KALDI Kİ Dava, davacının murisi ile davalı arasındaki hayat sigorta poliçesine dayalı olarak vefat teminatının tahsili istemine ilişkindir....
KARAR Davacı, davalıların murisinin bankalarından tüketici kredisi kullandığını, kredi borcu sona ermeden evvel murisin vefat ettiğini, kalan borç nedeniyle mirasçıların sorumlu olduğunu, alacağın tahsili için başlattığı takibe haksız itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve asıl alacağın %20'sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Davalılar, borcun murisin kendi hayat sigortasından karşılanması gerektiğinden, davanın reddini dilemişlerdir. Davalıların murisi Bağkur'dan emekli olabilmek için taksitleri maaşından ödenmek üzere 19/08/2008 tarihli 22.000,00TL bedelli 7 yıl vadeli tüketici kredisi çekmiş, 14/02/2013 te murisin vefat etmesi üzerine aylık taksitlerin ödenmediği gerekçesiyle banka öncelikle asıl borçlu murise, ölümü öğrenmesiyle birlikte de davalılara ihtarname çekerek borcun ödenmesini istemiştir. Bu arada banka hayat sigortası tarafı olan ...Emeklilik A.Ş.'...
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava davacıların murisi tarafından kullanılan Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifinden alınan işletme kredisi kapsamında yapılan hayat sigortasından sonra kredi ödemesi devam ederken rizikonun gerçekleşmesi sonucunda murisin vefatı nedeniyle hayat sigortasından kaynaklı tazminat bedeline ilişkindir. Her ne kadar dosya, Tüketici Mahkemesi tarafından mahkememize görevsizlik kararı ile gönderilmiş ise de davanın sigorta ilişkisi kapsamında tüketici olan davacıların, sözleşme uyarınca tazminat ödeme yükümlülüğünün ifa edilmediği iddiasına dayalı alacak davası olup,davacıların Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunda tanımı yapılan tüketici kapsamında olduğu(mahkememiz dosyasında davalı tarafın sadece Halk Hayat ve Emeklilik A.Ş....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; "Dava ve birleşen dava hayat sigortasından kaynaklı kredi sözleşmesi nedeniyle yapılan ödemelerin istirdatı ve kalan kredi borcundan borçlu olunmadığının tespiti talebidir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dosyasının yetkisizlik sebebi ile usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının, müvekkili yönünden davayı somutlaştıramadığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, belirsiz alacak davası olarak açılan davada hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, vefat tarihi itibari ile geçerli bir sigorta poliçesinin bulunmadığını, poliçenin yenilenmemesinde müvekkili banka ile sigorta şirketinin bir kusurunun bulunmadığını belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak dosyasının yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME: Dava, “Kredili Hayat Sigorta Poliçesi“ vefat teminat bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Dava, hayat sigorta sözleşmesine dayanan tazminat istemine ilişkindir. Davacının murisinin kullanmış olduğu banka kredisi nedeniyle, 08.02.2012 başlangıç tarihli, 23.04.2014 bitiş tarihli hayat sigorta sözleşmesi düzenlenmiş; poliçe primi 2.240,00 TL peşin olarak ödenmiş, poliçenin düzenlenmesinden ve prim peşin ödenmesinden sonra, 30.11.2012 tarihinde davacıların murisi vefat etmiştir. Sigorta sözleşmesi kurulurken sigortalıya yüklenen doğru bilgi verme (ihbar) yükümlülüğünü düzenleyen 6762 sayılı TTK'nın 1290. maddesi( 6102 sayılı TTK 1435,1439 ve 1440. maddeler) her ne kadar mal sigortalarına ilişkin bulunmakta ise de, Yargıtay'ın yerleşik kararları ile hayat sigortalarında da uygulanmaktadır. Hatta anılan bu düzenleme, Hayat Sigortası Genel Şartlarının C-2.2. maddesi ile sözleşme hükmü halini almıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık, hayat sigortasından kaynaklanmaktadır. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 11.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 11.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 19.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava kredi sözleşmesine bağlı hayat sigortasından kaynaklanan bakiye kredi borcundan dolayı menfi tespit talebine ilişkindir....
KARAR Davacı, 24.05.2009 tarihinde vefat eden ... mirasçısı olduğunu, murisin davalı bankadan "araç kredisi" kullandığını, sözleşmenin 11.2 maddesine göre kredi borcunun hayat sigortasından ödenmesi gerekirken, davalı tarafından sigorta poliçesinin iptal edildiğinin belirtildiğini, oysa ki sözleşmenin 11.1 maddesine göre yapılan ödemelerin öncelikle sigorta prim alacaklarına mahsup edilmesi gerektiğini, kaldı ki poliçenin iptal edildiğinin ve buna ilişkin belgenin de kredi borçlusuna tebliğ edilmediğini ileri sürerek, söz konusu kredi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, Bankanın hayat sigortası yaptırma yükümlülüğünün bulunmadığını, prim tahsilatı yapılamaması nedeniyle sigorta poliçesinin iptal edildiğini, bu konuda herhangi bir sorumlulukları bulunmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir....
nun bu sözleşmeyi kefil sıfatıyla imzaladıklarını, ancak kredi kullanımından kaynaklanan borcun ödenmediğini, bu sırada krediyi kullanan Vasıf Emiroğlu'nun öldüğünü, davalıların kendilerine gönderilen ihtara rağmen kredi borcunu ödememesi üzerine başlatılan icra takibine davalılarca haksız olarak itiraz edildiğini belirterek,itirazın iptaline,takibin devamına ve %40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, kredi alacağının geçerli bir şekilde yapılan hayat sigortasından karşılanması gerektiğini belirterek, davanın reddini istemiştir....