Aile Mahkemesi'nin 2019/1006 E. - 2022/561 K. Sayılı kararının lehe kaldırılmasını, davanın kabulünü talep etmiştir. Davalı-karşı davacı vekili katılma yoluyla istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davacı ve karşı davalının(karşı taraf) ret edilen davası yönünden İstinaf yoluna başvuru isteminin esastan reddine, davalı ve karşı davacı olarak müvekkili lehine ortak hayatın temelinden sarsılması nedeniyle, davanın kabulü ile verilen boşanma kararına karşı, davacı ve karşı davalının (Karşı taraf) İstinaf başvurusunun da esastan reddine, katılma yoluyla İstinaf yoluna başvurma istemimizin kabulü ile süreye dair gerekçenin kaldırılarak zina nedeniyle de tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir....
Evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayanan bir davada, hakimin, maddi vakıalarla bağlı olması kuralı, dava sebebi bakımındandır. Bu sebebe dayanan bir davada hakim, iddia genişletilmedikçe veya değiştirilmedikçe yahut dava ıslah edilmedikçe, örneğin zina ya da hayata kast, ağır derecede onur kırıcı davranış yahut da küçük düşürücü suç işleme veya haysiyetsiz hayat sürme yahut da terk şartlarını araştıramaz ve ispatlanmış olsa bu sebeplerle boşanma kararı veremez. Evlilik birliğinin sarsılması sebebine dayanan bir davada, önemli olan taraflar arasında, birliği temelinden sarsacak derecede ve ortak hayatın devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizliğin mevcut olup olmadığı ve bunun ispatlanıp ispatlanmadığıdır. Yoksa, şu olaya dayanıldı, buna dayanılmadı şeklindeki bir ayırıma gidilmesi davayı çıkmaza sokar ve hakkaniyete aykırı sonuçlara götürür....
Değerlendirme Davacı karşı davalı erkeğin evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı davasına karşı kadın tarafından öncelikle zina olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı olarak dava açılmış Mahkemece zina eyleminin ispat edilemediği belirtilerek her iki davanın evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle kabulüne karar verilmiştir. Yapılan inceleme sonucunda davalı karşı davacı kadın tarafından erkeğin zinasına ilişkin yasal süresi içerisinde delil olarak dayanılan delillerden video kaydı ve fotoğraflar CD olarak dosyaya sunulmuştur. İlk Derece Mahkemesince delil olarak sunulan CD'nin çözümü yaptırılmamış, bu delil gerekçede tartışılmamıştır. İlk Derece Mahkemesince, CD'nin çözümü yaptırılıp tüm deliler birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre kadın terditli davasında asıl talebi olan zina davası hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. VI....
yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadın tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 162, 163. ve 166/1. maddesinde düzenlenen hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenlerine dayalı boşanma davası açılmış, davalı-karşı davacı erkek, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak karşı boşanma davası açmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/2346 KARAR NO : 2022/1835 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AKSARAY 3. AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2022 NUMARASI : 2022/42 ESAS 2022/390 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek, dava dilekçesinde “zina ve evlilik birliğinin sarsılması" sebeplerine dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuştur. Bu durumda davacı erkek davasında hem zina (TMK.m.161) hem de evlilik birliğinin sarsılmasını (TMK. m. 166/1) hukuki sebep olarak göstermek suretiyle, özel ve genel boşanma sebeplerine birlikte dayanarak boşanma talep etmiştir. Yapılan yargılama neticesinde mahkemece davacının davası kabul edilerek, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmiş, zina (TMK m. 161) sebebiyle açılan boşanma davası yönünden ise olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir. Mahkeme, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup; her bir talep hakkında ayrı ayrı verilen hükmü, kararın sonuç kısmında göstermesi gerekir (HMK m.26)....
Dava; kadın yönünden TMK'nın 166/1 maddesinde düzenlenen evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve boşanma, koca yönünden zina, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma ferileri niteliğindeki taleplere ilişkindir....
Hukuk Dairesi 2018/7259 E. , 2019/754 K."İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVACI-DAVALI : ... DAVALI-DAVACI : ... DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı kadın tarafından, nafaka hususunda hüküm kurulmaması ve tazminat miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı erkek, evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1), davalı-karşı davacı kadın ise zina (TMK m. 161) ve evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki sebeplere dayanarak boşanma davası açmışlardır. Mahkemece verilen ilk hüküm Dairemizin 22.01.2018 tarihli bozma kararı ile "Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, özellikle davalı-karşı davacı kadının tanık beyanları değerlendirildiğinde erkeğin bir başka kadınla birlikte yaşadığı anlaşılmaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının, dava dışı bir erkekle kaçtığı, birlikte yaşadığı, birden fazla kez cinsel ilişki kurduğu, bu kapsamda iddia edilen zina eyleminin ispatlandığı, ortak çocukları bıraktığı, birlik görevlerini yerine getirmekten imtina ettiği, erkeğin ise birlik görevini ihmal ettiği, kadının başka bir erkekle kaçtığının anlaşılması üzerine kadını tehdit ettiği ve kadına hakaret ettiği, bu hususun tüm dosya kapsamı ile ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının, erkeğe nazaran ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın zina ve evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebepleri ile birleşen davanın ise evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların yaşları, ihtiyaçları, alıştıkları yaşam düzeni dikkate alınarak velâyetin babaya verilmesine ve anne ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda...
Dosyanın yeniden yapılan incelemesinde tarafların ön inceleme duruşmasında hazır olduğu, ön inceleme duruşmasında taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalının zinası aksi halde evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile boşanma davası olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece de kabul edildiği üzere dava, zina (TMK m. 161) olmadığı taktirde evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK m. 166/1-2) boşanma davasıdır. O halde “yapılan yargılama ve toplanan delillerden mahkemece tarafların zina sebebiyle boşanmalarına karar verilmiş ise de; tarafların barıştıkları 2013 yılı Ağustos ayından davanın açıldığı 16.02.2015 tarihine kadar davalı erkeğin zina fiilini gerçekleştirdiği toplanan delillerle kanıtlanamamıştır....