ve arkadaşları vekili, davalıların miras bırakanı M..... ile vekil edenlerinin miras bırakanı N....'...
taraf yanında ve ona yardımcı olmak amacıyla, tahkikat sona erinceye kadar, fer’î müdahil olarak davada yer alabilir." hükmüne yer verilmiştir....
Her ne kadar davacı vekili tarafından, müvekkilinin bilgileri olmadan boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi davasından feragat etmesi nedeniyle mahkemece lehlerine vekalet ücretine hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de; Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir (6100 sayılı HMK m.326/1). Yargılama giderlerine re'sen hükmedilir (6100 sayılı HMK m.332/1). Vekalet ücreti de yargılama giderlerindendir (HMK m.323)....
BOŞANMAMADDİ VE MANEVİ TAZMİNATNAFAKA ALACAĞI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 174 ] 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 4 ] 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 42 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki “ “boşanma, nafaka, maddi-manevi tazminat” ” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Sincan 2.Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 13.11.2006 gün ve 2005/431 E- 2006/659 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 23.01.2008 gün ve 2007/4735-2008/439 sayılı ilamı ile; (...1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.2-Hakim kişisel bilgisine ve varsayıma dayanarak karar veremez....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı idare vekilinin istinaf itirazları ve HMK'nın 355. maddesi doğrultusunda yapılan inceleme sonucunda; Dava, 4650 sayılı kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazın kamulaştırılan kısımının davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı idare vekilince istinaf edilmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu ile dava konusu taşınmazın sulanabilir tarım arazisi olarak kabul edilmesi yerinde olduğu gibi, taşınmaza gelir metoduna göre değer biçilmesi yöntem olarak da doğrudur. Ancak; 1- Yargıtay 5....
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, ihbar olunan şirket ile davalı şirketin aralarındaki sözleşmenin 31.08.2013 tarihinde sona ermesi nedeniyle davacının iş akdine son verildiği ve feshe ilişkin herhangi başkaca haklı veya geçerli bir neden de ileri sürülmediği gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ilave tediye ve fazla çalışma ücreti alacakları hüküm altına alınmıştır. D) Temyiz: Kararı yasal süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davacı işçi ilave tediye alacağı isteğinde bulunmuş, mahkemece fesih tarihi olan 31.08.2013 tarihine kadar hesaplanan alacağın kabulüne karar verilmiştir....
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, ihbar olunan şirket ile davalı şirketin aralarındaki sözleşmenin 31.08.2013 tarihinde sona ermesi nedeniyle davacının iş akdine son verildiği ve feshe ilişkin herhangi başkaca haklı veya geçerli bir neden de ileri sürülmediği gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ilave tediye ve fazla çalışma ücreti alacakları hüküm altına alınmıştır. D) Temyiz: Kararı yasal süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davacı işçi ilave tediye alacağı isteğinde bulunmuş, mahkemece fesih tarihi olan 31.08.2013 tarihine kadar hesaplanan alacağın kabulüne karar verilmiştir....
Sözkonusu alacağın tespit ve istenmesine ilişkin olup, kesinleşmiş bulunan tahakkuk ve tahsile ilişkin işlemlerin hacze itiraz nedeniyle incelenip, sonuçlandırılması mümkün değildir. Temyize konu mahkeme kararında, uyuşmazlığa konu imiş gibi ödeme emrinin incelenerek iptaline karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Bu nedenlerle ...Vergi Mahkemesinin … günlü ve … sayılı kararının dava konusu edilmiş olan haciz işleminin incelenmesi suretiyle yeniden bir karar verilmek üzere bozulmasına karar verildi....
Sonuç: Temyiz olunan kararda hüküm fıkrasının birinci bendinde yer alan “Dava konusu 11.306,80-TL aidat ve 4.053,49-TL işlemiş faiz alacağının dava tarihi olan 03/08/2011 tarihinden itibaren bankalarca uygulanan en yüksek işletme kredi faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine"rakam ve sözcüklerinin hükümden çıkarılarak yerine “Dava konusu 11.306,80-TL aidat alacağının dava tarihi olan 03/08/2011 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca uygulanan en yüksek işletme kredi faizi ile birlikte; 4.053,49-TL işlemiş faiz alacağının faizsiz olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 19.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Buna göre davacı lehine işbu taşınmaza ilişkin davacı lehine katılma/değer artış payı alacağı hesabı yapılmamıştır" şeklinde rapor düzenlenmiş olduğunu ve bu gerekçeyle söz konusu taşınmaz açısından davacı lehine katılma/değer artış payı hesabı yapılmadığını, her ne kadar ada ve parsel numaraları ile belirtilen taşınmaz davacı müvekkili adına 1/2 hisse, davalı Naim Koç adına 1/2 hisse olarak tescil edilmişse de ilgili bağımsız bölüm davacı müvekkilinin babası Faik Genç tarafından alınmış olunduğunu, taşınmaz açısından yapılan tüm masraflar Faik Genç tarafından yaptırıldığını, işbu husus tanık Faik Genç'in beyanları ve tanık Muzaffer Aygün'ün beyanları ile kanıtlandığını, ayrıca ilgili bağımsız bölümün inşasının devam ettiği süre zarfında davacı Naim Koç herhangi bir işte çalışmamakta olup ilgili inşaata ve bağımsız bölümün yapılmasına herhangi bir katkısı bulunmadığını, hal böyle iken adı geçen bağımsız bölümle ilgili olarak katılma/değer artış payı alacağı hesaplaması yapılması gerekirken...