DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : A - Boşanma ve feri talepler bakımından; Dava şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşama, ziynet ve eşya alacağı davası birleşen dava ise zina hukuki nedenine dayalı boşanma davasıdır....
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1) Dava; ziynet ve ev eşyalarının bedellerinin davalılardan tahsili istemine ilişkin olup, bu talep kişisel malların iadesi kapsamındadır. 4787 Sayılı Aile Mahkemeleri’nin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4.maddesinde; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun ikinci kitabındaki üçüncü kısım hariç olmak üzere, TMK’nun 118-395 maddelerinden kaynaklanan bütün davalara Aile Mahkemesinde bakılacağı hükme bağlanmıştır. Kişisel malların iadesi Türk Medeni Kanunun 226. maddesinde düzenlenmiş olup, davanın bu madde hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Bu nedenle müstakil Aile Mahkemesi bulunan yerlerde müstakil Aile Mahkemesinde, müstakil Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde ise Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemesinde davanın Aile Mahkemesi sıfatıyla görülüp karara bağlanması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Çeyiz ve Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı kadın tarafından davalı-karşı davacı erkeğin kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri, ziynet eşyası alacağının miktarı yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, reddedilen manevi tazminat talebi, kadına verilen nafakalar, ziynet eşyası alacağı yönünden, davalı-karşı davacı ... tarafından ise ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadın ve davalı-karşı davacı ...'ın tüm, davalı ...'...
ziynet, ev eşyası ve beyaz eşyalarının değeri olan 110.525 TL'nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir....
Davalı/k.davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müşterek çocuk ile baba arasında yatılı şekilde şahsi ilişki kurulmasının hatalı olduğunu, hükmedilen nafaka miktarlarının ve tazminat miktarlarının çok düşük olduğunu, ziynet yönünden ıslah dilekçelerine konu ziynetlerin tamamının müvekkile verilmesi gerektiğini, ev eşyası alacağına yönelik davanın reddedilmesinin hatalı olduğunu, davanın adli yardımlı olarak görüldüğünü, erkek eşin ağır kusurlu olması nedeniyle alacak yönünden karşı tarafa vekalet ücreti hükmedilmesinin hatalı olduğunu, kararın kaldırılmasına ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Asıl davanın konusu; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma, karşı davanın konusu; evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılmış boşanma ve ziynet/ çeyiz eşyası alacağı talebine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çeyiz ve Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı ...'un aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın dava dilekçesi ile ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesini olmadığı takdirde bedeli olan 29.100 TL’nin iadesini talep etmiştir. Mahkemece verilen son hükümde eşyaların aynen iadesi olmadığı takdirde toplam bedeli olan 21.050 TL'nin iadesine karar verildiğine göre, davalı yararına karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, bu yönde hüküm kurulmaması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....
Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının ev eşyalarının küçük bir kısmını çeyiz olarak getirdiği belirtilmesine rağmen kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, ziynetlerin talep kadar olmadığı var olan ziynetlerinden kadın tarafından götürüldüğü, kadının kabul edilen ziynet alacağı ile sebepsiz kazanç elde ettiği, ziynet alacağı davasının da reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek; ziynet ve çeyiz alacağı davalarının kısmen kabulü yönünden kararı temyiz etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı tarafından açılan ziynet ve çeyiz alacağı davasında, ziynet alacağının kısmen kabulü yasal şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır. 2....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Her ne kadar mehir senedinde davalının imzası olmasa da mehirdeki altınların davacıya düğünde takıldığı, mobilya takımı ve çeyiz eşyalarının alındığının davalı tanık beyanlarıyla sabit olduğu, dolayısıyla işbu davanın mehir senedinden kaynaklı dava değil zilyetliğe dayalı dava olduğu, davacının iddiasının en son müşterek haneden şiddet görerek ayrıldığı için ziynet ve eşyaların kendisine teslim edilmediği yönünde olduğu, boşanma dosyası kapsamı ve tanık Sinan'ın beyanı ile davacının müşterek haneden sadece eşofman, terlik ve ceketi ile gece vakti ayrıldığı, bu nedenle yanına herhangi bir eşyasını almasının mümkün olmadığı, her ne kadar bir kısım davalı tanıkları davacının çeyiz eşyalarının bir kısmını götürdüğünü sonrasından da dayısı ve yengesinin gelip mobilya takımı dahil kalan eşyalarının hepsini götürdüğünü beyan etmiş iseler de, davalının cevap dilekçesinde bu yönde bir vakıaya dayanmadığı, hal böyle olunca davanın reddinin hatalı...
in gözü önünde darp edildiğini, baba evine gönderildiğini; davacının bütün eşyalarının ortak konutta kaldığını,ihtiyati tedbir kararı alındığını, bu kararın infazı ile davacının çeyiz eşyalarını aldığını; davalıların verdiği hediyeler olan ziynet eşyalarının, mobilyaların ve beyaz eşyaların ise ortak konutta bulunamadığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, bu eşyaların aynen teslimine mümkün değil ise bedeli olan 37.000.00.- TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, yargılama sürerken taleplerinin eşyaların bedelinin ödenmesi olduğunu, aynen iade taleplerinin olmadığını belirtmiştir. Davacı vekili ıslah dilekçesi ile ede talep sonucunu; 44.874,32 TL'ye yükseltmiştir....
Aile Mahkemesinin 2020/931 Esas sayılı dosyası ile boşanma davası açıldığını, müvekkili ve davalının evlenirken çeyiz senedi yaptıklarını, 30/08/2015 tarihli çeyiz senedinde müvekkiline takılan takıların ve alınması taahhüt edilen çeyiz eşyalarının ayrıntılı şekilde yazıldığını, bu belgede tarafların babaları ve köy muhtarının imzasının bulunduğunu, tarafların bu belgeyi düzenlendikten sonra Şanlıurfa'da düğün yaptıklarını, bu düğünde müvekkiline 30 adet çeyrek altın takıldığını, çeşitli başka ziynetlerin de takıldığını, mehir senedi ile alınması taahhüt edilen eşyaların alınmadığını, Şanlıurfa'da yapılan düğünde davalının ailesinin müvekkilinin üzerine ziynet takılmasına izin vermediğini ve el altından bir torbada topladıklarını, tarafların düğünden Burdur'dan ev aramaya gidecekleri için ziynetlerin davalının ailesinde kaldığını, sonrasında bu ziynetlerin müvekkiline verilmediğini, tarafların 2020 yılında aile ziyareti için Kayseri'ye geldiklerini ve ertesi gün davalının Şanlıurfa'ya döndüğünü...