ın davalı Ziraat Bankası A.Ş.’den ihtiyaç kredisi kullandığı, Bu kredinin kullanımı sırasında, Ziraat Hayat ve Emeklilik AŞ tarafından UZUN SÜRELİ KREDİ HAYAT SİGORTA POLİÇESİ ile HAYAT SİGORTASI TEMİNATLARI KAPSAMINDA ALINDIĞI 11915549 numaralı HAYAT SİGORTASI SERTİFİKASI incelendiğinde Sigortalı Adı soyadı: ... Sigorta başlangıç tarihi : 08.02.2012 Bitiş tarihi : 23.04.2014 Yıllık prim/ ödeme şekli : 2.240,09TL PEŞİN Vefat Teminatı : 13.660TL Lehdar bilgileri Dain-i mürtehin : Ziraat Bankası A.Ş....
DAVA : İtirazın İptali DAVA TARİHİ : 04/06/2018 KARAR TARİHİ : 27/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/04/2021 Dava, işveren mali mesuliyet sigortasından kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Hakimler Savcılar Kurulu 1. Dairesinin 25/06/2020 tarihli 564 ve 586 sayılı Ankara Bölge Adliye Mahkemesi İş Bölümüne ilişkin kararı uyarınca 23. Hukuk Dairesinin ihtisas alanını düzenleyen 6. bendindeki "Riziko mahalli konut ve işyeri olan mal ve sorumluluk sigortası sözleşmesi ile taşıma hukukundan doğup doğmadığına bakılmaksızın can-hayat sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu (rücu dâhil) verilen hüküm ve kararların" istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerekmektedir. Bu nedenle dosyanın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23....
Sigortalı kanser hastalığından vefat etmiştir. Niza konusu edilen poliçe davalı tarafından, sigortalının bilgisi dışında düzenlenmiştir. Poliçe düzenlenirken 6102 sayılı TTK'nun 1435. maddesi (6762 Ticaret Kanunun 1290, 1363 ve 1364) uyarınca araştırma yapılmamıştır. Davacıların murisinin sağlık durumu yönünden araştırma yapılmamış, bu konuda sigorta şirketine bilgide verilmemiştir. Sigorta poliçesinin hamilin bilgisi dışında düzenlenmesi, TTK'nun 1435 ve Hayat Sigortası Genel Şartlarının C-3 maddesi uyarınca araştırma yapılmaması karşısında, sigortalının kasten beyan yükümlülüğünü ihlal ettiği kabul edilmemiştir. Bu durumda davalı sigorta şirketinin cayma hakkının bulunmadığı, rizikonun gerçekleştiğinin ve sigorta tazminatının istenebileceğinin kabulü ile 14.07.2015 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen sigorta tazminatı olan 14.530,24TL'nin, davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine ilişkin hüküm tesis edilmiştir....
. - K A R A R - Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi..... ile davalı banka arasında Konut Finansman Kredisi imzalandığını, sözleşme uyarınca, taşınmaz için hem konut hem de zorunlu deprem sigortası ayrıca muris için hayat sigortası yaptırılması zorunluluğu nedeni ile Hayat Sigortası yaptırmak üzere muris ...’dan 2.60.-TL tahsil edildiğini, ancak bu paranın davalı bankanın elektronik sistemde arıza meydana geldiği için Anadolu Hayat A.Ş hesabına aktarılamadığını ve sigortanın aktif hale gelmediğini daha sonra muris ...’ın vefat ettiğini, davalı bankanın kusuru nedeni ile Hayat Sigortası yapılamadığı için kredi tahsilatlarının müvekkili mirasçılar tarafından ödendiğini şayet sigorta yaptırılmış olsa idi taksitlerin sigorta tarafından ödeneceğini, bu nedenle dava açma zarureti doğduğunu belirterek, müvekkillerinin davalı bankaya borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARAR Davacı murisinin davalı bankadan tüketici kredisi aldığını ve hayat sigortası yaptırdığını,davalı bankanın hayat sigortasını yenilemediğini,murisinin 14.5.2007 tarihinde vefat ettiğini ve mirasçısı olarak bu kredi borcunun hayat sigortasından karşılanması gerekiken davalının kusuru sonucu kendisinin borçlu durumuna geldiğini bildirerek uğradığı zararının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir....
'ın davalı bankadan kullandığı konut kredisine bağlı olarak hayat sigortası yapıldığını, murislerinin 17.03.2010 tarihinde vefat ettiğini, krediden bakiye kalan kısmın hayat sigortasından karşılanması yönündeki taleplerinin davalı banka tarafından murisin 2010 yılı için hayat sigortası yaptırmadığı gerekçesiyle reddedildiğini, bu nedenle bakiye taksitleri ödemek zorunda kaldıklarını, sigortanın banka tarafından re’sen yenilenmediği gibi, yenilenmesi konusunda bir bildirimde de bulunulmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 2.500,00 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemişler, birleşen davada, asıl davadaki aynı dava sebebine dayalı olarak fazlası saklı 9.053,00 TL’nin tahsilini istemişler, ıslahla birlikte talep sonucunu 15.000,00 TL’ye yükseltmişlerdir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki hayat sigortasından kaynaklanan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili; davacıların murisi ... 'ın dava dışı Akbank T.A.Ş.'den kullandığı kredi sebebiyle davalı şirket tarafından ... tarihli her yıl aynı tarihte yenilenen hayat sigortası ile sigortalandığını, 18/01/2014 günü ... 'ın vefat etmesi üzerine davalı şirketin de sigorta başvurularını reddetmesi sebebiyle murisin kredi ödemelerini yapmaya devam ettiklerini, ödemeler devam ederken ...Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi'nin ......
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hayat sigortasından kaynaklanan tazminat istemlerine ilişkindir. Ankara 13....
Davalı vekili cevap dilekçesinde;Öncelikle davanın hayat sigortasına ilişkin olduğunu, bu nedenle 6502 sayılı Tüketici Kanunu gereğince davaya bakmakla görevli mahkemenin İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemeleri olduğunu bu nedenle görev yönünden reddinin gerektiğini dile getirerek, vefat tarihi (23.04.2021) dikkate alındığında poliçenin iptal edilmiş durumda olduğunu, poliçenin iptali ve aktüeryal hesaba göre yapılan iadeden sonra sigortalının vefatının gerçekleşmesi ve vefat tarihi itibari ile yürürlükte sigorta poliçesi bulunmadığından, vefat poliçe kapsamı dışında olduğunu, davacı murisinin sigorta poliçesi taksitlerinin zamanında ödenmesinden sorumlu olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmesel ilişkiye aykırı hareket ederek poliçenin iptaline sebep olmuş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere inceleme yapılmıştır. Somut uyuşmazlıkta; davacı, muris Muharrem Topal'ın davalı bankadan kredi kullandığını, muris hakkında hayat sigortası yapıldığını, murisin ölümü nedeniyle kredi borcunun hayat sigortasından karşılanmadığını ileri sürerek, murisin borcu nedeniyle ödenen bedelin davalıdan tahsiline yönelik eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Yerel mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı tarafından istinaf edilmiştir....