GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440. maddesi III. fıkrası 2. bendi uyarınca; istisnaları hariç olmak üzere, Sulh Hukuk Mahkemeleri tarafından verilen kararlara karşı karar düzeltme isteminde bulunulamaz. Taraflar arasındaki çekişmenin doğduğu 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin iptali istemli dava, yasada öngörülen istisnalardan olmadığından; Hazine ve ...Tic ve Liman İşl. A.Ş'nin karar düzeltme isteminin REDDİNE, peşin yatırılan karar düzeltme harcının talep halinde ...Tic ve Liman İşl. A.Ş'ye iadesine, 11.06.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....
Taraflar arasındaki çekişmenin doğduğu 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltmenin iptali istemli dava, yasada öngörülen istisnalardan olmadığından davacılar vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 24.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı davaların reddini savunmuş, mahkemece davanın kısmen kabulü ile, düzeltme işleminin doğru olduğu, ancak, hesap hatalarının saptanması nedeniyle taşınmaz başında yapılan keşifte dinlenen bilirkişi raporlarına göre taşınmazların kadastral durumlarının belirlenmesine karar verilmiştir. Hükmü taraflar temyiz etmiştir. Dava 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Anılan hüküm, “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; Kadastro Kanununun 41.maddesinden kaynaklanan tapu kaydında düzeltmenin kaldırılması istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 16.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 16.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 3.2.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Anılan madde uyarınca yapılan düzeltme işlemlerine karşı açılan davaların lehine düzeltme yapılan taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Ancak, düzeltme işleminin sonucu oluşan yüzölçümü farkına sadece hesap hatasının yol açtığı ve farkının komşu taşınmazlardan kaynaklanmadığı hallerde davanın Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmesi gerekir. Somut olayda; dava konusu 577 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt maliki ... isimli şahıs olup, düzeltme işlemi de kayıt malikinin başvurusu üzerine yapılmıştır. Bu nedenle davacı ... tarafından, yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkin olarak Kadastro Müdürlüğü aleyhine dava açılması doğru değildir. Hal böyle olunca; davanın çekişmeli taşınmaz maliki olan ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı Hazine, kendisine ait 107 ada 40 parsel sayılı taşınmazda sınırlandırma hatası olduğu iddiasına dayanarak Kadastro Müdürlüğünden, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca düzeltme yapılması istemiyle talepte bulunmuş, davacının yaptığı teknik hataların düzeltilmesi talebi Kadastro Müdürlüğünce, düzeltmenin mahkeme kararı ile mümkün olabileceği gerekçesiyle reddedilmiştir. Bunun üzerine davacı Hazine, komşu parsel malikini hasım göstererek kendisine ait taşınmazdaki ölçü ve sınırlandırma hatasının düzeltilmesi için dava açmıştır....
Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir. Harita ve krokisi bulunan tapu kayıtlarına Türk Medeni Kanununun 719. ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20. maddeleri uyarınca harita ve krokisi kapsamı ile değer verilir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 26.11.2010 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı yasanın 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 218 parsel sayılı taşınmazın 26500 m2 olan yüzölçümünün 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesine göre 19.07.2010 tarihinde yapılan düzeltme işlemi ile 16.666.06 m2 olarak tespit edildiğini, taşınmazının yüzölçümü miktarının azalması nedeniyle işlemin hatalı olduğunu ileri sürerek iptalini istemiştir....
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. 5304 Sayılı Kanunun 9.maddesi ile yapılan değişiklikten sonra anılan madde; “Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya kadastro müdürlüğünce re’sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda sulh hukuk mahkemesinde dava açılmadığı takdirde, yapılan düzeltme kesinleşir. Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle kesinleşmiş olan taşınmazlarda, değişiklik işlemleri sırasında ortaya çıkan yüzölçümü farklılıklarından, kadastronun dayandığı teknik kurallarda belirtilen hata sınırları içinde kalanların re’sen düzeltilmesine Kadastro Müdürlükleri yetkilidir” şeklinde düzenlenmiştir....
Birleşen dosya davacısı ... vekili, 20.02.2015 havale tarihli dava dilekçesiyle; yapılan kadastro tespitinin iptali ile müvekkili adına kayıtlı olan .... mahallesi 112 ada 43 parsel sayılı taşınmazın alanından eksiltilerek, komşu 112 ada 42 parsel sayılı taşınmazın alanının büyütüldüğü kısmın bu parsele dahil edilerek, müvekkili adına tespit ve tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece; fen ve orman bilirkişileri kurulunun raporları nazara alınarak 6292 sayılı Kanuna göre yapılan düzeltmenin ve aynı tarihli yapılan uygulama kadastrosunun usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine,....mahallesi 112 ada 42, 43, 70 parsel sayılı taşınmazların uygulama tespiti gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ve birleşen dosya davacısı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, uygulama kadastrosuna itiraz, tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir....