Suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 2 maddesinde öngörülen 5 yıl 4 aylık olağan dava zamanaşımının son kesme nedeni olan sorgu tarihinden itibaren gerçekleştiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri bu sebeple yerinde bulunmakla HÜKMÜN BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca KAMU DAVASININ ZAMANAŞIMI NEDENİYLE DÜŞMESİNE, 22/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Suç tarihi itibarıyla onsekiz yaşını doldurmadığı anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e, 2 maddesinde öngörülen 5 yıl 4 aylık olağan dava zamanaşımının son kesme nedeni olan sorgunun yapıldığı 21.06.2012 tarihinden sonra temyiz sürecinde gerçekleştiğinin anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin temyiz nedenleri bu sebeple yerinde bulunmakla HÜKMÜN BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca KAMU DAVASININ ZAMANAŞIMI NEDENİYLE DÜŞMESİNE, 23/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takip dayanağı senedin yasal unsurlarının tam olduğunu, ödeme gününün 31.11.2019 olması ve protesto edilmemesinin senedin kambiyo vasfını etkilemeyeceğini, müvekkilinin meşru hamil olup, senette ciranta durumunda olduğunu, TTK göre kambiyo takibinde ciranta konumunda olan kişinin, temel hukuki ilişkiden bağımsız olduğunu, borcun ödenmediğini beyanla davanın reddi ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğüne gönderilmek üzere İstanbul Anadolu Nöbetçi İcra Müdürlüğüne itirazda bulunduğunu, davalının kambiyo senedine haiz 25.07.2016 keşide tarihli 30.000 TL değerinde bir emre yazılı çekte keşideci olduğu görüldüğünü, ciro yoluyla yetkili hamil ve hak sahibi olan müvekkilinin, anılan madde çerçevesinde çek dolayısıyla aleyhine zenginleşen davalı keşideciye karşı süresi içerisinde icra takibinde bulunarak alacağını tahsil etmeye çalıştığını, yetkili hamil olan müvekkilinin keşideciden alacak talebinde bulunabileceğini, bu bakımdan icra takibiyle alacak talebinde bulunmakla açılan takibe karşı davalı yapılan itiraz sonucunda takibin akamete uğradığını, davalının itiraz dilekçesinde takibe, borca, ödeme emrine, faiz oranına ve işlemiş faize, fer'ilerine itiraz ettiğini, çekin süresi içerisinde bankaya ibraz edilmemiş olması nedeniyle Kambiyo senetlerine özgü takip hakkı olmayan müvekkilinin, ciro silsilesi ile yetkili hamil olduğunu ve TTK madde 732 uyarınca uyarınca keşideciden...
Taraflar arasındaki kambiyo takibinde borca itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan icra takibinde borca itiraz ve çekin yasal unsurlara haiz olmamasından kaynaklı takibin iptali istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 169/a maddesi, 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı borçlu vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir. VI....
İTİRAZ Muteriz borçlu itiraz dilekçesinde; bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde alacaklı tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde takibin devamını sağlayıcı nitelikte taleplerde bulunulmadığından takibin zaman aşımına uğradığını ileri sürerek icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde;davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ... 10....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından davacı hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğu ,davacı tarafından imzaya ve borca itirazda bulunulduğu ,ilk derece mahkemesi tarafından takibin iptaline karar verildiği davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır....
başka yerler olup oralara tebligatlar yapıldığı ve Kayseri'ye gönderilen talimat haciz yazılarında müvekkilinin adresinin dışında borçlulara ait yerlerin adresleri yazıldığı halde, müvekkilinin adresine herhangi bir tebligat yapılmamış olmasına rağmen hukuka aykırı şekilde müvekkilinin adresine gelinerek hukuksuz haciz işlemi yapıldığını, müvekkilin borçlu olmadığı halde icra, haciz ve muhafaza baskısıyla zorunlu olarak istemese de itibarını daha fazla zedelememek için itirazi kayıtla, haciz ve muhafazayı önlemek için teminat amaçlı ödemek zorunda olduğu paranın istirdadı için bu davanın açılması zorunluluğu doğduğunu, yukarıda açıklanan ve resen tespit edilecek nedenlerle, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığına, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklarının saklı kalmak üzere şimdilik hiç bir şekilde borcu olmadığı halde icra haciz, muhafaza ve satış baskısıyla teminat amaçlı itirazi kayıtla ödemek zorunda kaldığı 172.000,00-TL'nin ödeme tarihi olan 23.11.2021 tarihinden itibaren...
Bu durumda dosya içeriğine, temyizin kapsamına, uyuşmazlığın kambiyo senedine dayalı icra takibinde borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin bulunmasına göre, temyiz inceleme görevi Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi ve Başkanlar Kurulu kararı uyarınca Yargıtay 11. Hukuk Dairesine aittir. Yukarıdaki yasal düzenleme de dikkate alındığında dosyanın görevli Yargıtay 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine 30/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi....