"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiracılık sıfatının tesbiti(ihtiyati tedbir) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kiracılık sıfatının tesbiti davasında verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın ONANMASINA ve temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 11/09/2013 tarihinde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep; haksız rekabetin tespiti ve men davasında ihtiyati tedbirin reddi ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Mahkemece ara karar ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
Bu karara karşı davalı tarafça 09.11.2020 tarihli dilekçesiyle itiraz edilmiş, mahkemece itiraz üzerine duruşmalı inceleme yapılarak " Davalı itirazında öncelikle tedbir kararının tümden kaldırılmasını talep etmiş ise de dosya kapsamı itibariyle tedbir kararının kaldırılması halinde davacının üretiminin aksayacağı ve telafisi imkansız zararlara sebebiyet verileceği anlaşılmakla tedbirin tümden kaldırılması talebinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Açıklanan nedenlerle, davalının ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına yönelik temyiz başvurusunun, söz konusu karara temyiz başvuru imkânı bulunmadığından reddine karar verilmesi gerektiği şeklindeki farklı gerekçeyle Sayın Çoğunluğun aksi yöndeki görüşüne katılamıyorum. -KARŞI OY YAZISI- 6100 sayılı HMK 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Somut olayda ihtiyati tedbir kararına karşı yapılan itiraz 09.11.2012 tarihinde reddedilmiştir. Daha sonra ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep eden davalı vekili 20.12.2012 tarihinde tekrar ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep etmiş, bu talep de 9.3.2012 tarihli kararla reddedilmiştir....
Nitekim, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 396. maddesinde durum ve koşulların değişmesi sebebiyle ihtiyati tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın istinaf yoluna götürülemeyeceği aslında kanun koyucunun da açık ve bilinçli bir tercihidir. Zira durum ve koşulların değişmesi sebebiyle itiraz hakkında Hukuk Muhakemeleri Kanununun 396. maddesinin ikinci fıkrasında, 394. maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarının kıyasen uygulanacağı açıkça belirtilmiştir. Bu şekilde 394. maddenin üçüncü fıkrasına yapılan atıf ile üçüncü kişilerin de itiraz edebileceği, dördüncü fıkraya yapılan atıf ile de itirazın şekli ve incelenmesinin kıyasen uygulanacağı düzenlenmiştir. Dikkat edilirse kanun yoluna başvuru imkânını düzenleyen 394. maddenin beşinci fıkrasına atıf yapılmamıştır....
Zira,ihtiyati tedbir talebinin reddi üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabileceği gibi (HMK m. 391/1), ayrıca yokluğunda ihtiyati tedbir kararı verilen kişinin itirazı üzerine verilen karara karşı da istinaf yoluna başvurulabilecektir. Hukuk Muhakemeleri Kanununda ara kararlarına karşı kanun yoluna başvuru kabul edilmemiştir. Yukarıda da belirtildiği üzere, ihtiyati tedbir hakkında verilen kararlara karşı ancak belli durumlarda istinaf yoluna başvurulabilecektir. Nitekim, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 396. maddesinde durum ve koşulların değişmesi sebebiyle ihtiyati tedbirin değiştirilmesi veya kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın istinaf edilemeyeceği aslında kanun koyucunun da açık ve bilinçli bir tercihidir. Zira durum ve koşulların değişmesi sebebiyle itiraz hakkında Hukuk Muhakemeleri Kanununun 396. maddesinin ikinci fıkrasında, 394. maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarının kıyasen uygulanacağı açıkça belirtilmiştir....
İstinaf dilekçesine cevap veren davacı vekili dilekçesinde özetle; Karşı tarafın yapmış olduğu istinaf talebinin reddine, tedbir kararının devamına, karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Talep, davalı tarafından davacının elektrik aboneliğindeki elektrik enerjisinin kesilmemesine dair verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına yönelik itirazlarının reddine dair verilen kararın kaldırılması isteminden ibarettir. İstinaf incelemesi Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355....
Bu sebeple, ihtiyatî tedbirin reddi ve ihtiyatî tedbire itiraz üzerine verilen kararlar için kanun yolu imkânı getirilmiştir.” Madde gerekçesi çok açık olup, özellikle "ihtiyatî tedbirin reddi ve ihtiyatî tedbire itiraz üzerine verilen kararlar için kanun yolu imkânı getirilmiştir. Hâl ve şartlarda değişiklik bakımından o anda kanun yoluna başvurulamaması, daha sonra işin esasıyla ilgili kanun yoluna başvurulması durumunda, bu hususun incelenmeyeceği anlamına da gelmez.” ifadesi karşısında, ihtiyati tedbire ilişkin tüm kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceği kabul edilemez. İlk derece mahkemesinin değişen durum ve koşullar gerekçe gösterilerek daha önce verilen ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine yönelik ara kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmasına imkan veren bir yasal düzenleme bulunmadığından bir kısım davalılar vekilinin istinaf isteminin HMK'nun 341/1 ve 352. maddeleri uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiştir....
Davalı erkek 06/09/2022 tarihli dilekçesi ile, Denizli ili, Babadağ İlçesi, Molla Ahmet Mah. 144 ada 10 parsel sayılı taşınmaz üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasını talep ettiği ve talep üzerine verilen yerel mahkemenin 19/09/2022 tarihli ara kararı ile "Davalı T6'un ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin REDDİNE," karar verilmiştir....
ve Hassa Tapu Müd.nün mahkemenin işbu 2020/67 E. sayılı dosyasından "Cebri Satışın tesciline muvafakat verilip verilmediği"nin sorulması üzerine mahkemenin 04/01/2022 tarihli cevap yazısı ile "Cebri satışa muvafakatin bulunmadığı"na ilişkin cevabının müvekkili (İpotek Alacaklısı-Takip Alacaklısı-İhale Alıcısı) banka yönünden hukuksal dayanağı bulunmadığından, müvekkilinin mağduriyetine neden olan "ihtiyati tedbir şerhi"nin kaldırılması, cebri satışın tesciline muvafakat verilmesi gerekir iken, mahkemenin istinaf başvurusuna konu eksik incelemeye dayalı, usul ve yasaya aykırı red kararının kaldırılması ve müvekkilinin talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, Yukarıda arz edilen nedenlerle; Hassa Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26/05/2022 tarih ve 2020/67 E. sayılı "İHTİYATİ TEDBİRİN KALDIRILMASI TALEBİNİN REDDİNE" ilişkin ARA KARARI'na yönelik yaptıkları istinaf talebinin esastan kabulüne, mahkemenin talebin reddi kararının kaldırılmasına, -İhtiyati Tedbirin Kaldırılması taleplerinin...