"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, aylıkların geç ödenmesinden kaynaklanan faiz alacağı istemine ilişkindir. Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde ilâmında belirtildiği gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 8. maddesi uyarınca satın alınan taşınmaz bedelinin geç ödenmesi nedeniyle oluşan faiz alacağının tahsili ve ecrimisil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 8. maddesi uyarınca satın alınan taşınmaz bedelinin geç ödenmesi nedeniyle oluşan faiz alacağının tahsili ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir....
itibaren kanuni faiz işletilir.” hükmünü getirmiş ve zamanında tamamlanamayan kamulaştırma bedelinin tespiti davalarında ödemenin yapıldığı tarihe kadar kamulaştırma bedeline faiz ödenmesi imkânını tanımıştır....
itibaren kanuni faiz işletilir.” hükmünü getirmiş ve zamanında tamamlanamayan kamulaştırma bedelinin tespiti davalarında ödemenin yapıldığı tarihe kadar kamulaştırma bedeline faiz ödenmesi imkânını tanımıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Bedelsiz senedi kullanma HÜKÜM : Beraat Bedelsiz senedi kullanma suçundan, sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Katılan kooperatifin, sanıkların şoför ve saha sorumlusu olarak çalıştıkları petrol şirketinden aldıkları petrol karşılığında çek verdikleri ve çekin bedelini ödedikleri halde bu çekin sanıklar tarafından piyasada kullanıldığı ve atılı suçun işlendiği iddia edilen olayda , Her ne kadar çekin üzerinde 12/11/2008 keşide tarihi yazılı olsa ve 13/11/2008 tarihinde bu çekin bedelinin alınmış olduğuna dair yazılı belge mevcut olsa da; sanıkların aşamalarda; şirket yetkilisi olmadıklarını ve yetkililerin verdiği talimat ile zaman zaman tahsilat yaptıklarını, kaldı ki olaydaki çekin ödenmesinden daha evvel piyasada kullanıldığını ve bu hususun şirket kayıtlarından çıkarılabileceğini, çekte veya makbuzda imzalarının olmadığını savunmaları...
Bu tür davalarda saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel hükümden önce depo ettirilmeli, böylece geçit bedelinin geç ödenmesinden doğabilecek sakıncalara maydan verilmemelidir. Aksinin kabulü, maddenin amacı ile de çelişir. Mahkemece, bedel depo edilmeden karar verilmiş olması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte yazılı nedenlerle diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte yazılı nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, 16.11.2006 gününde oybirliği ile karar verildi....
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının takibe ve davaya esas teşkil eden ihtilaf konusu faiz faturası dışında bir alacağının bulunmadığı, davalı tarafından gecikmeli de olsa tüm fatura bedelinin ödendiği hususunun davacının kabulünde olduğu, geç ödenen faturalara ilişkin ödeme anında ve sonrasında faiz alacağının saklı tutulduğuna dair bir ihtirazı kaydın ileri sürülmediği, davalı tarafın sözleşmeyi 28.02.2011 tarihinden itibaren feshettiği, fesih ihtarının davacı tarafından tebliğ alındığı 23.11.2010 tarihinden sonra takibe esas 30.12.2010 tarihli faiz faturasının düzenlendiği, faiz faturasına esas teşkil eden tüm fatura bedellerinin ödenmesinden ve sözleşmenin feshedildiğine ilişkin irade açıklamalarından sonra daha önceden ödenen fatura bedellerinin ödemelerinin geç yapıldığı iddiasıyla faiz faturası düzenlemesinin yasal dayanağı bulunmadığı, BK'nın 113. maddesi uyarınca asıl alacağın ödenmiş olması ile birlikte faiz hakkının saklı tutulduğunun açıkça belirtilmemesi...
Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan 2009/451, 2009/452, 2009/453, 2009/454, 2009/455, 2009/456 Esas sayılı kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin dava dosyaları dosya arasına alındıktan sonra, Alınacak cevaplarla birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 08/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının 2491 nolu aboneliğin sonlandırılması talepli 21.06.2001 tarihli dilekçesi öncesi tahakkuk eden 569, 86 TL toplam bedelli iki faturanın son ödeme tarihlerinden itibaren davacının yaptığı ödeme tarihine kadar gecikmeden kaynaklanan faiz miktarından sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyle olunca mahkemece bu iki fatura bedelinin geç ödenmesinden kaynaklanan gecikme faizi hesaplanarak 19.727, 56 TL olan davacı ödemesinden mahsubu gerekirken sadece asıl fatura borçlarının mahsubu yapılarak eksik hesaplamaya dayalı olarak hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 282.15 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, 30.1.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiğini, hükme esas bilirkişi raporunun bilimsellikten uzak olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, davalı kurumca davaya konu taşınmaza kamulaştırmasız el atılmasından kaynaklanan tazminat davasıdır. Kamulaştırma Kanununun kıymet takdir esaslarını belirten 11. maddesinin 1. fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendine göre, arazi niteliğinde olan taşınmazın değerinin tespitinde, kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde, getireceği net gelir esas alınır. Bulunan net gelirin kapitalizasyon faizine bölünmesi ile arazinin kamulaştırma bedeli ortaya çıkar....