WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YN'lu cevabi ihtarnamesi ile, hisse devrine ilişkin dayanak bildirilmediği, geçerli nedenle yapılmadığı, yönetim kuruluna bilgi verilmediği, hisseleri devralan ...'in şirket aleyhine açtığı davalar bulunduğu, hisse devir işleminin iyi niyetle bağdaşmadığı, esas sözleşmenin 14. maddesinde pay devrinin şirket yönetim kurulunun muvafakatına tabi olduğu, şirket yönetim kurulunun pay devrine muvafakat etmediği, bu nedenlerle karar ve ortak pay defterine hisse devrinin işlenmediği ihtaren bildirilmiştir. Davacı/birleşen dosya davacısı tarafından ...'...

    Kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı konulmasına ... " karar verilmiştir....

    a teslim edildiği, buna rağmen hisse devrine ilişkin dava tarihine kadar herhangi bir işlem yapılmadığını ve devir alanların pay defterine yazılmadığını, bu nedenle de hisse devrinin tespitini ve pay defterine kayıt edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacılara hisse devri yapan babası ... ile oğulları arasında ailevi problemler olduğunu, bunun üzerine ...'ın kızgınlıkla davacılara muvazaalı işlemle devrettiğini, hisse senetlerinin devrinin idare heyetinin onayı ile hüküm ifade edeceğini, idare heyetinin bu konuda almış olduğu bir kararın bulunmadığından usulüne uygun devir söz konusu olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      ya yöneltilemeyeceği, davacı tarafından bozma ilamı kapsamında hisse devir sözleşmesinin tarafı olan diğer ortak aleyhine dava açılmadığı gerekçesi ile hisse devir sözleşmesinin iptaline yönelik talebin pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir. Kararı birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir. Asıl dava, davacının davalı şirkette ortak olmadığının tespiti, şirket ortaklığının iptali, şirkette davacının adına alınan kararların iptali; birleşen dava ise asıl davadaki taleplere ek olarak hisse devrine ilişkin sözleşmenin iptali istemine ilişkindir. Birleşen davada verilen karar, Dairemizin 2013/3204 Esas, 2013/19938 Karar sayılı kararı ile ''Dava, sahte vekaletnameye dayalı olarak düzenlenen hisse devri sözleşmesinin iptali, davacının şirket ortağı olmadığının tespiti ve davacı adı ile alınan şirket kararlarının iptali istemine ilişkin olup, sahte vekaletnamede vekil tayin edilen davalı ile işlemin gerçekleştirildiği noter aleyhine görülerek sonuçlandırılmıştır....

        Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın limited şirket hisse devri sözleşmesinden kaynaklandığı, davacının davalı şirketin ortağı olduğu, limited şirket hisse devrinin 6102 sayılı TTK'nın 595. maddesinde düzenlenmiş olması nedeniyle davanın aynı Kanun'un 4. maddesine göre mutlak ticari dava niteliğinde olduğu, 6102 sayılı TTK'nın 4. maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın TTK'da öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava olduğu, aynı yasanın 5. maddesinde, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu, mahkemece uyuşmazlığın limited şirket hisse devir sözleşmesinden doğan alacak istemine ilişkin ticari dava niteliğinde olduğu, uyuşmazlıkta Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir....

        Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, tensiple, davacı tarafından açılan itirazın iptali davasının icra takibine konu edilen ve icra marifetiyle talep olunan alacağa ilişkin bulunduğu, 3. kişilere devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir talep olunan davalı ...’a ait limitet şirketteki %95 payın mülkiyetinin iş bu davanın konusu olmadığı gerekçeleriyle, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, dava dışı limitet şirket hisse devir sözleşmesinden doğan itirazın iptali davası olup, davacı vekili, davalı ...’a ait dava dışı limitet şirketteki %95 oranındaki hissenin 3. kişilere devrinin engellenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece tensiben tedbir talebinin reddine karar verilmiş, ancak bu karara ilişkin olarak ayrı bir gerekçeli karar yazılmamıştır....

          haksız ve hukuka aykırı adıktan sonra şirketin en büyük hissedarı ... devrinin kötü niyetli olduğunu ortaya koyduğunu ileri sürerek müvekkilinin hisse devir ve temlik iradesini yansıtmayan, davalı ile akdedildiği iddia edilen hisse devir ve temlik sözleşmesinin iptaline, devrin geçerli olmaması nedeniyle müvekkilinin ortaklığının devam ettiğine karar verilmesini talep etmiştir....

            İNCELEME VE GEREKÇE Talep , davacıların murisine ait davalı şirketteki 2018-2019 yılı kar payının tahsili, davalı ortağa yapıldığı iddia edilen haksız ödemelerin tespiti ile buna göre kar payı hesaplanarak tahsili, murisin şirketten olan alacaklarının tespiti ile tahsili, şirketin üçüncü kişilere kiralanan taşınmazlarının 2019 yılı kira bedellerinin murisin hissesi oranında tespiti ile tahsili, 02/05/2018 tarihli hisse devri bedelinin ödenmediği iddiasıyla tahsili, 02/12/2018 tarihli hisse devrinin devredenin fiil ehliyetinin bulunmadığı iddiasıyla hisse devrinin yoklukla ve mutlak butlanla malul olduğunun tespiti ile mirasçılar adına miras payları oranında pay defterine kaydedilmesi istemine ilişkin açılan esas dava içinde talep edilen ihtiyati tedbir isteminin reddine dair kararın istinafına ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355 maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır....

              Davalı... vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, hisse devri için vekaletnamede özel yetki bulunmasına gerek olmadığını, vekaletnamede alacağın temliki için davalı ...'nın yetkilendirildiğini, hisse devrinin de alacağın temliki niteliğinde olduğunu, davacının kötüniyetli olduğunu, hisse devrinin 1998 yılında yapıldığını, kooperatifin 2004 yılında tasfiye edildiğini, davanın ise 2007 yılında açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı ..., davanın ... yıllık zamanaşımı süresi dolduktan sonra açıldığını, hisse devri için özel yetki verilmesine gerek olmadığını, vekaletname ile alacağın temliki yetkisinin verildiğini, hisse devrinin de alacağın temliki niteliğinde olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı ..., davacının kooperatif hissesini davalı ...'nın yönlendirmesiyle, davacı ile görüşmeden ve onun bilgisi dışında devraldığını ve daha sonra başkasına devrettiğini, bu hisse devri için bedel ödemediğini ve kimseden para almadığını, bu işlemleri...'...

                e yapılan hisse devrinin yağma ve tehdit yoluyla yapıldığına ilişkin iddiası hakkında verilen takipsizlik kararının kesinleştiği, hisseyi devralan ... tarafından yapılan şikayet üzerine de davalının iftira suçundan mahkumiyetine karar verildiği ve bu kararın da kesin- leştiği, davalının hissesinin zorla elinden alındığı iddiasıyla açtığı hisse devrinin iptali ama- cıyla açtığı davanın da feragat nedeniyle reddine karar verildiğini belirterek; davalının men- kul, gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme istinafa konu kararında özetle; toplanan deliller ve dosya mündereca- tının alacağın varlığı hususunda yaklaşık bir ispat sağlamadığı gerekçesi ile davacının ihtiyati haciz talebinin reddine karar vermiştir. Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu