Tarafların karşılıklı boşanma davalarına ilişkin yargılama devam ederken, davalı-karşı davacı erkek tarafından ... 11. Aile Mahkemesi'nin incelemekte olduğu 2020/206 esas sayılı dosyası ile Türk Medeni Kanunu’nun 161, 162 ve 166/1 maddelerine dayalı olarak boşanma davası açmış ve davasının eldeki dava ile birleştirilmesini talep etmiştir. Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar (HMK.m. 166/1). Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması, ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı varsayılır (HMK md. 166/4)....
e karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre; tarafların olayın çıkış sebebini ve gelişimini farklı şekilde anlatarak, ilk haksız hareketin karşı taraftan geldiğini iddia ettikleri, karşılıklı hakaret ve yaralama eylemlerinin gerçekleştiği olayda, tanıklıklarının daha tarafsız olduğu kabul edilen kişilerin kavga seslerini duymaları üzerine olay yerine sonradan geldikleri, bu nedenle olayın ne şekilde başladığına ilişkin net şekilde görgüye dayalı bilgilerinin olmadığı, katılan sanıklar ... ve ...'...
erdirmek olduğunu ve karşılıklı güvene dayalı bu sözleşmenin ifa edildiğini savunarak davanın reddini talep etmiş, karşı davada ise müvekkilinin sözleşmedeki şartların aksine hafta içi 08.30-19.30/ 20.00 saatleri arasında çalıştırıldığını, son aylık brüt ücretinin 3.930,00-TL olduğunu, giriş çıkışların elektronik kayıt altında olduğunu, fazla mesai alacaklarının ödenmediğini, ancak 2008 veya 2009 yılında bir yıl saat başına 10.00....
Davalı işyerinde tornacı olarak 01.04.2012 tarihinden itibaren çalışan davacının iş akdine işverence; 28.01.2014 tarihinde işyerinde çalışan ... isimli işçi ile kavgaya karışarak, karşılıklı şekilde birbirlerini darp etmeleri nedeniyle, hakkında tutanak tutularak İş Kanunu m 25/II-d uyarınca haklı nedenle feshedildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, her ne kadar haklı nedene dayalı fesihte şekil şartı olarak işçinin savunmasının alınmasına gerek bulunmamaktaysa da, davalı işverenin kavga edeniyle iş akdini feshettiği davacının savunmasını almadığını, buna göre tanık anlatımları değerlendirildiğinde kavgayı başlatanın kim olduğunun belirlenmediği bu haliyle haklı feshin ispat edilemediği gerekçesiyle, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığına karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından her iki davanın tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin "Reddedilen kendi boşanma davası ve ferilerine" yönelik temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı-davalı erkeğin "Kabul edilen kadının birleşen boşanma davası ve ferilerine" yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Taraflarca karşılıklı olarak açılan Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davalarının, ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonucunda, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tarafların...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı-karşı davalı kadın vekili, reddedilen davası, erkeğin kabul edilen davası yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı Karşılıklı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/1) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Dosya içerisinde yapılan incelemede; Kısıtlı Mehmet Yücel'e T5 vasi tayin edilerek velayet altına alındığı, duruşmada kısıtlıyı avukatın temsil ettiği, ancak veli T5 tarafından avukata boşanmayı içerir vekaletname sunmadığı, Boşanma davası açmak ve açılan davayı takip etmek kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Bu bakımdan vekaletnamede bu hususta özel yetkiyi gerektirir (HMK m. 74)....
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, maddi ve manevi tazminatın miktarı yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, kadının boşanma davası ve ferileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Taraflarca karşılıklı evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak açılan boşanma davası sonucunda ilk derece mahkemesi tarafından kadın lehine 13.000 TL maddi tazminat ile 10.000 TL manevi tazminata hükmedildiği, kadın tarafından istinaf talebinde bulunulmadığı, erkek tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine bölge adliye mahkemesi tarafından erkeğin kadın lehine hükmedilen tazminatlara yönelik istinaf talebinin reddedildiği görülmüştür....
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda her bir boşanma davası ve bu davaların esasını oluşturan "boşanma" talepleri konusunda ayrı ayrı hüküm kurulması gerekmekle birlikte, tarafların birbirlerine karşılıklı açmış bulundukları Türk Medenî Kanunu'nun 161, 166/1. ve 2. maddelerinde yazılı evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davalarında ayrı ayrı kusur oranı belirlenerek, sonucunda boşanma davalarının eki niteliğinde bulunan tazminat talepleri konusunda her bir dava yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması doğru olmamıştır. Evlilik birliği sona erinceye kadar; herhangi bir sebeple açılmış bulunan boşanma davalarında taraflara yüklenen tüm kusurlar, birlikte değerlendirilip, tarafların kusur oranlarının bir kez belirlenmesi ve belirlenen bu orana göre maddi-manevi tazminat ile yoksulluk nafakası talepleri yönünden bir kez hüküm kurulması gerekir....
Tüm bu olaylar karşısında ve dosya kapsamı itibari ile taraflar arasında uzun süredir karşılıklı olarak yazışmanın devam ettiği ve bunun karşılıklı rızalarına dayalı olarak gerçekleştiği anlaşıldığından asıl davanın tümden reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davalı- karşı davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı-karşı davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, davalı-karşı davacının karşı davaya yönelik temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle reddine ve davalı-karşı davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 02/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Kadının davasının da kabulü gerektiği halde reddine karar verilmesi doğru değil ise de; bu husus temyiz edilmediğinden bozma nedeni yapılmamış yanlışlığa işaret edilmekle yetinilmiştir. 2-Temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kadının aşağıdaki bentler kapsamı dışında temyiz itirazları yersizdir. b)Davalı-davacı kadın, Türk Medeni Kanununun 175. maddesine dayalı yoksulluk nafakası talebini dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşaması tamamlandıktan sonra ön inceleme duruşmasında ileri sürmüştür....