Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nun 170/a-2 maddesine göre; icra mahkemesi, müddetinde yapılan şikayet ve itiraz dolayısıyla, usulüne uygun olarak kendisine intikal eden işlerde takibin dayanağı olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re’sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Takip konusu senet fotokopisinin arka yüzünde; “27.06.2016 tarihli sözleşmeye istinaden düzenlenmiş teminat senedidir” şeklinde ibarenin yer aldığı görülmektedir....
İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde borca itirazın yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda mahkemece; isabetli olarak ödeme emri tebliğinin usulüne uygun olduğu tespit edilmiştir. Ancak borçluya, ... İcra Müdürlüğü’nün 2014/6991 Esas sayılı takip dosyasından ödeme emrinin 21/05/2014 tarihinde tebliğ edildiği, yasal 5 günlük itiraz süresinden sonra 14/11/2014 tarihinde itiraz ettiği gözetilerek İİK 168/5 maddesi uyarınca talebin süreden reddi gerekirken, takibi genel haciz yoluyla takip olarak değerlendirerek ve niteliği gereği itirazların icra müdürlüğüne yapılması gerektiğinden bahisle red kararı verilmesi isabetsiz ise de; sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir....
Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan ilişki "kambiyo ilişkisi" ismiyle anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu "kambiyo taahhüdü"nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl/temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senetlerine mahsus takipte kambiyo şikayeti, borca itiraz ve ödeme emrine yönelik şikayete ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
Aksi takdirde, kambiyo senedi geçersizdir. Somut olayda, davacı borçlu tarafından sunulan TV satış sözleşmesi suretinde, taksit tarih ve bedellerinin belirtildiği, ancak taksitler için senet düzenlendiğine ve alacaklıya teslim edildiğine ilişkin bir açıklamanın bulunmadığı, takip dayanağı senedin taksitli satım sözleşmesi uyarınca verildiğinin alacaklı tarafından kabul edilmediği görülmüştür ( Yargıtay 12. HD'nin 02.12.2021 tarihli,2021/5630 E, 2021/10949 K. sayılı içtihadı). 2) Davacı borçlu dava dilekçesinde ve istinaf başvurusunda, takip dayanağı senedin imzalı ancak boş olarak alacaklıya verildiğini, anlaşmaya aykırı olarak taksit tutarı kadar değil, tüm borcu kapsayacak şekilde vade ve bedel yazıldığını belirtmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senedin, boş olarak verildiği ve anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiaları, İİK'nun 169 ve 169a maddeleri uyarınca borca itiraz niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, kira alacağının tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı borçlunun borca haksız yere itiraz ettiğini belirterek itirazın kaldırılmasına ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiş, davalı davanın reddini savunmuştur....
İcra Dairesinin 2019/12480 Esas sayılı takip dosyasında, yukarıda adı geçen takip dosyalarıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, alacaklının aşamalardaki beyanları gereğince takip dosyasına konu alacağın aynı borç ilişkisinden kaynaklandığı anlaşılmıştır. Her ne kadar yukarıda anılan kanun hükümleri uyarınca borç ipotek ile temin edilmiş olsa bile, elinde kambiyo senedi bulunan alacaklı, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapabilirse de, somut uyuşmazlıkta, öncelikle ipotek senedine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine geçildiğinden, alacaklı tercih hakkını bu takip türünden yana kullanmış olup, aynı borca ilişkin olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi yapamaz. Aksi halde aynı alacak için aynı borçluya karşı derdest bir icra takibi var iken mükerrer olarak ikinci bir takibin yapılması söz konusu olur....
itiraz nedeniyle itiraz edilen miktarın % 20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
SAVUNMA:Davalı vekili 26/06/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Turhal İcra Müdürlüğü’nün 2020/365 Esas sayılı dosyası ile davacı hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, takibe konu bonodaki imzanın davacı borçluya ait olduğunu ve senedin açığa imzalı olarak düzenlendiğini, Türk Ticaret Kanuna göre kambiyo senetlerinin illetten mücerret olduğunu, senede karşı iddia ve savunmaların yazılı şekilde yapılmasının gerektiğini, davacının takibe konu bonodan kaynaklı bir borcu olmadığınını ancak yazılı delille ispat etmesi gerektiğini, müvekkilinin oğlunun, davacının işyerinden bono çalması gibi bir durumun kesinlikle sözkonusu olmadığını, davacının, borcunu ödememek için müvekkili ve oğlu Ali Duran hakkında haksız ve asılsız ithamlarda bulunduğunu, davacı vekilinin takibe konu bonunun 01.04.2017 düzenleme tarihinin 2012 yılı olduğuna ilişkin iddia ve itirazının yerinde olmadığını ve kötüniyetli olduğunu, davacı vekilinin takibe konu bononun zamanaşımına...
İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/03/2015 NUMARASI : 2015/69-2015/189 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibi üzerine, borçlunun 03.02.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiği, mahkemece; itirazın ödeme emri tebliğ tarihi olan 28.01.2015 tarihinden itibaren (5) günlük yasal sürede yapılmadığı gerekçesi ile itirazın reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince; kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde imzaya ve borca itirazın (5) günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Somut olayda, İzmir 27....