WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek ve eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, dava kadastro tespitine itiraza ilişkin olup, resen araştırma ilkesine tabi davalardan olmadığına ve Espiye Belediye Başkanlığının adına tescil isteği ile açtığı bir dava bulunmadığı gibi, taşınmazın bir kısmının yol olduğu iddiası ile açılmış bir dava da bulunmadığına göre, taşınmazın ''G'' harfi ile gösterilen kısmının Espiye Belediyesi adına tapuya kayıt ve tesciline ve ''Yol'' ibaresi ile gösterilen kısmının ise haritasında yol olarak gösterilmesine karar verilmesi dahi isabetsiz olduğundan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

    Türk Medeni Kanununun 999. maddesi hükmüne göre de özel mülkiyete tabi olmayan ve kamunun yararlanmasına ayrılan bu gibi taşınmazlar, tescili gerekli bir ayni hakkın kurulması söz konusu olmadıkça kütüğe tescil edilemezler. Sadece, kadastro haritasında gösterilmekle yetinilir. Somut olayda; yapılan yargılama ve toplanan deliller sonucu davaya konu edilen 5 parsel sayılı taşınmazın 27.12.2011 tarihli fen bilirkişisi raporunda (B) ile gösterilen 1953,43 m2'lik kısmının köylülerin ve hayvanların geçtiği kadim yol olduğu anlaşılmıştır. Öncesi kadim yol olan bu kısmın davalı adına tescil edilen 5 parsel sayılı taşınmazdan ifraz edilerek iptaline, yol olarak terkinine ve kadastro haritasında gösterilmesine karar verildikten sonra bu kısma davalının elatmasının önlenmesine ve var ise üzerindeki muhdesatların yıkımına karar verilmesi gerekir....

      Keşifte dava dilekçesi ile davacılar ve köy tüzel kişiliği arasındaki men'i müdahale dosyasına ait kroki uygulanmalı, dava dilekçesi ve men'i müdahaleye ait krokide yazılı hudutların yerel bilirkişilerce ve senet tanıklarınca zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı ve bu suretle kapsamları duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazın ne kadar zamandır, kim tarafından, hangi hukuksal nedene dayalı olarak ve ne şekilde kullanıldığı hususlarında somut olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, teknik bilirkişiye keşfi izlemeye elverişli, davaya konu alan ile senet ve men kararının kapsamlarının işaretlendiği harita düzenlettirilmeli, taşınmazın öncesinin yol olduğu belirlendiği takdirde haritasında yol olarak gösterilmesi gerektiği, yol fazlalığı ise taşınmazın Hazine...

        DELİLLER: Dava dilekçesi, davalı savunması, kadastro tutanak örnekleri, tapu kayıt örnekleri, yapılan keşif ve sonrası alınan bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Kadastro sonucunda Ordu İli, Mesudiye İlçesi, Güzle Mahallesi 217 ada 36 Parsel numaralı taşınmaz davalı adına tespit edilmiş, tespite itiraz olunmaması üzerine tespit 13/08/2009 tarihinde kesinleşmiş ve tapu kaydı oluşmuştur. Davacı; çekişmeli taşınmazın keşifte belirttiği 271,29 m2 lik kısmının babaları olan Osman Karadaş'ın ve kendilerinin zilyetliğinde olduğu iddiasıyla kök murisin adına tescil talebiyle dava açmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tescil ... ile Hazine ve ... aralarındaki tescil davasının kabulüne dair Alanya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 11.07.2011 gün ve 164/982 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı kadastro çalışmaları sırasında yol olarak paftasında gösterilen taşınmazın adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16. maddesi hükmüne göre yol, meydan ve köprü gibi orta malları haritasında gösterilmekle yetinilir. Taşınmazın haritasında yol olarak gösterilmesi bir kadastro işlemi olup kadastro tutanağı düzenlenmediği için böyle bir işlem tespit dışı bırakma işlemi niteliğindedir....

          Davalı istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu yerin kendi ve annesi zilyetliği ile tasarrufunda olduğunu, yol olarak tapudan terkinine karar verilen alan eğer gerçekten de yol olarak kullanılıyor olsaydı kadastro çalışmaları sırasında bu alan yol olarak gösterileceğini, ancak çalışmalar sonrasında bu alanın yol olarak tespitine değil, annem zahide kandır adına kadastro tespitine karar verildiğini, maliki olduğu ve sürekli kullandığı dava konusu alanın tapu kayıtlarında yol olarak değiştirilmesi mağduriyetine neden olacağını, uzun yıllardır ailesi ve sonrasında kendi mülkiyetimde olan alanın, davacı tarafın evine giriş çıkışında kolaylık sağlaması için kullanmasına izin vermemiz nedeniyle yol olarak tapudan terkinine karar verilmesi hakkaniyete aykırı olduğunu, kaldı ki davacının evi, ana yolun yanında olduğunu, davaya konu alanı yol olarak kullanmak yerine evinin yanındaki ana yolu kullanmasının mümkün olduğunu belirterek, dava konusu taşınmazın 30,00 m2 yüzölçümlü kısmının tapu kaydının...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve yol olarak terkini istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,13.2.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 142 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro bilirkişisi tarafından düzenlenen 29.12.2014 tarihli rapor ve eki haritada (1/A) harfi ile gösterilen ve yeşil kalem ile boyalı 45,91 metrekare yüzölçümlü bölümünün tapu kaydının iptali ile bu kısmın haritasında köy boşluğu ve yol olarak gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılardan...tarafından temyiz edilmiştir. Tapu iptali ve tescil istemiyle açılan davalarda, tapuda malik olarak görünen tüm kişilerin davada ve gerekçeli karar başlığında taraf olarak gösterilmesi zorunludur. 6100 sayılı HMK'nın, "hükmün kapsamı" başlığını taşıyan 297. maddesinin (b) bendinde, tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile TC kimlik numaraları, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad soyadları ile adreslerinin karar başlığında gösterilmesinin zorunlu olduğu belirtilmiştir....

              DELİLLER: Çekişmeli taşınmazların tapu kaydı, kadastro tutanak örnekleri, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescile ilişkindir. Kadastro sırasında Samsun İli, Çarşamba İlçesi, Yeşildere Mahallesi 143 ada 12 parsel sayılı taşınmazın iki katlı kargir ev ve tek katlı kargir ev ve ahır samanlık vasfı ile davalı adına tespit görmüştür. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 maddesi hükmünde kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere karşı kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak dava açılamayacağı açıklanmıştır. Bu sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu ve taraflarca öne sürülmese bile mahkemece kendiliğinden değerlendirileceği tartışmasızdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ... vekili, mevki ve yönlerini dava dilekçesinde bildirdiği 2005 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında haritasında yol olarak bırakılan taşınmazın kadastro öncesi nedene dayanarak davacı adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 47,66 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı adına kayıtlı 552 ada 12 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu