Kararı ile devir ettiğini, işbu devir sözleşmesi ile gerek şirketin eski ortakları gerekse müvekkili ile ...’nın müvekkilinin hisse devrinin 29/11/2010 tarihinde yapılacağı hususunda anlaştıklarını, bu tarihten sonra şirket ortak ...’nın %25 hissesini ...’a 09/03/2010 tarih ve 15 no.lu Ortaklar Kurulu ararı ile devir ettiğini, yine müvekkili ile diğer şirket ortağı ...'...
Oysa, dosyada bulunan Beyoğlu ...Noterliğinin 26.04.2010 tarih ... yevmiye nolu pay devir sözleşmesi ile davalı ...'in davalı şirketteki 55.000 TL bedelli yarı ortaklık payını aktif ve pasifleriyle birlikte davacıya devir ettiği ve bu devrin davacı ve davalının imzasını içeren 2010/2 sayılı 26.04.2010 tarihli hisse devir sözleşmesinin uygun bulunduğuna ilişkin ortaklar kurulu kararı ile şirketçe benimsenerek karar alındığı görülmüştür. Ticaret sicil gazetesinin 15.02.2013 tarihli nüshasında bu pay devri ilan edilmiştir. Bu ortaklar kurulu kararına göre davacı aynı zamanda şirketin müdürüdür....
Noterliğinin 20/01/2016 tarih ... ve .... yevmiye sayılı hisse devir sözleşmesi ile 1.950.000 TL bedel karşılığında davalı babası ...a devrettiğini, tescil ve ilan işlemlerini yaptırdığını, müvekkiline protokol ile kararlaştırılan hisse devir bedeli olan 2.750.000,00 USD ödenmediğini, davalı baba oğul danışıklı işlemler ile kötü niyetli hareket ettiğini, hisse devir bedeli olan 2.750.000,00 USD ödemeden ve protokole aykırı bir şekilde değerinin çok altında bir bedel gösterilerek müvekkilinin hissesini devrettiğini ve işbu devir hususunu ticaret sicile tescil ettirdiğini, ancak müvekkiline ne protokol ile kararlaştırılan bedel ne devir sözleşmesinde gösterilen bedelin ödenmediğini, davalıların yapmış olduğu hisse devir işlemi vekalet görevinin kötüye kullanılması ve hakkın kötüye kullanılması hukuksal sebepleri ile geçersiz olduğunu, hisse devir bedeli olan 2.750.000,00 USD den şimdilik 5.376 USD nin hisse devir tarihi olan 20/01/2016 tarihinden itibaren 3095 Sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca...
Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili ile davalının yaptıkları sözleşmeye göre müvekkilinin dava dışı limited şirketteki hisselerinin davalıya devrine ilişkin anlaşma yapıldığını, hisse devrinin gerçekleştirildiği halde davalının devir bedelinin 37.000,00 TL’lik kısmını ödemediğini, alacağın tahsili için başlatılan takibe davalının haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının takibe yapmış olduğu itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında yapılan hisse devir sözleşmesinin davacının hisselerini başkasına devretmesi nedeniyle hükümsüz kaldığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....
sebebi ile mevcut 1.809.447,50 USD bakiye alacağının bulunduğunun tespiti ile işbu bedellerin protokol hükümlerinde belirtilen tarihlerde müvekkilinin hissesi oranında faiziyle ödenmesine, davalılardan ... ve ... adına tanzim edilen senetler nedeniyle şirket hissesi oranında müvekkilin alacaklı olduğunun tespiti ile işbu bedelin müvekkiline ödenmesine, davalıların tümü hakkında hüküm ifade eden 21.02.2009 tarihli belgenin ilk ödeme olan 1.500.000,00 USD'ne ilişkin olup, bu ödemeye münhasır olduğunun kabulüne, aksi halde işbu belgenin hata ve hile sebebiyle iptaline, mümkün olmaz ise, geçersiz yapılan limited şirket hisse devir işleminin iptali ile davacının şirket hisselerinin kendisine iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Noterliğinin 16/12/2013 tarihli ve 07765 yevmiye nolu düzenleme şeklinde limited şirket hisse devri sözleşmesinin imzalandığı, noterde imzalanan sözleşmeye göre; davalıların davacı limited şirketteki tüm hisselerini bütün aktif ve pasifleriyle, hukuki ve mali yükümlülükleriyle birlikte devrettiği, her ne kadar dava dışı ... ile davalılar arasında imzalanan 07/12/2013 tarihli şirket devir sözleşmesi imzalanmışsa da HMK'nın 204/1. maddesi karşısında 07/12/2013 tarihli şirket devir sözleşmesinin hükmünü yitirdiği, Turhal 1. Noterliğinin 16/12/2013 tarihli ve 07765 yevmiye nolu düzenleme şeklinde limited şirket hisse devri sözleşmesinin sahteliğinin iddia ve ispat edilemediği, ... 1. Noterliğinin 16/12/2013 tarihli ve 07765 yevmiye nolu düzenleme şeklinde limited şirket hisse devri sözleşmesinin davalılar lehine kesin delil olduğu, bu nedenle davacı şirketin davalılardan rücuan tazminat isteminde bulunamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....
in 2600 payı olduğunu kabul ettiğini, davalının üzerinde tahrifat yaptığı ve hükümsüz hale gelen belge ile şirket paylarını ele geçirmesinin mümkün olmadığını beyan ederek 16/12/2013 tarihli pay devri belgesinin hükümsüz olduğunun tespitine ve iptaline karar verilmesini talep etmiştir. BİRLEŞEN DAVA: İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/336 sayılı dosyasında; davacı ...; şirket paydaşı ...'un asıl dosyada davacı ...'a şirketin %1 hissesini devrettiğinin iddia edildiğini, ana sözleşmenin 11. maddesinde hisse senetlerinin devrinin düzenlendiğini, hisselerin sermaye arttımı ve sair senetlerle iktisabı veya el değiştirmesi bahse konu olduğunda durumun evvela hemen ödenmiş hisse senedi iktisabına hak kazanan A serisi maliklerine bildirileceğini, müracaat edenler arasında iktisabına hak kazandıkları ödenmiş hisse senedi miktarı esas tutulmak suretiyle tevdi ve tevzi edileceğini, A grubu hisse sahibi davacı ...'...
Maddesine göre davalının işbu hisse devir bedelini 01.08.2004 tarihinde 10.000 USD, 01.11.2004 tarihinde 40.000 USD, 05.02.2005 tarihinde 100.000 USD, 05.07.2005 tarihinde 100.000 USD, 05.04.2006 tarihinde 100.000 USD, 05.10.2006 tarihinde 150.000 USD, 06.01.2007 tarihinde 250.000 USD ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, kesin vadelerle ödemeyi üstlenmiş olan davalının, bu vadelere ve ödemelere ilişkin ilk 3 ödemeyi yaptığını, bundan sonra herhangi bir ödeme yapmayarak temerrüde düştüğünü, bunun üzerine ayılı takip dosyası ile 550.000 USD asıl alacak ve 204.315,07 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 754.315,07 USD alacağın tahsili için icra takibi başlattıklarını, davalının mernis adresine ödeme emrinin tebliğ edildiğini, ancak takibe itiraz ettiğini, hisse devir sözleşmesinin bir örneğinin davalının bizzat kendisinde olduğunu, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle takip miktarının %40 ından...
Tapuya kayıtlı taşınmazların satışına ilişkin sözleşme, resmi şekilde yapılmadığı takdirde TMK 706, TBK 237, Tapu Kanunun 26. ve Noterlik Kanunun 60. maddeleri uyarınca hukuken geçersiz olup geçerli bir sözleşme bulunmadığından tarafların sözleşmeye dayalı hak ve borçları da söz konusu olmayacaktır. Ancak bu durumda taraflar, geçersiz sözleşmeye dayalı olarak karşı tarafa ödedikleri bedeli sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilir. Somut olayda, davacı ve her iki davalı arasında ayrı ayrı taşınmaz hisse satış bedeli karşılığı sözleşme ve teslim edilen bedeller yönünden ibra açıklamalı sözleşme ve ibra sözleşmeleri düzenlenerek, sözlemelerin imza tarihinde ölü davalı T5'e 125.000 USD ,davalı T3'e ise 130.000 USD nin ödendiği, bu hususlarda taraflar arasında ihtilaf olmadığı anlaşılmaktadır....
İNCELEME ve GEREKÇE: Asıl ve birleşen dava hukuki niteliği itibariyle İİK 67.maddesinde düzenlenen itirazın iptali davasına ilişkindir. Dava ve birleşen davaya konu takip dosyalarında davacı yan 29/03/2021 tarihli hisse satım sözleşmesi ve 30/03/2021 tarihli sözleşmeye dayanmış olup takipte talep edilen tutarların hisse devir bedeli karşılığı ödendiğini beyan etmiştir. Davalı vekili davacının aynı sebeple sekiz ayrı dava açtığını, taleplerinin aynı olduğunu beyan etmiştir. Davacının başka mahkemelerde açtığı dava dosyaları getirtilip incelenmiş ilk açılan------ sayılı dosyada davacının mahkememiz dosyasında davalı olan-----yanı sıra ------ aleyhine itirazın iptali davası açtığı takip dayanağı olarak da yine 29/03/2021 tarihli hisse satım sözleşmesini göstererek geçersiz sözleşme nedeniyle ödenen paranın iadesini talep ettiği anlaşılmıştır....