KARŞI OY YAZISI Dava, davalının davacının dava dışı eşi ile birlikteliğinden kaynaklanan haksız saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Çoğunluk ile aramızdaki uyuşmazlık evlilik dışı birlikteliğin haksız fiil olarak kabul edilip edilemeyeceği dolayısıyla davalının bu eyleminin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Eşler evlilik birliğini kurmakla birbirlerine karşı sadakat borcu altına girdikleri gibi, mensubu oldukları aile birliğine karşı da sorumluluk altına girerler. Davacının eşinin evli olmasına rağmen bir başkası ile cinsel ve duygusal ilişkiye girmesi, evlilik sözleşmesi ile bağlandığı, sadakat borcu altına girdiği eşine karşı haksız eylem niteliğindedir. Davalı da evli olduğunu bilerek davacının eşiyle gayri resmi ilişkiye girmek suretiyle, gerek yasalarca, gerek örf ve adet hukuku tarafından korunmayan haksız bir davranış içine girmiştir. Davalının bu davranışı da açıkça haksız eylem niteliğindedir....
Somut olayda, tarafların sıfatı, statüsü, eylemin işleniş biçimi ve yöntemi ile yeri, olayın gerçekleşme biçimi ve sonuçları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile özellikle manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmediği yönündeki ilkeler dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminat miktarının uygun olup az olmadığı, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmaya yetecek ve tazminatın amacına uygun miktarda olduğu anlaşılmıştır. Faiz başlangıç tarihine ilişkin istinaf itirazının incelenmesinde; Haksız fiilde, zarar eylemin gerçekleştiği tarihte meydana gelmiş olup faiz başlangıcı da haksız fiil tarihi olmalıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde manevi tazminat yönünden haksız fiil tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesini istemiş, ancak haksız fiil tarihi olan 17/07/2017 tarihini dava dilekçesinde sehven 17/07/2018 olarak göstermiştir....
İsterse HUMK.nun 9.maddesi gereğince davalının ikametgahında, isterse HUMK'nun 21.maddesine göre haksız fiilin vuku bulduğu yerde ve ayrıca manevi tazminat ile ilgili olarak TMK.nun 25/5.maddesi gereğince “Davacı, kişilik haklarının korunması için kendi yerleşim yeri…..mahkemesinde dava açabilir.” Haksız fiil hükümlerine göre açılan davada yetkili yerin, fiilin işlendiği veya haksız filin tamamlandığı, sonucunun meydana geldiği yer olarak kabulü gerekir. Haksız fiil, yayınlanan bir kitaptan kaynaklandığına göre kitabın satıldığı (dağıtıldığı) yerlerdeki mahkemeler, bu haksız fiilden doğan davalar için yetkilidir.Dava konusu kitabın, ...’da dağıtılmadığı ve okunmadığı savunulmadığına göre, davacının zarara uğradığı ve haksız eylemin orada gerçekleştiğinin kabulü gerekir....
Davalı 02/08/2016 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, davacıya borcu olmadığını, davacıya böyle bir borcunun olmadığını söylediğinde üzerine yürüdüğünü, hakaretler ettiğini, davacının aleyhine mahkumiyet kararı verilmesini esas alarak işbu davayı açtığını, davacının kendisine karşı eylemlerinden dolayı da davacı hakkında mahkumiyet kararı verildiğini, tazminat taleplerinin kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. YEREL MAHKEME KARARI; Dava tüketim ödüncü sözleşmesinden doğan alacak talebi ile haksız fiil nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararın tazminine ilişkindir. Davacı taraf, davalının geri ödemediği toplam 6.000 TL ödünç paranın nin davalıdan haksız fiil tarihi itibariyle tahsili ile davalının hukuka aykırı eylemi ile vücut bütünlüğünün ihlali sonucu oluşan geçici ve sürekli işgörmezlik tazminat talebi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur....
KARŞI OY YAZISI Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; taraflarca temyiz edilen hüküm, Dairemiz çoğunluğunca manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. Somut olayda; davalının davacının eşi ile duygusal ve cinsel ilişkiye girdiği tarafların ve mahkemenin kabulündedir. Sorun, bu durumun davacının kişilik haklarına saldırı oluşturup oluşturmadığı ve saldırı oluşturuyorsa bundan davalının sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır. Hukukumuzda borçların kaynağı; sözleşme, haksız fiil, sebepsiz iktisap ya da bir kanun hükmü olarak kabul edilmiştir. Türk Borçlar Kanunu’nda sorumluluk nedenleri arasında düzenlenen haksız fiil, hukuka aykırı bir eylemle başkasına zarar verilmesidir. Eldeki dava, açıklanan sorumluluk kaynaklarından Türk Borçlar Kanunu’nun 58. (Borçlar Kanunu 49. mad.) maddesinde ifadesini bulan haksız eyleme dayalıdır....
(TBK.58) maddesinde "Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir." Haksız fiile dayalı bir borcun doğabilmesi için, hukuka aykırı bir fiil bulunmalı, fiili işleyenin kusuru olmalı, sonuçta bir zarar doğmalı, zarar ile işlenen fiil arasında da uygun nedensellik bağı bulunması gerekir. Somut olaya gelince, davalının ve dava dışı eşin davacıya yönelik ve bütün olarak aldatma mahiyetindeki davranışlarının manevi tazminatı gerektirip gerektirmeyeceğinin tartışılması gereklidir. Yukarıda incelenen yasa maddeleri uyarınca, davacının dava dışı eşinin T..nın evlenmeyle eşe yüklediği ödevler arasında bulunan sadakat yükümlülüğünü ihlali nedeniyle, Kanun'un 185. ve 174. maddeleri uyarınca boşanma sebebi ve istek halinde manevi tazminatı gerektirir nitelikte olduğu kuşkusuzdur. T..'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 20/03/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil ve kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/05/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil ve kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... vdl. aleyhine 01/06/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/10/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalıların diğer temyiz itirazına gelince; Dava, haksız fiil nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir....
ya verilmesine, 10.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 16/09/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ...'den müştereken ve müteselsilen tahsili ile muris ...'nın Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2015/684 Esas, 2015/653 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında davacılara verilmesine,10.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 16/09/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ...'den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'ya verilmesine, fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilli, tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni" Davacılar ... ve diğerleri vekilleri Avukat ... ve tarafından, davalı ... aleyhine 29/06/2007 gününde verilen dilekçe ile haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/04/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından adli yardım talepli olarak süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davalı, tazminat davası sona ermeden önce ceza mahkemesinin kesinleşen kararı ile 1 yıldan fazla süreli hapis cezasına mahkum olmakla yasal kısıtlılık altına girmiş ve Türk Medeni Kanunu’nun 407. maddesi uyarınca ... vasi olarak tayin edilmiştir. Mahkeme kararını kısıtlı olan davalı cezaevinden gönderdiği dilekçe ile temyiz etmiştir....