"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı ... Genel Müdürlüğü vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkindir. Mahkemece kamulaştırmasız el atma tazminatı bakımından davanın feragat nedeniyle reddine, ecrimisil istemi yönünden ise kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ecrimisilin tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Daha önce bu yere ilişkin hukuki kamulaştırmasız el atma nedeni ile Antalya 4....
Antalya 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/11/2021 tarih ve 2020/769 esas, 2021/1177 karar sayılı ilamı ile, davacılar lehine ayrı ayrı hükmedilen ve 5.880,00 TL'nin altında bulunan kamulaştırmasız el atma tazminatları yönünden, hüküm tarihi itibariyle ilk derece mahkemesi kararları için kesinlik sınırı 5.880,00 TL olduğundan, kesinlik sınırının altında bulunan kamulaştırmasız el atma tazminatları yönünden davacılar ve davalı vekilinin istinaf itirazların HMK'nın 352. Maddesi gereğince ayrı ayrı usulden reddine karar vermek gerekmiştir....
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; A-Davacı vekili ile davalı vekilinin ecrimisil tazminatı yönünden yaptıkları istinaf başvurusunun kesin kararın istinafı nedeniyle 6100 sayılı HMK'nın 352/(1)-b maddesi gereğince ayrı ayrı USULDEN REDDİNE, B-Davalı TİSKİ vekilinin kamulaştırmasız el atma tazminatı yönünden yaptığı istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, C-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kamulaştırmasız el atma tazminatı yönünden KABÜLÜNE, Maçka Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 17/02/2022 tarihli ve 2021/252- 2022/61 E-K sayılı hükmünün HMK'nın 353/1- b-(2) maddesi gereğince ORTADAN KALDIRILMASINA VE ESAS HAKKINDA YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE: 1- Davanın KABULÜ ile; 2- Kamulaştırmasız el atma tazminatı talebi yönünden toplam 108.668,78 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı TİSKİ’den alınarak davacıya verilmesine, 3- Davanın ecrimisil talebi yönünden toplam 3.768,00 TL ecrimisil alacağının dava tarihinden...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 28/02/2019 tarih ve 2018/327- 2019/62 sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2- Davanın kabulü ile, İstanbul ili,Esenler ilçesi,Atışalanı Mahallesi,1010 ada,4 parsel sayılı 991m2 yüzölçümlü taşınmazın davalı idare tarafından yol olarak kullanılmak suretiyle fiilen el atılan ve davacıların murisi HÜSEYİN YİĞİT adına kayıtlı 35/848 hisseni karşılığı olan 40,90 m2'lik kısma ilişkin kamulaştırmasız el atma bedelinin 163.600,00- TL olduğunun TESPİTİNE, 3- Toplam 163.600,00- TL kamulaştırmasız el atma bedelinden davacı T8'un hissesine düşen kamulaştırmasız el atma bedelinin 20.450- TL, davacı T7'in hissesine düşen kamulaştırmasız el atma bedelinin 20.450- TL, davacı T1'ın hissesine düşen kamulaştırmasız el atma bedelinin 20.450- TL -davacı T5'in hissesine düşen kamulaştırmasız el atma bedelinin 20.450- TL, davacı T3'in hissesine düşen kamulaştırmasız el atma bedelinin 20.450- TL, davacı T6'in hissesine düşen kamulaştırmasız el atma bedelinin 20.450- TL, davacı...
Davacı harcını yatırmak suretiyle verdiği ıslah dilekçesi ile 342.465,57 TL el atma bedeli, 12.060,00 TL ecrimisil değeri olmak üzere dava değerini toplam 354.525,57 TL olarak belirlemiştir. CEVAP: Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın Atasu Barajı Mutlak Koruma Alanı içerisinde kalmakta olduğu iddia edilerek taşınmazlara fiili el atıldığı iddiasında bulunulduğunu ancak ortada fiili bir el atma olmadığını, taşınmazların idari bir kararla koruma alanı içine alındığını, kabul etmemekle birlikte hukuki el atma olgusunun kabulü halinde ise davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, Atasu barajının DSİ tarafından yaptırıldığını, husumetin DSİ'ye yönlendirilmesi gerektiğini, ecrimisil koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
Davacı harcını yatırmak suretiyle verdiği ıslah dilekçesi ile 61.149,95 TL el atma bedeli, 1.666,61 TL ecrimisil değeri olmak üzere dava değerini toplam 62.816,56 TL olarak belirlemiştir. CEVAP: Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın Atasu Barajı Mutlak Koruma Alanı içerisinde kalmakta olduğu iddia edilerek taşınmazlara fiili el atıldığı iddiasında bulunulduğunu ancak ortada fiili bir el atma olmadığını, taşınmazların idari bir kararla koruma alanı içine alındığını, kabul etmemekle birlikte hukuki el atma olgusunun kabulü halinde ise davanın idari yargıda görülmesi gerektiğini, Atasu barajının DSİ tarafından yaptırıldığını, husumetin DSİ'ye yönlendirilmesi gerektiğini, ecrimisil koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
Kamulaştırmasız el atmadan söz edilebilmesi için kişiye ait gayrimenkulün idarece (kamu hizmetinde kullanılmak amacıyla) işgal edilmiş olması (fiili el atılmış olması) ve bu işgalin kanunda öngörülen usul ve esaslara uyularak tesis edilmiş bir kamulaştırma işlemine dayanmadan gerçekleştirmiş olması gerekmektedir. İdarenin taşınmaza müdahalesi hangi sebeple olursa olsun Hukuk dışı haksız bir eylemdir. İlk derece Mahkemesince, yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi heyet raporuna göre, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kamulaştırmasız el atma davalarında 09/10/1956- 04/11/1983 tarihi arasındaki el atmalarla 04/11/1983 tarihinden sonraki el atmalara farklı hükümler uygulanır. Taşınmaza 04.11.1983 tarihinden önce el atılmış ise taşınmazın el atma tarihindeki vasfına göre değer tespiti yaıplmalıdır. Dosya kapsamındaki delillere göre taşınmaza 1968 yılında el atıldığı tespit edilmiş davacı tarafın uzlaşma başvuru şartını yerine getirdiği tespit edilmiştir....
Mahkemece, davacıların kamulaştırmasız el atma davası açması sonrası davalı kruumun karşı dava açması sonrası kamulaştırmasız el atma davasını farklı usul kurallarına tabi olduğundan ötürü tefrik ederek yeni bir esasa kaydederek esas hakkında yer olmadığına karar vermiştir. Kararı yukarıdaki özetlenen gerekçelerle hem davacı vekili hem davalı vekili istinaf etmiştir. Öncelikle kamulaştırmasız el atma davası açıldıktan sonra karşı dava olarak daha sonra idare tarafından kamulaştırma davası açılmışsa da davalar sırf ayrı usullere tabi diye tefrik edilemez, çünkü her iki davanın konusu da aynı olup, birinin sonucu diğerini mutlak şekilde etkileyecektir. Ki bu durumda mutlaka bu iki dava birlikte görülüp sonuçlandırılmalıdır. Bu yüzden tefrik kararı hatalıdır. Ayrıca kamulaştırmasız el atma davası tefrik edilip ayrı bir esasa kaydedildiği takdirde ise kamulaştırma tespiti davasının kesinleşmesi bekletici mesele yapılmalıdır. İşte bu sebeple de davalar tefrik edilmemelidir....
(Dairemizin 31/03/2021 tarih 2021/59- 550 E-K sayılı kararının onanmasına dair Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin 26/01/2022 tarih 2021/8598 E-2022/859 K sayılı emsal içtihadı) f-Yine kamulaştırmasız el atma nedeni ile açılan tazminat ve tescil davalarında; el atma tarihinin 09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihleri arasında olması halinde maktu, el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olması halinde ise nispi vekalet ücreti ve nispi harca hükmedilmesi gerekir....