WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı-davacı kadının Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı bir davası bulunmadığı gibi usulüne uygun olarak yapılmış bir ıslah da bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m.166/2) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır (HMK m. 26/1). Ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez. Gerçekleşen duruma göre, mahkemece delillerin zina hukuksal sebebine dayalı dava çerçevesinde değerlendirilerek gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece bozma öncesi verilen 22/05/2015 tarihli ilk hükümde, kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulüne, kadın lehine tedbir nafakası ile maddi ve manevi tazminat verilmesine yoksulluk nafakası talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir. Dairemizin 2016/6092 esas, 2017/11630 karar sayılı ilamıyla "Davacı kadın Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesine dayalı olarak anlaşmalı boşanma talebiyle dava açmıştır. Davacı kadın tarafından ön inceleme aşamasında protokolde yer almayan tazminat ve nafaka taleplerini açıklaması ile dava anlaşmalı boşanma davası olmaktan çıkmış, kendiliğinden çekişmeli boşanma davasına dönüşmüştür....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından, asıl davanın reddi ve karşı davanın kabulü yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise tazminat miktarları ve tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak karşılıklı boşanma davaları ikame edilmiş, ilk derece mahkemesince boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, kadının kusursuz, erkeğin ise tam kusurlu olduğu kabul edilerek; erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulü ile boşanmaya ve fer'ilerine ilişkin hüküm kurulmuştur....

        Türk Medeni Kanununun 170. maddesinin son fıkrası uyarınca ayrılık kararı verilebilmesi için boşanma sebeplerinin ispatlanmış olması ve ortak hayatın yeniden kurulması olasılığının bulunması gerekmektedir. Somut olayda, boşanma sebepleri gerçekleşmekle birlikte, tarafların yeniden bir araya gelme ihtimali toplanan delillerle kanıtlanamamıştır. O halde, karşılıklı açılan boşanma davalarının kabulü ile boşanma kararı verilmesi gerekirken, ayrılık kararı verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmişir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre karşılıklı açılan boşanma ve nafaka davası hakkında yeniden hüküm kurulması zorunlu hale geleceğinden tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 21.12.2017(Prş.)...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından, boşanma davalarının reddi, erkeğin boşanma davasının kabulü yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, manevi tazminat miktarı ve velayet yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın, davalı-karşı davacı erkek aleyhine evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuki sebebine dayalı asıl ve birleşen boşanma davaları açmış, davalı-karşı davacı erkek de davacı-karşı davalı kadın aleyhine evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuki sebebine dayalı karşı boşanma davası açmıştır....

            Buna rağmen mahkemece bu husus dikkate alınmaksızın erkeğin ve kadının karşılıklı olarak kabul edilen ve kesinleşen boşanma davaları hakkında yeniden hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. 3-Mahkemece; bozma öncesi verilen 07.07.2015 tarihli ilk hükümde tarafların karşılıklı boşanma davalarının kabulüyle birlikte, karşılıklı olarak taraflar lehine vekalet ücretine de hükmedilmiş ve bu yön taraflarca temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Mahkemece bozma sonrası kurulan hükümde vekalet ücreti kesinleştiği halde, davalı-karşı davacı erkek aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 4-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, fer'ileri ve karşı boşanma davasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece davacı-karşı davalı erkeğin evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayalı boşanma davasının kabulüne, davalı-karşı davacı kadının ise aynı sebebe dayalı karşı boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davalı-karşı davacı kadına mahkemece yüklenen kusurlu davranışın yanın da erkeğin de güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu anlaşılmaktadır. Gerçeklcşen bu durum karşısında davalı- karşı davacı kadın da dava açmakta haklıdır....

                DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; boşanma, kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminatlar ile nafaka yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı karşılıklı boşanma davasında ilk derece mahkemesince; asıl davanın feragat nedeniyle reddine, birleşen davanın kabulü ile tarafların boşanmasına, kadın lehine hükmedilen 400,00 TL tedbir nafakasının hükmün kesinleşmesinden itibaren yoksulluk nafakası olarak devamına, kadın lehine 30.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir....

                  Yerel Mahkeme kararında, "davacı ile davalı arasında kurulan evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, tarafların ayrı yaşadıkları, bundan sonra bir araya gelerek evlilik birliğini yürütemeyecekleri, evlilik birliğinin fiilen bittiği ayrıca kurulan evlilik birliğinin bundan sonra taraflara ve topluma bir fayda sağlamayacağı tüm dosya kapsamı ve alınan tanık beyanlarıyla da sabit olmakla" denilerek, davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK m.166/1) karşılıklı boşanma davaları varken; gerekçede Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesine dayalı tek boşanma davasından bahsedilmiş, hangi davanın hangi gerekçe ile kabul edildiği belirtilmemiş, boşanma davasının kabulüne dayanak "vakıalar" ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmediği gibi boşanmanın fer'ileri hakkında da gerekçe oluşturulmamıştır....

                    Somut olayda, davacı-karşı davalı erkek, Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca boşanma davası açmış, davalı-karşı davacı kadın da erkeğin davasına karşı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesi uyarınca boşanma davası açmıştır. Dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşaması tamamlandıktan sonra ön incelemenin duruşmalı yapılmasına karar verilmiş, ön inceleme celsesinde, taraflar karşılıklı olarak anlaşmalı boşanmak istediklerini, protokol sunmayacaklarını ve boşanmanın mali ve hukuki sonuçları üzerinde anlaştıklarını, karşılıklı olarak birbirlerinden nafaka ve tazminat taleplerinin olmadığını beyan etmişlerdir. Mahkemece tarafların talepleri doğrultusunda karşılıklı açılan çekişmeli boşanma davaları anlaşmalı boşanma davasına çevrilmiş ve tarafların anlaşmalı boşanmalarına karar verilmiş ise de; davacı-karşı davalı erkek temyiz dilekçesiyle kendi davasından feragat etmiştir. Bu husus gözetilerek hükmün feragat nedeniyle bozulması gerekmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu