"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki haksız haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 26/05/2014 gün ve 2013/10312-2014/8595 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’nun 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız ihtiyati haciz nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiş; taraf vekillerinin temyizi üzerine karar, Dairemizin 26/05/2014 tarih 2013/10312 Esas ve 2014/8595 Karar sayılı ilamı ile taraflar yararına bozulmuştur. Davalı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur....
Hukuk Dairesi'nin 2018/1993 Esas sayılı dosyası ile müvekkilinin davalı tarafa borçlu olmadığına kesin bir şekilde karar verildiğini, bu haksız ve yersiz icra takibi nedeniyle müvekkilinin manevi açıdan büyük sıkıntılara maruz kaldığını belirtmiş, 3.000,00TL manevi tazminatın haksız icra takibinin başlatıldığı tarihten işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Buna göre; davalı tarafça, elektrik faturalarının tahsili döneminde, kendi meskeninin elektriklerinin kesilmesi , manevi zarara uğraması iddiaları ile 10.000TL manevi tazminat talebiyle, davacı aleyhine takip yapılmış ise de ;mahkeme kararının gerekçesinde de açıklandığı üzere; manevi tazminat TBK ve TMK 'daki düzenlemelere göre, sözkonusu yasalarda sayılan belirli durumların gerçekleşmesi halinde ancak sözkonusu olabilecektir.Somut olayda ,davalı tarafından davacının maliki olduğu ve kiraya vererek tasarruf ettiği yerle ilgili olarak elektrik borçlarının ödenmemesi sebebiyle ,kendi elektriğinin kesildiği ,bu sebeple manevi yönden zararının oluştuğunu iddia ederek,bu yönden 10.000,-TL alacak kalemi için icra takibi yapmıştır.Davacı icra takibi sebebiyle borçlu olmadığı iddiası ile bu davası açmıştır....
Davacı özetle; davalılar tarafından bedelsiz kalmış senede dayanılarak, hakkında icra takibi ve 15/01/2007 tarihinde haksız olarak haciz işlemi yapıldığını beyan ederek manevi tazminat talep etmiştir. Davalılar özetle; açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, haksız haciz nedeniyle davacının kişilik haklarının zedelendiği gerekçesi ile manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiştir. a) Dosya kapsamından davacının talebinin bir kısmının reddedildiği, davalılardan ...’un davasını vekille takip ettiği anlaşıldığı halde, reddedilen kısım yönünden anılan davalı ... yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. b) Haksız fiilde; zarar, eylemin gerçekleştiği tarihte meydana gelmiş olup, faiz başlangıcı da haksız fiil tarihi olmalıdır. Eldeki davada haksız eylem tarihi haciz tarihi olan 15/01/2007 olup, faiz başlangıç tarihi bu tarih olmalıdır....
taşınmazları ve posta çeki hesabı üzerine haciz konulduğu ve maaş haczi uygulandığı, davalı bankanın icra takibi başlatmasında haksız ve ağır kusurlu olduğu, haciz kararının infaza konulduğu, fiili bir haciz yapılmasa dahi davacınının araç ve taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz konulmasının ve bunun iş ve yaşam çevresinde duyulmasının onun kişilik haklarını zedeler nitelikte olduğu, manevi tazminatı gerektirdiği, haksız takip ve haczin haksız fiil niteliğinde olduğu, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında gerçek zarar ilkesinin geçerli olduğu, bu maddi zararın da icra hukuku anlamında asıl alacağın %20'sinden aşağı olmayacak şekilde belirlenen kötüniyet tazminatını kapsadığı anlaşıldığından, asıl alacak tutarının %20'si olarak hesaplanan 115.195,20TL maddi tazminatın icra takip tarihi olan 30/06/2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, davacının uğramış olduğu manevi zarar göz önüne alınarak 10.000,00TL manevi tazminatin icra takip...
T2 vekili tarafından davacı borçlu ve dava dışı borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılmış ilamlı icra takibi olup, yasada düzenleme bulunmadığından davalı aleyhine tazminat takdirine yer olmadığına ilişkin ilk derece mahkemesi kararında yasaya aykırılık bulunmamasına, icra mahkemesinde ıslahın mümkün olmamasına, dava dilekçesinde her ne kadar ödeme emrinin iptali ile birlikte haksız ve kötüniyetli yapılan mükerrer takip nedeniyle 5.000,00 TL manevi tazminat talep edilmiş ise de, şikayetçinin manevi tazminat istemi ile ilgili taleplerinin genel mahkemelerde çözümlenmesi gerekmekte olup, icra hukuk mahkemesinin görev ve yetkisi kapsamında bulunmamasına, istinaf olunan ilk derece mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İhtiyati haciz haksız ve bundan maddi zarar doğmuşsa, alacaklı kusurlu olmasa dahi, zarar görene maddi tazminat ödemekle yükümlüdür. Buna karşılık, haksız ihtiyati haciz koyduran alacaklının kusursuz sorumluluğu sadece maddi tazminat bakımından olup, manevi tazminat yönünden BK’nın 49'ncu maddesindeki koşulların oluşması gerekir. Bu maddeye dayalı sorumluluk ise, kusura dayalıdır. Bu itibarla, alacaklının kötüniyetli veya iyiniyetli olup olmadığı da sonuca etkili olup, ağır olmasa da kusurlu olması da gerekmektedir. (Bkz. Prof. B. Kuru, İcra ve İflas Hukuku, Ankara, 1993, Cilt 3, Sh.2583 v.d). Haksız yere bir kimsenin mallarının haczettirilmesi, o kimsenin ticari itibarına saldırı teşkil eden ve BK'nın 49'ncu maddesi gereğince manevi tazminat ile sorumlu tutulmayı gerektiren bir davranıştır....
aleyhine icra takibi yaptığını, müvekkilinin takibe itirazı üzerine sayılı dosyasında itirazın iptali davası açtığını, itirazın iptali davasının reddedildiğini ve derecattan geçerek kesinleştiğini, kesinleşen kararla müvekkilinin 42.526,67 TL parasına haksız olarak bloke konduğunun ortaya çıkmış olduğunu, müvekkilinin, davalı bankanın sözkonusu haksız uygulaması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını, pos cihazının söküldüğünü, bloke işlemi nedeniyle ödemelerinde geciktiğini, bankalardan çek defteri alamadığını ileri sürerek, 10.000,00 TL manevi, 6.500,00 TL'de maddi tazminatın bloke tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, birleşen davada da; 42.526,67 TL haksız bloke konan paranın tahsili için davalı banka aleyhine sayılı dosyasında başlattıkları icra takibine haksız olarak itiraz edildiğinden bahisle itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir....
İcra Dairesinin 2017/12957 esasından olmak üzere 5 adet icra dosyasıyla derdest ve mükerrer icra takipleri yaptıkları, bir icra takibi ve davayla elde edemeyecekleri ortaya çıkan haksız bir talep ve kazanç için icra takibi açma hakkını, taciz, hakaret ve görevi kötüye kullanmanın araç haline getirerek aleyhine çok sayıda mükerrer takip açtıklarını, şüphelilerin bu eylemleriyle devlet memuru olarak şahsına hakaret suçunu işlediklerini memuriyeti ve itibarıyla oynadıklarını, üzerinde tehdit ve gerilim unsuru olarak kullandıklarını taciz yoluyla haksız kazancı garanti altına almaya çalıştıklarını ileri sürerek cezalandırılmalarını talep etmiştir. Karşıyaka C....
- K A R A R - Davacı vekili, davacının davalı kooperatif ortağı iken haksız şekilde tahakkuk ettirilen proje bedelini ödemekten kaçınması nedeniyle aleyhine icra takibi başlatıldığını, cebri icra tehdidi altında ödenen bedelin iadesi gerektiğini ayrıca uğradığı baskılar nedeniyle taşınmazını satmak durumunda kalmasına dayalı olarak manevi tazminat talebi bulunduğunu ileri sürerek, toplam 9.681,43 TL haksız tahsil edilen proje bedelinin istirdatını ve şimdilik 1.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, istirdat istemine ilişkin olarak, dava tarihi itibariyle kooperatif üyesi sıfatı bulunmayan davacının aktif dava ehliyeti olmadığı, manevi tazminat istemine ilişkin olarak ise talep koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....