ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 06/03/2019 NUMARASI : 2018/478 ESAS, 2019/219 KARAR DAVA KONUSU : Pay Devrinin Tescili KARAR : Adana 3....
DEĞERLENDİRME VE KANAAT; Dava ve kısmi ıslah dilekçesinin bütün olarak değerlendirilmesinde; davacının davalı ... --- bulunan toplamda ----------------------- devrine ilişkin hisse devrinin iptaline, devre konu payların davacı adına hükmen tesciline ve hisse devrinin yok hükmünde olduğunun tespiti ile iptale dair taleplerinin kabul edilmemesi ihtimalinde ise ödenmeyen hisse devir bedelinin tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir....
Uyuşmazlık, davacıya ait şirket hisselerinin davalı T3 tarafından diğer davalıya devrine ilişkin hisse devir sözleşmesinin bedelsiz ve muvazaalı olup olmadığı, hisse devrinin kabulüne ilişkin kararda davacıya atfen atılan imzanın davacı eli ürünü olup olmadığı, hisse devir sözleşmesinin iptali koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarından kaynaklanmaktadır. Davacı vekilinin istinaf itirazları incelendiğinde, davacı yan işbu davada hisse devir sözleşmesinin iptalinin yanı sıra iptal edilen hisselerin kendi adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. İddianın ileri sürülüş şekli gözetildiğinde, talep tescili de içerdiğinden ve işbu davada taraf olmayan şirket ortağı da bulunduğundan davanın, hisseleri işbu davaya konu olan Yeni Aktaş Otomotiv San. Ve Tic. Ltd. Şti.'ne de yöneltilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş Yeni Aktaş Otomotiv San. Ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine dava açıp, birleştirilmek üzere davacı yana süre verilmesinden ibarettir....
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafın dava dilekçesinin içeriğinin kabulünün mümkün olmadığını, öncelikle hisse devir sözleşmesinin tarafı olmayan ... Yay San. ve Tic. Ltd. Şti.'ne Mahkemenizde görülmekte olan davanın yöneltilmiş olması açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın Husumet yönünden reddine karar verilmesini, yapılan hisse devir işleminin 6102 sayılı TTK 595.Maddesindeki şartları taşımadığı şeklinde beyanda bulunmuşsa da yapılan hisse devri tarafların serbest iradesi ile yapılmış olup, hisse devri kanunun taşıdığı tüm şartları taşıdığını, dava konusu hisse devri 23.03.2015tarihinde yapılan Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında onaylandığını, Genel kurul tarafından hisse devrinin iptaline ilişkin karar alınmamış olması nedeniyle yapılan hisse devri usul ve yasaya uygun olduğunu, davacı taraf dava konusu hisse devrine ilişkin olarak ...'...
Noterliğinin 12.05.2017 tarih ... yevmiye nolsu ile tasdik edildiği, davalı şirketin getirtilen ana sözleşmesinde hisse devrine ilişkin bir kısıtlamanın bulunmadığı, İstanbul Ticaret Sicilinde 12.09.2017 tarihinde hisse devrinin tescil ve ilan edildiği,davacı tarafından her ne kadar hisse devrine ilişkin sözleşmenin iptali talep edilmiş ise de bu konuda davacının C.Başsavcılığına yapmış olduğu şikayetin Soruşturmaya Yer Olmadığına ilişkin kesinleşmiş kararı ve usulüne uygun olan devir sözleşmesinin geçerli olduğu davacının bu konudaki talebinin reddi gerektiği, davalı şirkete % 10 üzerindeki hisse devrinin ... tarafından 22.03.2018 tarih 2018/İK-YED 91 nolu kararı ile Yetkilendirme Yönetmeliğinin 19.maddesinin 1. Fıkrasının c bendi .İdari Yaptırımlar Yönetmeliğinin 5,44,46 maddeleri Yönergenin 19....
Somut olayda, davacı hisse devir sözleşmeleri ile davalı şirket hisselerini 25/01/2013 tarihli limited şirket hisse devir sözleşmesiyle davalı ...’a devretmiş ise de; karar defterinde söz konusu hisse devrinin yapılabilmesi için alınmış bir karar bulunmadığı, pay defterinde ise dava konusu hisse devrinin pay defterine işlenmediği, öte yandan pay devrinin kabulü, pay defterine kaydı ve ticaret sicilinde tescilinin yapılabilmesi için şirkete veya %50 pay sahibi feri müdahil ...'e noterden bir ihtar gönderilmediği, şirket ana sözleşmesine göre, şirketin diğer ortağının onayı olmadan hisse devrinin yapılamayacağı, feri müdahil şirketin %50 ortağı ...'en dava konusu pay devrine muvafakatının bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu hali ile TTK’nun 520’nci maddesi hükmüne uygun bir devrin varlığından söz edilemeyeceğinden davacının davasının reddine karar vermek gerekmekle, aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur....
un hisseleri iade etmediğini iddia ederek hisse devri işleminin iptalini, bunun mümkün olmaması halinde ise zararlarının karşılanmasını talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, 28.04.2007 tarihli sözleşme ile davacının hisselerinin devrini taahhüt ettiğini, hisse bedellerinin davacıya ödendiğini, davacının hisse devrini dilekçe ile şirkete bildirmesi ile de hisse devrinin yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, anonim şirketin pay senedine bağlı olmayan hisselerinin devrinin, alacağın temliki hükümlerine göre yapılabileceği, bedeli ödenmediği takdirde hisseleri geri isteme hakkı açıkça saklı tutulmadığı sürece hisselerin geri alınmasının mümkün olmadığı, bu nedenle, hisseleri geri alma hakkını saklı tutmayan davacının hisse senetlerinin devrinin iptalini talep edemeyeceği, her ne kadar protokolde davacı ...'...
Dava; limited şirketin hisse devrinin hata ve hileye dayalı olarak yapılması nedeniyle yapılan hisse satışının iptali ile hissenin davacı adına tescili, olmadığı takdirde hissenin gerçek değerinin davalılardan tahsili istemine ilişkindir. Şirket hisse devri hususu TTK’da düzenlenen ve 4/1-a madde uyarınca mutlak ticari davaya konu hususlardan olup bu davalarda TTK’nın 5. maddesi gereğince ticaret mahkemeleri görevlidir. Mahkemece yerinde olmayan yazılı gerekçeyle asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz eden tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 25.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı vekili, hisse devrine ilişkin sözleşmelerin ibraz edilmediği için hisse devrinin pay defterine işlenmediğini, başka bir davanın yargılaması sırasında devre ilişkin sözleşmelerin sunulması üzerine müvekkilinin devredilen hisselerin pay defterine işlenmesine karar verdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
Maddesinde ise davacının hisse payları devrinin tamamının devrinin görüşülmesi ve onaylanması ibaresinin bulunduğunu, genel kurulda devre ilişkin bir karar alınmadığını, genel kuruldan itibaren geçen süre de göz önüne alındığında hisse devrini onayladığının sabit olduğunu, ancak davalı şirket tarafından ticaret sicilde ve diğer resmi kurumlarda davacının ilişiğinin kesilmediğini, davacının davalı şirketin borç, hukuki ve cezai sorumluluklar, vergi vb hususları yönünden sorumluluğunun devam edeceğinden hisse devrinin sicile tescil edilmesi yönünden bu davanın açılmak zorunda kalındığını belirterek davanın kabulüne, davalı şirketten davacının noter devir tarihi olan ... tarihinden itibaren hissedar olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır. Davalı şirkete usulüne uygun tebligat yapılmış olup, davalı şirket tarafından davaya cevap verilmediği gibi duruşmalara da katılmadığından yokluğunda karar verilmiştir....