Bu durumda mahkemece; borçlunun, borca itirazından önce, dayanak belgenin ödeme emri ekinde tebliğ edilmediğine ilişkin şikayeti bulunduğu gözetilerek bu yönde inceleme yapılmalıdır (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/14736 Esas 2016/15306 Karar). Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçlunun yetkiye, borca ve imzaya itiraz hakkı yeniden doğar. Somut olayda, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük sürede icra mahkemesine yapılan başvuruda, dayanak belgenin ödeme emri ile birlikte gönderilmediği iddia edilmiş, ödeme emri tebliğ belgesinin incelenmesinde, takip konusu bononun ödeme emri ekinde borçluya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır....
O halde ilk derece mahkemesince usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne dair kurulan hükümde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, ileri sürülen istinaf başvuru sebebinin yerinde olmadığı, Davalı alacaklının, davacı - borçlu Ahmet Altaş'ın borca itirazı hakkında kurulan hükme yönelik istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde; İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Anılan itiraz, ödeme, …sıfat itirazı gibi…. borçlunun borcu olmadığı, takip konusu senedin karşılıksız olduğu (veya kaldığı), hatır senedi olduğu, teminat senedi olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğu, kambiyo senedinde tahrifat yapıldığı, borçlunun senedin düzenlendiği tarihte temyiz kudretine sahip olmadığı, mirası reddetmiş olduğu veya mirasın hükmen reddedilmiş olduğu gibi sebeplere dayanır (Prof. Dr. Baki KURU; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, s.197, Kasım 2004- İstanbul)....
Bölge Adliye Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesi'nce verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Genel haciz yolu ile ilamsız takipte, borçlunun İcra Mahkemesine başvurusunda, diğer itiraz ve şikayet sebepleri ile birlikte ödeme emrinde icra müdürlüğünün banka hesap numarasının bulunmadığını ileri sürerek ödeme emrinin iptalini talep ettiği, Mahkemece diğer itiraz sebepleri yönünden davanın reddine, ödeme emrinde banka hesap numarası bulunmadığı şikayeti yönünden ise bu hususun her zaman giderilebilir bir eksiklik olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verildiği borçlunun istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi'nce borca itiraz yönünden hukuki yarar yokluğundan davanın reddine...
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda,şikayetçi tarafça borçlu aleyhine yürütülen kambiyo senedine özgü ilamsız icra takiplerinde ödeme emrinin borçluya 28.11.2011 ve 29.11.2011 tarihlerinde tebliğ edildiği, İİK'nın 264/5 maddesine göre, borçlunun ödeme emrini tebliğ aldıktan sonra 5 günlük itiraz süresi içerisinde borca ve sair itiraz etmemesi ile takiplerin kesinleştiği, ancak, İİK'nın 264. maddesinde belirtildiği üzere, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde ihtiyati haczin 10 günlük ödeme süresinin dolması ile kesin hacze dönüştüğü, Bursa 19.İcra Müdürlüğü'nün 2011/15250 Esas .../... S.2. sayılı dosyasında hazırlanan 10.12.2012 tarihli sıra cetvelinin derece kararı itibari ile doğru olduğu gerekçesiyle, şikayetin redddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....
Temyiz Sebepleri A.1.Borçlular Gerçek irade ve talebin takibin iptaline ilişkin olduğunu, itiraz dilekçesinin konu kısmında da bu şekilde yazıldığını, Senetlerdeki eksiklik ve tahrifatın resen incelenmediğini, bilirkişi raporunun dikkate alınmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmişlerdir. B.1. Alacaklı Borca itirazın yasal süresi içinde itiraz dilekçesinde ileri sürülmediğini, senetlerin teminat senedi olduğuna ilişkin hiç bir somut delil bulunmadığını, dosyaya sunulan 19.12.2018 tarihli dilekçe de her ne kadar kredilerin teminatını teşkil etmek üzere ifadesi kullanılmış ise de, bu ifadenin senetleri teminat senedi olarak nitelemek için yeterli olmadığını, tahsilinde borca mahsup edilmek üzere alındığının kastedildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senelerine mahsus haciz yolu ile takipte teminat iddiasına dayalı borca itiraz ve kambiyo vasfına yönelik şikayete ilişkindir. 2....
Bu hükme göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Bir diğer anlatımla, borçlunun İİK'nın 168. maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK'nın 170/a-2. maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir....
Sayılı kararla; "1- Davacının borca itiraz davasının REDDİNE, 2- Davacının ödeme emrine ilişkin şikayet davasının kabulü ile ödeme emrinin iptaline" karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de cevap dilekçesinde tazminat talepleri olmasına rağmen bu konuda karar verilmediğini bu nedenle istinaf talebinini kabulü ile ödeme emrinin iptaline ilişkin maddenin kaldırılmasına ve hüküm kısmına müvekkil lehine tazminat verilmesine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya istinaden kambiyo senedine dayalı icra takibi başlatılmıştır. Ödeme emri borçluya 20/09/2019 tarihinde tebliğ edilmiş, İİK 168. maddeye göre, dava 25/09/2019 tarihinde yasal 5 günlük süre içinde açılmıştır....
GEREKÇE: Bir adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte borçlu (avalist) tarafından yetkiye , borca itiraz edilerek , ayrıca senedin tanzim tarihi olmadığı, dolayısıyla senet (bono) olmadığı iddia edilerek takibin iptaline karar verilmesi talep edilmiş olup ilk derece mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi üzerine borçlu (avalist) tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Borçlunun yetkiye, borca itirazlarını ve kambiyo hukukuna ilişkin şikayetini İİK.nun 168/3- 5. maddeleri gereğince ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içerisinde icra mahkemesi nezdinde ileri sürmesi gerekir. Bu süre kamu düzenine ilişkin olup, hak düşürücü süre niteliğinde olduğundan, mahkemece resen gözetilmelidir. Somut olayda; borçluya Örnek 10 ödeme emri 22.11.2018 tarihinde tebliğ edilmiş olup borçlu dava dilekçesini 03.12.2018 tarihinde havale ettirerek aynı tarihte harcı yatırmıştır. Tevzi belgesine göre de dava 07.12.2018 tarihinde açılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte takip borçlusu tarafından açılan kambiyo şikayeti ve borca itiraz davasına ilişkindir. Takibe dayanak bonolarda, keşideci kısmında Bilin Global Taşımacılık Tic. Ltd. Şti. yazılı olduğu, ancak bu keşideciye ait kaşe ve imzanın bulunmadığı, kefil kısmında ise şikayetçinin adının yazılı olduğu iki kaşe ve bu kaşelerden biri üzerinde tek imzanın bulunduğu görülmektedir. 6102 sayılı TTK.nun 778. maddesi göndermesi ile 701. maddesi uyarınca, bononun ön yüzüne konulan her imza aval niteliğinde olduğundan takip dayanağı senedi kefil sıfatıyla imzalayan şikayetçi borçlu aval veren sıfatı ile senetlerde yer almaktadır. TTK'nun 702/1. maddesi hükmüne göre; aval veren kimin için taahhüt altına girmiş ise tıpkı onun gibi sorumludur. Ayrıca, bonoda lehine aval verilen kimse, mutlaka bono borçlusu olmalıdır. Bonoda sorumlu olarak görülmeyen bir kimse için verilen aval geçersizdir (Prof. Dr....
GEREKÇE: Uyuşmazlık; Kambiyo senetlerine mahsus icra takibinde ödeme emrine yönelik şikayet ve borca itiraz davasına ilişkindir. 23.12.1976 tarih ve 7/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında, her davanın (takibin), dava tarihindeki (takip tarihindeki) koşullara göre çözümleneceği ifade edilmiştir. Somut olayda mahkemece kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin iptaline yönelik şikayet ile borca itiraz davasının yargılaması sırasında dosya borcunun ödendiğinden dolayı icra dosyasının infazen kapatılmış olması gerekçesine dayalı olarak dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi isabetsizdir. Her dava açıldığı tarihteki koşullara göre sonuçlandırılır. Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan içtihadı birleştirme kararı gereğince, şikayet tarihindeki takip dosyası kapsamına göre şikayetin ve borca itirazların esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....