Ancak, tedbir nafakası, boşanma davasının açılmasıyla birlikte hakim tarafından hükmedilen ve gerekli görüldüğü hallerde dava sonucu kesinleşinceye kadar devam edebilen, tarafların boşanma sürecinde yaşam seviyelerinin olumsuz yönde değişmemesi açısından verilen bir nafaka türüdür. Boşanma kesinleştikten sonra ise TMK 175. madde koşulları oluşmuşsa yoksulluk nafakasına hükmedilebilir. Boşanma kesinleştikten sonra tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru değildir. Ancak anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m. 370/2)....
İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla kadın yararına hükmedilen aylık 800,00 TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL'ye artırılmasına ve hükmün kesinleşmesine kadar tedbir nafakası, hükmün kesinleşmesinden sonra ise yoksulluk nafakası olarak devamına nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına, ortak çocuklar lehine Mahkememizin 14.01.2021 tarihli ara kararı ile hükmedilen ayrı ayrı aylık 350,00'şer TL tedbir nafakasının karar tarihinden itibaren her bir çocuk lehine ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL'ye artırılmasına ve hükmün kesinleşmesine kadar tedbir nafakası, hükmün kesinleşmesinden sonra ise iştirak nafakası olarak davacı erkekten alınarak müşterek çocuklara velâyeten davalı kadına verilmesine, nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına, taraflar yararına maktu vekâlet ücreti ödenmesine karar verilmiştir. VI. TEMYİZ A....
Ayrıca, boşanma kararının "eklentisi" olan (yoksulluk) ve (iştirak) nafakası da aynı kurala tabi olup, icra takibine konu edilebilmesi için boşanma hükmünün kesinleşmesi gerekir. Bir başka anlatımla boşanma hükmü kesinleşmiş ise, eklentilerin (Yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat vs.) infaz edilmesi için kararın, eklentiler yönünden de kesinleşmesi gerekmez.TMK'nun 169. maddesinde boşanma veya ayrılık davası açılması halinde hakim tarafından alınması gereken geçici önlemler hüküm altına alınmıştır. Boşanma davası içerisinde TMK'nun 169. maddesi gereğince hükmolunan tedbir nafakası boşanma ile ilgili hükmün kesinleşmesi ile kendiliğinden ortadan kalkar....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından; asıl davada kusur belirlemesi, tedbir nafakasının miktarı, yoksulluk nafakasının reddi, tazminat talepleri ile ilgili karar verilmemiş olması yönlerinden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 143.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (kadın) tarafından; kocanın kabul edilen boşanma davası, müşterek çocuk için taktir edilen tedbir nafakasının ve tazminatların miktarları yönünden, davalı-davacı (koca) tarafından ise; kadının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, kadına verilen tazminatlar, kendisi için reddedilen manevi tazminat talebi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00'ar TL....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın iddia ettiği gibi temyiz incelemesi neticesinde tedbir nafakası miktarının fahiş olduğundan bahisle kaldırılması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, yoksulluk nafakasının fazla olduğundan bahisle hükmün yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına ve yeniden yoksulluk nafakasına hükmedilmesine karar verildiğini, aynı kararın bir nolu bendinde tedbir nafakasının boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar devam edeceğine yer verilmiş olup, boşanma hükmünün ise 18/03/2016 tarihinde kesinleştiğini, bu durumda müvekkili lehine dava tarihi olan 17/06/2014 tarihinden boşanma hükmünün kesinleştiği tarih olan 18/03/2016 tarihine kadar aylık 10.000,00 TL tedbir nafakası istenebileceğini, davacı tarafça fahiş faiz talep edildiği iddia edilmiş ise de, alacak kalemlerine işletilen faizin adi kanuni faiz olup, yıllık %9 oranı üzerinden takibe konulduğunu, yoksulluk nafakasının temyiz incelemesinde düşürülmesinin söz konusu olmadığını, davacının harici...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tedbir Nafakası- Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından tedbir nafakasının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.10.2020 (Salı)...
gerekçesinin hatalı olduğu,kadın lehine boşanma istemli davalarda tedbir nafakasına hükmedilmesi bağımsız açılan önlem nafakası davasında nafakaya hükmedilmesini engellemediği gibi, talebi konusuz da kılmadığı, her iki davanın hukuki sebeplerinin ayrı olduğu, kadının ayrı yaşamada haklılığını ispat ettiğinden kadının birleşen önlem nafakasının reddine yönelen istinafının kabulü ile kadının birleşen önlem nafakası davasının kısmen kabulüne, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına, nafaka alacaklısının yaşına ve ihtiyaçlarına göre aylık 900,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı kadın için 27.01.2011 tarihli oturumda hükmedilen aylık 200.00 TL tedbir nafakasının (TMK m. 169) boşanma hükmünün kesinleşmesine kadar devamına karar verilmesi gerekirken; tedbir nafakasının karar tarihinden geçerli olarak kaldırılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....
Mahkemece; davanın kabulü ile tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; tedbir nafakasının kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda davacı, davalıya aylık 250,00 TL tedbir nafakası ödemekte olup, davalının gelirinin kendi gelirinden fazla olduğundan bahisle tedbir nafakasının kaldırılmasını talep etmektedir. Tedbir nafakasının niteliği ve yasal düzenleme gereği her iki eşin birliğin giderlerine katılma zorunluluğu vardır. Eşler, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılırlar. Kadının belirli bir gelirinin bulunması, hatta gelirinin kocanın gelirinden fazla olması kocayı ortak giderlere katılma yükümlülüğünden tamamen kurtarmaz....