Asliye Hukuk Mahkemesi'nin eldeki davayla birleştirilen 21.6.2011 tarih ve 2009/313 Esas, 2011/371 Karar sayılı dava dosyasıyla...,... ve ... ...’a karşı elatmanın önlenmesi davası açarak davalıların dava konusu taşınmaza yaptığı müdahalenin önlenmesine ve toplam 22.000 TL haksız işgal tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar 24.11.2009 tarihli dilekçeleriyle davacı ...’ın rızasıyla evde oturduklarını bu nedenle haksız işgal tazminatının istenemeyeceğini, ev yapılırken çalıştıklarını ve katkılarının olduğunu bildirmişler, men'i müdahale ile haksız işgal tazminatı davasının reddine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, davacı-karşı davalı ... ...'...
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 6 nolu bağımsız bölüme davalının haksız olarak kullanmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının müdahalesinin haksız olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi ...’nın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Bilindiği, gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme sonucunda kayden davacıya ait çaplı taşınmazın keşfen belirlenen bölümlerine davalı tarafından haksız olarak kullanılmak suretiyle müdahale edildiği saptanarak elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Ancak, davalının ecrimisil yönünden diğer temyiz itirazlarına gelince; Bilindiği üzere; gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İnançları Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır....
Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir. Yapılan inceleme sonucunda, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 01/09/2021 Tarihinde yürürlüğe giren 02/06/2021 tarih ve 431 sayılı Daireler arası İş Bölümü kararında 1. Hukuk Dairesi iş bölümünün 1. Maddesine göre; Taşınmaz mallara ilişkin, tapu kaydına ve mülkiyet hakkına dayalı tapu iptal, tescil, el atmanın önlenmesi, yıkım (kal) istemli davalar ile haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemli davalar sonucu verilen hüküm ve kararlara karşı açılan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlara bakma görevinin 1. Hukuk Dairesi'nin görevinde olduğu belirtilmiştir. Davanın niteliğine göre istinaf inceleme görevinin Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin görev alanına girmesi nedeniyle dava dosyasının 1. Hukuk Dairesine gönderilmesine 20/10/2022 günü oy birliği ile karar verildi....
Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Davacı, kayden maliki olduğu 1391 parsel sayılı taşınmazın 1 nolu bağımsız bölümünün davalılar tarafından haksız olarak işgal edildiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalı ..., taşınmazda hiç bir zaman ikamet etmediğini belirtip husumet yönünden davanın reddini savunmuş, diğer davalı ... ise, taşınmazı yüklenici ...'dan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını ve satış bedelini ödediğini, haksız işgalci olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kayden davacıya ait bağımsız bölümü davalıların haksız olarak işgal ettikleri gerekçesi ile elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Hal böyle olunca bu davanın açıldığı tarihe kadar davalıyı haksız işgalci olarak kabul etmek olanaksız olup haksız işgalcinin taşınmazı kullanmasından dolayı ödemekle mükellef olduğu haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisilden sorumlu tutulması da mümkün değildir. Kaldı ki davacılar dava tarihinden tahliye tarihine kadar olan dönem için ecrimisil isteğinde bulunmuş olup eldeki dosyada dava tarihinden sonrası için ecrimisil istenemeyeceğinden, anılan istek ayrı bir davanın konusunu oluşturduğundan mahkemece ecrimisil isteğinin reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ne var ki, dava açılmakla davacıların taşınmazın davalılar tarafından kullanılmasına ilişkin muvafakatinin sona erdiği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, davalı ... çekişmeli taşınmazda paydaş olmayıp üçüncü kişi konumunda olduğundan 21.06.1944 tarihli ve 13/24 sayılı inançları birleştirme kararı uyarınca mutlak elatmasının önlenmesine, davalılar ... ve ...'...
Davacı vekilinin ecrimisile yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olamayan hak sahibinin, hak sahibi olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarihli ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,YIKIM VE ECRİMİSİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, maliki oldukları 993 ada 1 parsel sayılı taşınmaza davalının haksız olarak işgal etmek suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar,Dairece; ihtarnamede verilen süre nazara alınarak ecrimisil isteğinin reddine, davacılardan ...'...