Dosyadaki bilgi ve belgelerin, özellikle iptali istenen 26/04/2015 tarihli kat malikleri kurulu kararının incelenmesinde, davacının sözü edilen kat malikleri kurulu toplantısına katıldığı, alınan kararlara yönelik olarak bir itirazda bulunmadığı anlaşılmakla mahkemece KMK'nın 33. madde hükmü gereğince davanın reddi gerekirken davacının dava açmakta hukuki yararı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi; Kabule göre de kat malikleri kurul toplantısını yapmak üzere yönetime süre verilmesi doğru görülmemiştir." denilmek suretiyle bozulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu, dosyadaki bilgi ve belgelerin, özellikle iptali istenen 26/04/2015 tarihli kat malikleri kurulu kararının incelenmesinde, davacının sözü edilen kat malikleri kurulu toplantısına katıldığı, alınan .........
Kat Mülkiyeti Yasası'nın 33. maddesinin birinci fıkrasında kat malikleri kurulunca verilen karara razı olmayanların mahkemeye başvurarak hakimin müdahalesini isteyebileceği hükme bağlanmış olup, yönetim kurulunca alınan kararların iptali için doğrudan mahkemeye başvurulacağı konusunda bir hükme yer verilmemiştir. Aynı Yasanın 32. maddesi gereğince anataşınmazın kullanımından veya yönetiminden dolayı kat malikleri ile yöneticiler arasında çıkan anlaşmazlıklar öncelikle kat malikleri kurulunda görüşülerek karara bağlanır. Yönetim kurulu kararlarına karşı -niteliği gereği- öncelikle kat malikleri kuruluna başvurularak bu kurulca gerekli değerlendirmenin yapılıp sonuçlandırılmasından sonra verilecek olan bu genel kurul kararı hakkında mahkemeye başvurabileceği gerekçesiyle davanının reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece davanın genel kurul kararının iptali istemine ilişkin olduğu değerlendirilerek yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Ancak; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, 17.12.2011 tarihli kat malikleri kurul toplantı çağrısının davacı tarafından yapıldığı, ancak bir kısım kat maliklerinin ise 18.12.1011 tarihi için ayrıca kat malikleri kurul toplantı çağrısı yaptıkları, davacının izniyle dairesinde 17.12.2011 tarihinde kat malikleri kurul toplantısına başlanılmış ise de müdahaleler sebebiyle, davacının dairesinden ayrılmak suretiyle kat maliklerinin yapılamayan toplantıya aynı gün başka bir bağımsız bölümde devam ettikleri, davacının iptalini talep ettiği toplantıdan haberdar olduğu anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, kat malikleri kurulu toplantısının iptali istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. maddesi gereğince ileri sürülen istinaf sebepleri ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılmıştır. Duruşma açılmasını gerektiren sebepler bulunmadığından HMK'nın 353 ve 355 maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler dosya üzerinden yürütülmüştür. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 33. maddesi uyarınca, "Kat malikleri kurulunca verilen kararlar aleyhine, kurul toplantısına katılan ancak 32. madde hükmü gereğince aykırı oy kullanan her kat maliki karar tarihinden başlayarak bir ay içinde, toplantıya katılmayan her kat maliki kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak altı ay içinde anagayrimenkulün bulunduğu yerdeki sulh mahkemesine iptal davası açabilir, kat malikleri kurulu kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlarda süre koşulu aranmaz....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/01/2020 NUMARASI : 2017/2048 ESAS - 2020/101 KARAR DAVA KONUSU : Kat Mülkiyeti Kanunundan Kaynaklanan Davalar (Kat Malikleri Kurulu Kararının İptali) KARAR : Yukarıda ilk derece mahkemesi ve dosya numarası yazılı hükme karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi....
Dava genel kurul kararı iptali istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; anataşınmazda kat mülkiyetinin kurulu olduğu, davacıların bağımsız bölüm maliki olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacı tarafça 07/03/2015 tarihli kat malikleri kurulu toplantısının iptali istenilmiş ise de davacıların aynı zamanda bu karara dayalı olarak yapılan yönetim planı değişikliğinin de iptalini talep etmiş olduğu anlaşılmakla, Bu tür davalarda kurulacak hüküm tüm kat maliklerinin hukukunu ilgilendirdiğinden pasif husumetin tüm kat maliklerine yöneltilmesi zorunludur. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 28. maddesinin birinci fıkrasına göre yönetim planı anataşınmazın yönetim tarzını, kullanma maksat ve şeklini, yönetici ve denetçilerin alacakları ücreti ve yönetime ilişkin diğer hususları düzenleyen ve tüm kat maliklerini bağlayan bir sözleşme hükmündedir....
Kat Mülkiyeti Yasası'nın 5711 Sayılı Yasayla değişik 38.maddesinin ikinci fıkrası “Kat malikleri kurulu, ada temsilciler kurulu veya toplu yapı temsilciler kurulu kararlarının iptaline ilişkin davalar, kat maliklerini temsilen seçilmiş yöneticiye, toplu yapılarda ise ada temsilciler kurulu veya toplu yapı temsilciler kurulunca seçilen yöneticiye husumet yöneltilmesi suretiyle açılabilir.” hükmünü içermektedir. Dosya arasında bulunan tüm bilgi ve belgeler incelendiğinde 26.01.2014 tarihli kat malikleri kurul kararı ile davayı kabul ettiğine dair beyanda bulunan... yönetici seçildiği, davaya konu 06.07.2014 tarihli kat malikleri kurul kararı ile de temyize konu iş bu kararı temyiz eden ... ve ...'in yönetici olarak seçildikleri anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan yasanın bu hükmüyle sağlanan olanaktan yararlanılarak husumetin dava tarihi itibariyle anataşınmazda yönetici olan ... ve ...'...
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; dava konusu anataşınmazda 24 adet bağımsız bölümün ve 10 kat malikin bulunduğu, bunlardan 5 adet kat malikinin asaleten ve vekaleten toplantıya katıldıkları, sözkonusu toplantının olağanüstü birinci genel kurul toplantısı olduğu anlaşılmıştır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının 30. maddesinde kat malikleri kurulunun, kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından yarısından fazlasıyla toplanacağı hükme bağlanmış olup, Yasanın bu buyurucu hükmü dikkate alındığında, kat malikleri yönünden yeter sayı bulunmadan yapılan kat malikleri toplantısının iptali gerektiğinden mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir....
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde, davaya konu anataşınmazda kat irtifakının kurulu olduğu, davacının anataşınmazda iptali talep edilen 10.06.2012 tarihli toplantı tarihinde ve 05.03.2015 tarihli dava dilekçesini sunduğu tarihte bağımsız bölüm maliki olmadığı, daha sonra söz konusu anataşınmazın 6 nolu bağımsız bölümünün 03.05.2013 tarihinde 1/4 hisseli maliki olduğu anlaşılmıştır. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 33. maddesinde kat malikleri kurulunca verilen kararlar aleyhine, kurul toplantısına katılan ancak 32. madde hükmü gereğince aykırı oy kullanan her kat maliki karar tarihinden başlayarak bir ay içinde, toplantıya katılmayan her kat maliki kararı öğrenmesinden başlayarak bir ay içinde ve her halde karar tarihinden başlayarak altı ay içinde anagayrimenkulün bulunduğu yerdeki sulh mahkemesine iptal davası açabileceği düzenlenmiş olup, iptali talep edilen toplantı tarihiyle kat maliki olmayan davalının dava açma yetkisi de bulunmayacağından usul ve yasaya uygun...
Sitesi kat malikleri kurul kararının otoparka (garaja) ilişkin kısmının iptalini ve bu yerlerin kat malikleri tarafından arsa payları oranında kullanılmasına karar verilmesini talep etmiş; mahkemece, villa kat malikleri olan davacıların arsa payları yönünden, blok kat maliklerine göre 1/2 daha fazla araç otopark haklarının olduğu, ek 10 araçlık otopark alanının 6 araçlık kısmının öncelikle villa kat maliklerine, kalanının ise ayrım yapılmadan tüm kat maliklerine kura yoluyla dağıtılabileceği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Kat Mülkiyeti Yasasının 4.maddesi gereğince, dava konusu edilen garajlar ortak yer niteliğinde olup; her kat maliki, aynı Yasanın 16.maddesi gereğince ortak yerlerde arsa payı oranında, ortak mülkiyet hükümlerine göre kullanma hakkına sahiptirler. Garajların kullanım hakkı ölçüsü, aksine bir sözleşme olmadıkça her kat malikine ait arsa payı oranındadır....