Mahkemece, tapulu taşınmazların harici satış senediyle satılmasının mümkün olmadığı, işlemin resmi şekilde yapılması gerektiği açıklanarak asıl ve birleşen dosyada tapu iptali ve tescil taleplerinin reddine, imkansız hale gelen sözleşme nedeni ile alıcının ödediği satış bedelinin denkleştirici adalet gereği ulaştığı miktarı belirleyen 4.3.2010 tarihli rapora itibar edilerek asıl dosyada 88.788,18 TL.nin, birleşen davada ise 83.725 TL.nin 25.3.2008 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacı ve birleşen davacıya ödenmesine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava ve birleşen dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik ve harici satın alma hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince açılan tapu iptali ve tescil ile olmadığı takdirde alımlar için ödenen bedellerin bilirkişilerce denkleştirici adalet ilkesi gereği güncelleştirilecek miktarlarının tahsili isteğine ilişkindir....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı–karşı davalı ..., satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil, davalı-karşı davacı ... Turizm İthalat ve İhracat Tic. Ltd. Şti. Vekili ise, davacı-karşı davalının şirketin eski ortağı olup hissesini devrettiğini, satış vaadi sözleşmesinin de gerçekte taşınmaz mülkiyetinin ileride devredilmesi amacı ile değil davacı-karşı davalının şirketteki hisse alacağının teminatı olarak düzenlendiğini belirterek, tapu iptali ve tescil isteminin reddini, satış vaadi sözleşmesinin de iptalini istemiştir. Asli müdahil ..., satış vaadine konu taşınmazın davacı-karşı davalı tarafından dava dışı ... adlı bir kişiye harici satış sözleşmesi ile devredildiğini, ...'un da bu hakkını kendisine temlik ettiğini, kalan ödemeleri ...'a yaptığını ileri sürerek tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde ise tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece, 17.03.2011 tarihli celsede ...'...
Davalı vekili 14.06.2012 günlü cevabında; Taraflar arasında 19.02.2009 tarihli harici sözleşmenin düzenlendiği ancak davacı tarafça sözleşme hükümlerinin yerine getirilmediğini, borcun kapatılmadığını sözleşmede sözü geçen icra takip borcunun ödenmemesine rağmen ödenmiş gibi çekle ilgili takipten araya giren hatırlı kişi için vazgeçildiğini ve davacı tarafça sadece 2.000 TL ödeme yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, haricen düzenlenen sözleşmenin geçersiz olduğu, davacının sözleşmedeki ödemeleri yapmadığı, sadece 2.000 TL ödeme yaptığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava; haricen düzenlenen ve davalı tarafça imzalanan karşılıklı borçlara havi satış sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Zile Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/279 Esas, 2020/414 Karar sayılı dava dosyasında verilen Tapu İptali Ve Tescil (Harici Satış Sözleşmesinden Kaynaklanan) talebinin kısmen kabulüne karşı, davacı ile davalı T7 vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; Tapu İptali Ve Tescil (Harici Satış Sözleşmesinden Kaynaklanan) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ, TESCİL TAZMİNAT -KARAR- Dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali tescil olmazsa tazminat isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 14.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 18.5.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sözleşmeden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tazminat istemine ilişkin olup, Mahkemece iptal ve tescil isteğinin reddine, tazminat isteğinin ise kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, tazminat isteğine ilişkin bölümü davalı tarafça temyiz edilmiştir. Bu durumda, temyiz edenin sıfatına göre, Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (...) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 07.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, tapu iptali ve tescil talebinin reddine ancak alacak talebinin kabulüne karar verilmiş, karar, davacılar ve bir kısım davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK mad. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, 05.05.1975 tarihli zilyetliğin devri başlıklı senetle satın alma nedeniyle tapu iptali ve tescil, bu mümkün olmadığı taktirde bedel istemine ilişkindir ....
DELİLLER : Tapu kaydı, mimari proje, bilirkişi raporu, adi yazılı satış vaadi sözleşmesi, ödeme belgeleri ve delil listeleri sunulan ve toplanan tüm bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, adi yazılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, gecikme tazminatı, olmadığı taktirde rayiç değerin tahsili istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.06.2009 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.03.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak istemlerine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin satış vaadine konu taşınmazın elbirliği mülkiyeti rejimine tabi olması nedeniyle, tazminat isteminin ise davalılara intikal edecek miras paylarının belli olmaması nedeniyle ile reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar temyiz etmiştir....
KARAR Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı Veysel Durna’ya ait 758 parsel sayılı taşınmazı 02.12.1996 tarihinde bedelini nakten ve peşin ödeyerek satın aldığı halde tapuda arkadaşı olan davalı adına tescil ettirdiğini, satış bedelinin ödendiğine dair satıcı Veysel Durna’dan aynı tarihli “tutanak ve belge” başlıklı ibraname aldığını, 08.04.2016 tarihli ihtara rağmen davalının taşınmazı devretmeye yanaşmadığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç bedelinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının senede karşı iddilarını senetle ispatlaması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştır. İlk derece mahkemesince, harici satışa değer verilemeyeceği gerekçesiyle tapu iptali ve tescil davasının reddine; davalının harici satış sözleşmesinin tarafı olmadığı gerekçesiyle de tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....