"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Çeyiz Eşya İadesi-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm kusur belirlemesi, tazminat ve ziynetler yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.06.11.2012 (Salı)...
SAVUNMA: Davalı-karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanmalarına, müvekkili lehine 30.000,00'er TL maddi ve manevi tazminatın davacı-karşı davalıdan tahsiline, çeyiz eşyasının davacı-karşı davalıya iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1- 2. maddesi gereğince boşanmalarına, davacı-karşı davalı lehine 10.000,00 TL manevi tazminat ile ziynet alacağı yönünden 16.800,00 TL ve çeyiz eşyası alacağı yönünden 5.200,00 TL'nin yasal faiziyle davalı-karşı davacıdan tahsiline, davalı-karşı davacının davasının reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı-karşı davacı vekili; asıl davanın kabulü ile karşı davanın reddi yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Dairemizin 12.02.2019 tarih ve 2019/171 Esas, 2019/921 Karar sayılı kararı ile davacı- davalı erkek vekili tarafından 14.06.2013 tarihinde boşanma ve tedbir nafakasının kaldırılmasına ilişkin dava açıldığı, buna karşın davalı-davacı kadın tarafından 19.06.2013 tarihinde birleşen boşanma ve ziynet ile çeyiz eşya alacağı davası açıldığı, kadının birleşen davasında erkeğin cevap dilekçesinin kadına tebliğ edilmeden, dilekçeler aşaması tamamlanmadan ziynet ve eşya alacağına ilişkin tefrik kararı verildiği, tefrik edildikten sonra da bu eksikliğin tamamlanmadığı, bozmadan sonra dosyaların tekrar birleştirilerek karar verilmesinin hatalı olduğu, erkeğin, Aksaray 2....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-davacı kadın yararına takdir edilen toptan yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, velayet, eşya ve çeyiz alacağı hakkında verilen karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı erkeğin eşya ve çeyiz alacağına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davacı kadının eşya ve çeyiz eşyalarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesinin 19/02/2019 tarihli duruşmada verdiği" ev ve çeyiz eşyası hakkında harcı yatırılıp açılmış bir dava bulunmadığından, davacının dava açması konusunda muhtariyetine" dair kararın kaldırılmasına, harçlandırıldığı takdirde bu konuda karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiş, bu karara karşı davalı erkek tarafından temyiz talebinde bulunulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, tazminat ve nafaka miktarları, kişisel ilişki ile çeyiz eşyalarının reddi yönünden; davalı erkek tarafından ise, boşanma davası ve fer'ileri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davalı erkeğin hakaret eyleminden sonra evlilik birliğinin devam ettiği, bu sebeple hakaret vakıasının kadın tarafından affedildiği en azından hoşgörü ile karşılandığının kabulünün gerektiği, bu sebeple erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, ancak erkeğin yine de tam kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Taraflarm tespit edilen...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma - Ziynet Alacağı- Çeyiz Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma davası ve ferileri ile ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı erkeğin ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin incelenmesinde; 6100 sayılı HMK'nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dahil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar" temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun'un 44. maddesi ile de 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz parasal sınırlarının (HMK m. 341, 362) Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298.maddesine göre her yıl tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması öngörülmüştür....
İcra takibine dayanak yapılan ilamda, tarafların boşanmalarına karar verildiği ve aynı ilamda ziynet eşyalarının ve çeyiz eşyalarının mahkemece bilirkişi aracılığı ile tespit edilen ve hüküm altına alınan bedellerinin davalı kocadan tahsiline karar verildiği görülmektedir. İlamın boşanma davası ile birlikte görülüp hüküm altına alınan takı ve eşya bedelinden kaynaklanan tazminat alacağına ilişkin takibe konu edilen kısmın, tarafların şahsi ya da ailevi yapılarına ilişkin durumlarında bir değişiklik yaratmayan, sonuçları itibariyle ancak tarafların mal varlığını etkileyebilen, boşanma ilamının fer'i niteliğinde olmayıp ondan bağımsız olan edaya ilişkin ilamdır. Bu nitelikleri itibariyle de takı ve eşya bedelinden kaynaklı tazminat alacağına ilişkin ilamların, diğer edaya ilişkin ilamlar gibi, kesinleşmeden icraya konulmaları mümkündür....
çeyiz ve kişisel eşyanın da bir kısmının ortak konutta kaldığını belirterek ziynet eşyaların bedeli olan şimdilik 1.000 TL'nin yasal faizi ile tahsilini, ekte sundukları çeyiz ve kişisel eşyanın aynen iadesine, aynen iadesinin mümkün bulunmaması halinde şimdilik bedeli olan 1.000 TL'nin yasal faiziyle tahsilini istemişken, 18/03/2020 tarihli açıklayıcı beyan dilekçesinde 9 adet 20 gram bilezik, 7 adet çeyrek altın ve 1 adet yarım altın bedeli olan 1.000 TL'nin şimdilik yasal faizi ile tahsilini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, eşya alacağı davasının kabulüne, ziynet alacağı talebinin reddine yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 08.03.2016 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davacı vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davalı vekili Av. ... geldi....