WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kesin olarak belirlenmemiş, Fen bilirkişi raporunda, yoldan sonraki alanın tescil harici olup olmadığı da belirtilmemiştir....

    Aşağıdaki davaya konu 1 ve 2 nolu dükkanların keşif tarihindeki durumu aşağıda gösterilmiştir. 5393 Sayılı Belediye Kanunu; Belediyeye ait taşınmazın satışına karar verme yetkisini Belediye Meclisine, taşınmaz mal satımına ilişkin meclis kararlarını uygulama yetkisini Belediye Encümenine vermiştir. Davacının iddiasına dayanak gösterdiği kararın kanunun emredici hükümlerine aykırıdır. Belediye Meclisi taşınmaz mal alımına, satımına, takasına, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine, kiralamaya ve taşınmazlar üzerinde sınırlı ayni hak tesisine yetkilidir. Satış, belediye meclisi kararından sonra aleni müzayede suretiyle yapılabilir.T.C.YARGITAY 14. HUKUK DAİRESİ E. 2011/5345 K. 2011/7246 T. 3.6.2011 şeklinde karar verilirken, başka bir kararda, " .......Esasen idare mahkemesi kararında belirtildiği üzere belediye encümeninin, belediye taşınmazını satmaya yetkisi de bulunmamaktadır......"( YARGITAY 1....

    Keşif sırasında; yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın nehir yatağı olması nedeniyle tescil harici bırakıldığı 1983 yılı ve sonrasında kimler tarafından neye istinaden zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, baraj çalışmaları nedeniyle taşınmaza fiilen ne zaman el konulduğu etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, jeolog, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak uzman bilirkişiler kuruluna dava konusu taşınmazın dava tarihine göre 20–25 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları üzerinde uygulama yaptırılarak taşınmazın niteliği ile taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetliğin başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlenmeli...

      Borçlar Kanununun 213., 2644 sayılı Tapu Kanununun 26.maddeleri hükümleri gereğince tapuda kayıtlı bir taşınmaz satışının hüküm ve sonuç meydana getirmesi için sözleşmenin resmi biçim koşuluna uyularak yapılması zorunlu ise de 30.09.1988 tarihli ve 2/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararının sonuç bölümünde vurgulandığı üzere tapuda kayıtlı bir taşınmaz mülkiyetini devir borcu doğuran ve ancak yasanın öngördüğü biçim koşullarına uygun olarak yapılmadığından geçersiz bulunan sözleşmeye dayanılarak açılan bir cebri tescil davasının kural olarak kabul edilemeyeceği, bununla birlikte Kat Mülkiyeti Kanununa tabi olmak üzere yapımına başlanan taşınmazdan bağımsız bölüm satımına ilişkin geçerli bir sözleşme olmadan tarafların bağımsız bölüm satımında anlaşarak alıcının tüm borçlarını eda etmesi ve satıcının da bağımsız bölümü teslim ederek alıcının onu malik gibi kullanmasına rağmen, satıcının tapuda mülkiyetin devrine yanaşmaması halinde olayın özelliğine...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Dava, harici taşınmaz alım-satım sözleşmesine dayalı kapora olarak verilen senet nedeniyle taşınmazın resmi devrinin yapılmadığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre hükmü temyizen inceleme görevi, yürürlükte bulunan işbölümü uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesinindir. Ne var ki, dosyanın görevsizlik kararı üzerine Dairemize gönderildiği anlaşıldığından görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Görevli dairenin belirlenmesi için dava dosyasının Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 28/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece, dava konusu taşınmaz bölümleri üzerinde davacı lehine zilyetlik yoluyla iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme dosya kapsamına uymadığı gibi usul ve yasaya da uygun düşmemektedir. Şöyle ki, çekişmeli taşınmaz bölümleri, kadastro çalışmaları sırasında ekilemez arazi olarak tespit harici bırakılmıştır....

            İcra Müdürlüğünün 2015/749 esas sayılı takip dosyasında davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile 172.232,00- TL asıl alacak üzerinden takibin devamına karar verildiği kararın istinaf yoluna başvurulması nedeniyle henüz kesinleşmediği, dosyanın Dairemizin 2022/409 Esas sırasına kayıtlı olduğu, dosya içerisinde Adana 4. İcra Müdürlüğünün 2015/749 Esas sayılı dosyasının bulunduğu, Adana 4. İcra Müdürlüğünün 2015/749 Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde: Alacaklısının T1 borçlusunun T3 olduğu, 15/01/2015 tarihinde başlatılan ilamsız takipte 172.232,00 TL asıl alacağın istenildiği, borcun sebebi olarak 02/02/2014 tarihli tutanağın gösterildiği anlaşılmaktadır. Dava, hukuki niteliği itibariyle taraflar arasında mevcut 01/06/2015 tarihli protokole dayalı alacak istemine ilişkindir. Davacı taşınmaz satımına dayalı olarak davalı ile aralarında 01/06/2015 protokol bulunduğunu protokol uyarınca davalıdan alacaklı olduğunu ileri sürmüş, davalı davanın reddini savunmuştur....

            Dava konusu taşınmaz genel arazi kadstrosu çalışmaları sırasında çalılık vasfında olduğundan bahisle tespit harici bırakılmıştır. Mahkemece (A) harfi ile gösterilen 332,59 m²'lik taşınmaz bölümünün davacı adına tesciline karar verilmiş ise de bu taşınmaz bölümü hakkında yörede gerçekleştirilen 22/2-a çalışmalarının kesinleşip kesinleşmediği araştırılmamış, taşınmazın bulşunduğu yerde 3402 sayılı Kanunun geçici 8. maddesi uyarınca kadastro yapılıp yapılmadığı ve taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenip düzenlenmediği araştırılmamıştır. Eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez....

              -KARAR- Dava harici oto satış sözleşmesi uyarınca verilen ve icra takibine konulan 500.000 TL. bedelli çekin bedelsiz kaldığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı cevabında, dava konusu çekin, daha önce karşılıksız çıkan çeklerin ve teslim edilen otoların karşılığı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

                Şöyle ki; dava konusu taşınmazlar...ilçesi, ... mevkiinde bulunan 2297 m2'lik tespit harici bırakılan alan, 2725 parsel, 2839 parsel ve 349 ada 2 parsel sayılı taşınmazlardır. Dolayısıyla davacı tarafın; tespit harici taşınmaz için tescil; diğer taşınmazlarda ise tapu iptali ve tescil istemi bulunduğunun kabulü gerekmektedir. Bilindiği üzere 3402 sayılı Kanunun 12/3. maddesinde yazılı 10 yıllık süre, aynı kanun kapsamında yapılan kadastro işlemleri sonucunda tapu kaydı oluşan taşınmazlar için sözkonusu olup; bu süre, tutanağın kesinleştiği tarihten (hükmen kesinleşenlerde hükmün kesinleştiği tarihten) itibaren hesaplanmalıdır. Tespit harici bırakılan yerdeki tescil isteminin reddedilmesi için ise paftanın düzenlendiği tarihten itibaren 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin dolmamış olması gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu