Davacının dava dilekçesinde 1.5.2007 tarihinden sonra davalı işyerinde geçen bir kısım çalışmalarının Kuruma bildirildiği şeklindeki beyanı karşısında, davacının sadece bildirilmeyen kısımları talep ettiğinin anlaşıldığı, Mahkemece de hizmet tespiti yönünden talep gibi bildirilmeyen sürelere hükmettiği, yani hizmet tespiti davasının tamamen kabul edildiği sabit olmasına rağmen hizmet tespiti yönünden davanın kısmen reddine denilerek davalı Kurum lehine, davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, davalı Kurum lehine takdir edilen vekalet ücreti ile ilgili bent çıkarılmak suretiyle düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının "Davalı kurum kendisini vekille temsil ettirdiğinden, Av. As. Üc....
Davacının dava dilekçesinde 1.5.2007 tarihinden sonra davalı işyerinde geçen bir kısım çalışmalarının Kuruma bildirildiği şeklindeki beyanı karşısında, davacının sadece bildirilmeyen kısımları talep ettiğinin anlaşıldığı, Mahkemece de hizmet tespiti yönünden talep gibi bildirilmeyen sürelere hükmettiği, yani hizmet tespiti davasının tamamen kabul edildiği sabit olmasına rağmen hizmet tespiti yönünden davanın kısmen reddine denilerek davalı Kurum lehine, davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, davalı Kurum lehine takdir edilen vekalet ücreti ile ilgili bent çıkarılmak suretiyle düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının "Davalı kurum kendisini vekille temsil ettirdiğinden, Av. As. Üc....
Davacının dava dilekçesinde 1.5.2007 tarihinden sonra davalı işyerinde geçen bir kısım çalışmalarının Kuruma bildirildiği şeklindeki beyanı karşısında, davacının sadece bildirilmeyen kısımları talep ettiğinin anlaşıldığı, Mahkemece de hizmet tespiti yönünden talep gibi bildirilmeyen sürelere hükmettiği, yani hizmet tespiti davasının tamamen kabul edildiği sabit olmasına rağmen hizmet tespiti yönünden davanın kısmen reddine denilerek davalı Kurum lehine, davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, davalı Kurum lehine takdir edilen vekalet ücreti ile ilgili bent çıkarılmak suretiyle düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının "Davalı kurum kendisini vekille temsil ettirdiğinden,... .......
K A R A R Dava, hizmet tespiti ve işçilik alacakları istemine ilişkin olup mahkemece 20/10/2005 tarih ve 2001/360 E. 2005/453 K. sayılı kararla davanın kısmen kabulüne karar verildiği, hükmün Dairemizce 10/07/2006 gün ve 2006/167 E, 2006/7888 K. sayılı ilamıyla eksik araştırma nedeniyle bozulduğu, mahkemece bozmaya uyularak, 21/02/2012 tarih ve 2006/1650 E. 2012/85 K. sayılı kararla yine hizmet tespiti ve işçilik alacaklarının kısmen kabulüne karar verildiği, hükmün Dairemizce 16/05/2012 gün ve 2012/10346-8337 E. K. sayılı ilamıyla davanın hizmet tespiti ve işçilik alacaklarının yönünden tefrik edilmesi gerekçesiyle tekrar bozulduğu, bozma üzerine mahkemece 13/12/2012 tarih ve 2012/333- 859 E.K....
GEREKÇE : 6552 sayılı Yasa'nın 64.maddesi ile 5521 sayılı Yasa'nın 7. maddesine eklenen son fıkranın yürürlük tarihi olan 11.09.2014 tarihine kadar yasal düzenleme olmamakla beraber öğreti ve uygulamada, hizmet sözleşmesine dayalı sigortalılık süresinin tespiti istemine ilişkin davalarda, T4 Başkanlığının, davacının tespitini istediği çalışmanın geçtiği işyerinin sahibi olan gerçek ya da tüzel kişi işveren ile zorunlu dava arkadaşı olduğu kabul edilmekte iken; 6552 sayılı Yasa'nın 64.maddesinde, hizmet sözleşmesine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti istemiyle işveren aleyhine açılan davanın, T4na re'sen ihbar edileceği, davaya, davalı yanında fer'i müdahil olarak katılan Kurumun, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi yasa yoluna başvurma hakkının olduğu, yargılama sonunda kesinleşen kararı uygulamakla yükümlü olduğu düzenlenmiş; bu düzenleme ile T4na, yargılama giderlerinden sorumlu tutulmadığı, ancak davalıdan bağımsız...
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/151 Esas, 2011/155 Karar sayılı davacı murisinin hizmet tespiti istemli dosyasının incelenmesinde, ...’ya ait hizmet döküm cetvelinde 1975/3. dönemde 30 gün bildiriminin bulunduğu, murise ait iş bu dosyada bulunan hizmet döküm cetvelinde ise 1975/3. dönemde 30 gün bildirimin ...’ya ait olduğunun belirtildiği anlaşılmakla her iki hizmet döküm cetveli arasındaki çelişkinin nedeni araştırılmalı, ... ve ... isminde başka bir kişi olup olmadığı Nüfus Müdürlüğü'nden ve Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden sorulmalı, davacı murisinin anılan dönemdeki çalışmasını bilebilecek tanıkların bulunması halinde beyanlarına başvurulmalı, aidiyet tespiti istenen çalışmaların, gerçekte kime ait olduğu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya konulmalı, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra, elde edilecek sonuca göre bir karar verilmelidir....
Hükmün, davalı Kurum ve davalılardan ... avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmelidir. 2- Davacının 05.01.2007-20.05.2010 tarihleri arasında hizmet tespiti talebi yanında, talep edilen dönemler arasında prime esas kazanç ücretinin asgari ücretin üzerinde olduğunun tespitini talep etmiş, mahkemece davanın kabulü ile, 17.01.2017 - 01.05.2010 tarihleri arasında hizmet hizmet akdi ile davalı yanında asgari ücret üzerinden çalıştığının tespiti karar verilmiş ise de hizmet tespiti ve prime esas kazanç yönünden belirtilen dönemlerde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi ve buna göre hükmü temyiz eden davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama...
Yapılacak iş; davacının hizmet tespiti talebi yönünden, davacının hangi tarihlerde askerlik yaptığını ilgili askerlik şubesinden sormak, ihtilaf konusu dönem içerisinde askerlik görevini yerine getirdiğinin anlaşılması halinde bu süreleri tespiti talep olunan hizmet sürelerinden dışlamak, davacının ücret tespiti talebi yönünden ise, davalı işyerinden davacının çalışmasına ilişkin ücret bordrolarını istemek, davacının imzasını içeren ücret bordrolarının veya başkaca yazılı ücret alma belgelerinin varlığı halinde bunları göz önüne alarak ücreti tespit etmek, "......
Somut olayda; davalı şirketin tasfiye işlemi tamamlandığından ....07.2012 tarihinde ilgili Ticaret Sicilinden terkin edildiği, dolayısıyla tüzel kişiliğinin tümüyle ortadan kalktığı anlaşılmasına rağmen, şirket ihya edilmeden davaya hizmet tespiti olarak devam edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur. Mahkemece yapılacak iş; a)Davacıya talebinin “01...1988 - ......1988 tarihleri arasında çalıştığının tespiti mi” yoksa “sigorta başlangıç tarihinin 01...1988 tarihi olduğunun tespiti mi” olduğunu açıklattırmak, b)Eğer talebi, “01...1988 - ......1988 tarihleri arasında çalıştığının tespiti” ise, davacının çalışmalarının geçtiği ancak tasfiye işlemi tamamlandığından ....07.2012 tarihinde ilgili Ticaret Sicilinden terkin edilen ......
III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen karar ile davacının davası hakkında; 1-Davacının 01.02.1999 - 02.02.1999 ile 10.02.2013 - 14.03.2018 tarihleri arası hizmet tespiti talebinin reddine, 2-Davacının 03.02.1999-09.02.2013 tarihleri arası hizmet tespiti talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 3-Davacının ücretinin asgari ücretten fazla olduğunun tespiti talebinin ise reddine karar verilmiştir. IV.İSTİNAF A.İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....