WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının kendisine ait iki ayrı taşınmaz arasında geçişi sağlar nitelikte geçit hakkı kurulması istemi yasaya uygun düşmez. Yasanın tanımadığı ve korumadığı nitelikte bir hak yargı yoluyla tesis edilemez. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 04.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, babaanne ile torunu arasında kişisel ilişki kurulması isteğine ilişkindir. Çocuk ... 2.2.2012 doğumlu olup, ana ve babası boşanmış; boşanma kararı ile velayet davalı (anne)ye bırakılmış, velayetin kullanılması kendisine bırakılmayan babaya, çocuğunu her haftasonu Cumartesi saat 09.00'dan takip eden Pazar günü 17.00'ye kadar, dini bayramlarda bayram süresince ve yarıyıl tatillerinde kişisel ilişki hakkı tanınmış, karar 5.10.2012 tarihinde kesinleşmiştir. Kanuna göre olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde diğer kişilere özellikle hısımlarına çocukla kişisel ilişki kurulması hakkı tanınabilir (TMK. md. 325/1)....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.04.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 31.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu 219 ada 1 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 219 ada 1 parsel sayılı taşınmaz lehine 220 ada 1 parsel sayılı taşınmaz aleyhine geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalılardan ... vekili temyiz etmiştir....

        Geçit davalarında uygulanacak kesintisizlik ilkesi gereğince lehine geçit hakkı kurulan taşınmazdan itibaren genel yola ulaşıncaya kadar geçit hakkı kurulması gerekir. Bedelin saptanmasından sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet hakkı kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır. Somut olaya gelince; mahkemece, geçit hakkı kurulmasına ilişkin davanın kabulü ile 105 ada 17 parsel sayılı taşınmaz lehine 105 ada 33 parsel sayılı taşınmazın 11.3.2013 tarihli bilirkişi krokisinde (A) ile gösterilen bölümünden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir....

          Mahkemece, davacının paydaşlarından biri olduğu 150 parsel sayılı taşınmazın anayola bağlanacak bir geçit ihtiyacının bulunduğu, ancak bu taşınmazın batısından ve kuzeyinden geçit hakkı tanınabilmesi için derenin üzerinden de geçit kurulması gerektiği, dere üzerinden geçit hakkı kurulmasının mümkün olmadığı, taşınmazın doğusunun ise dağ yamacı olduğu, yamaç boyunca geçit hakkı kurulabilecek herhangi bir yolun bulunmadığı, bilirkişi raporu ile belirlenen iki güzergahın da tapulama harici yerlerden geçtiği, bu güzergahların da özel mülkiyete konu olamayacağından davacının paydaşı olduğu taşınmaz lehine geçit hakkı kurulması mümkün olamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır....

            Geçit hakkı kurulması davalarında uygulanan fedakarlığın denkleştirimesi ilkesine göre yüzölçümü daha büyük olan taşınmazlardan geçit hakkı kurulması gerekmektedir. 1789 sayılı parselden doğudaki genel yola ulaşmak için 14.10.2011 tarihli bilirkişi raporu ve ekindeki krokide (C) ile gösterilen seçenekten geçit kurulması gerekirken dairemizin ilkelerine aykırı şekilde yüzölçümü daha az olan yerden geçit hakkı kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de; reddedilen parseller yönünden davanın reddine ilişkin hüküm kurulması gerekirken sadece kabul kararı verilmesi yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcı istek halinde yatıranlara iadesine, 25.04.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 24.04.2009 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.12.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 2956 parsel sayılı taşınmazın yararına, 2928 sayılı parselin maliki ... davalı gösterilmek suretiyle geçit hakkı kurulması istemiyle açılmıştır. Davalı, geçit tesis edilmesi halinde bedelinin ödenmesini istemiştir. Yargılama aşamasında 413 sayılı parselin maliki olarak ... ve ..., yapılan tebligatla davaya katılmıştır. Mahkemece, 413 parsel sayılı taşınmaz üzerinden davacı taşınmazı lehine geçit hakkı tesis edilmiştir. Hükmü, davaya dahil edilen ... temyiz etmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.01.2011 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.07.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

                  Mahkemece geçit hakkı davasının kabulü ile 352 ada 16 parsel lehine, aynı ada 19 ve 17 parseller aleyhine geçit hakkı kurulmasına, mecra hakkı davasının reddine karar verilmiş, hükmü davalı ... temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalının diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Dava geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Davacı bahçe olarak kullandığı 352 ada 16 parsel sayılı taşınmazının genel yola bağlantısının bulunmadığını bildirerek parselinin güneyindeki yola bağlantısının sağlanması için davalı ve dahili davalıya ait 352 ada 19 ve 17 parsellerden geçit hakkı kurulmasını istemiş, mahkemece de bu parseller üzerinden geçit hakkı kurulması yönünde hüküm kurulmuştur. Geçit hakkı davalarında amaç genel yola ulaşmak olduğundan, genel yola kesintisiz bağlantı kurulmalıdır....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 15.12.2005 gününde verilen dilekçe ile tapusuz taşınmazlar üzerinde irtifak hakkı bedelinin tesbiti ve irtifak hakkının davacı adına tescili istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21.2.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanunun 744 maddesine dayanılarak mecra irtifakı kurulması istemiyle açılmıştır. Mahkemece dava reddedilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Gerçekten, mecra irtifakı kurulması istemine ilişkin davalarda irtifak hakkı taşınmaz leh veya aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine kurulması istenen taşınmazların tapuda kayıtlı olması zorunludur....

                      UYAP Entegrasyonu