"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi ... ile ... ve ... aralarındaki elatmanın önlenmesi davasının kabulüne dair ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 25.11.2010 gün ve 663/909 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, vekil edeninin zilyetliğinde olan ... adına kayıtlı 5532 parselin bir bölümüne davalıların 7-8 yıldır gelip geçmek ve aleyhine idari men kararı almak suretiyle elattıklarını, tarafların 2008 yılı ...... ayında kullanılan yer için bedel karşılığı anlaşma yaptıklarını, taahhüt edilen bedelin de ödenmediğini açıklayarak, zilyetliğin tespiti ile elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, davanın süresinde açılmadığını belirterek reddine karar verilmesini savunmuştur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, kanundan kaynaklanan hakka dayalı elatmanın önlenmesi ve kal isteğine ilişkin bulunduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 26.09.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Hemen belirtmek gerekir ki, zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı takdirde dava bir hak davası niteliğini kazanır.” denilmekle salt zilyetliğin korunması davaları ile zilyetliğin tespiti davaları arasındaki fark net bir şekilde açıklanmıştır. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, Hazine'ye ait taşınmaz mal üzerine, izinsiz olarak, hafif yapı niteliğinde olmayan yapı kuran zilyetlerin, arsa maliki Hazine'den başka kişiler aleyhine açtıkları davalar, arkasında barındırdığı bir hakka dayanmakla, salt zilyetliğin korunması davası olmayıp; temelinde bir hak davasıdır....
Asliye Hukuk Mahkemesi ve ... Sulh Hukuk Mahkemesince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, elatmanın önlenmesi ve zilyetliğin korunması istemine ilişkindir. Sulh hukuk mahkemesince, davanın zilyetliğin korunması davası olmayıp, aynî haktan kaynaklı taşınmaza elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Asliye hukuk mahkemesi tarafından ise, davanın zilyetliğin korunması davası olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Dosyadan, davanın, tapuda hisseli olarak kayıtlı taşınmazın, mirasçılık ilişkisi ve harici paylaşım sonucunda davacıya düştüğü ileri sürülen kısmına elatmanın önlenmesi istemine ilişkin olduğu, davalıların da tapu kaydı ve mirasçılık ilişkisine dayandıkları anlaşılmaktadır....
Hemen belirtmek gerekir ki zilyetliğin korunması davasıyla zilyet zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı taktirde dava bir hak davası niteliğini kazanır. HGK 06.10.1993 GÜN, 1993/14- 423/561 sayılı ve HGK'nın 15.06.1983 gün 3351/679 ve 2013/22227- 2014/16366 25.11.1987 gün 394/876 sayılı kararları da aynı yöndedir. Somut olayda davacı satın almaya dayalı (şahsi hak) olarak zilyetliğin korunmasını istemiş olduğuna göre dava TMK.nun 683. maddesi çerçevesinde hakka dayalı olarak açılan ve bu madde uyarınca çözümlenmesi gereken zilyetliğin korunması istemine ilişkindir....." (Yargıtay 8....
Hemen belirtmek gerekir ki zilyetliğin korunması davasıyla zilyet zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı taktirde dava bir hak davası niteliğini kazanır. HGK 06.10.1993 GÜN, 1993/14- 423/561 sayılı ve HGK'nın 15.06.1983 gün 3351/679 ve 2013/22227- 2014/16366 25.11.1987 gün 394/876 sayılı kararları da aynı yöndedir. Somut olayda davacı satın almaya dayalı (şahsi hak) olarak zilyetliğin korunmasını istemiş olduğuna göre dava TMK.nun 683. maddesi çerçevesinde hakka dayalı olarak açılan ve bu madde uyarınca çözümlenmesi gereken zilyetliğin korunması istemine ilişkindir....." (Yargıtay 8....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.11.200 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi kal ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi ve kal isteğinin reddine, tazminat isteğinin kısmen kabulüne dair verilen 21.4.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi kal ve ecrimisil istemine ilişkindir. Davacı, 22 parsel sayılı taşınmaza gecekondu yaparak müdahalede bulunan davalının elatmasının önlenmesini, tecavüzlü binanın kal’ini ve haksız işgal edilen 1.1.2003-31.6.2004 tarihleri arasındaki dönem içinde 1.320.000.000.TL ecrimisil isteğinde bulunmuştur. Davalı; davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.11.2008 gününde verilen dilekçe ile müdahalenin men'i, kal, ecrimisil, karşı davada ise tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davada ecrimisil talebinin kısmen kabulüne, karşı davanın kabulüne dair verilen 24.12.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı (k.davacı) ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Asıl dava, çapa bağlı taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil tahsili, karşı dava, Türk Medeni Kanununun 725. maddesine dayalı temliken tescil istemlerine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.11.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 22.06.2010 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, maliki bulunduğu 360 parsel sayılı taşınmaz üzerine davalının hiçbir hukuki ilişki olmadan elattığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteminde bulunmuştur. Davalı, taşınmaza elatmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, irtifak hakkının terkini ve taşınmaza elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil istemlerine ilişkindir. Mahkemece tapu kaydında irtifak hakkının bulunmadığı saptanmış, elatmanın önlenmesi, kal ve ecrimisil isteği hüküm altına alınmış, hükmü davalılar temyiz etmiştir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 12.05.2011 tarihli ve 1 sayılı Kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 1.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....