dan almakta olduğu yaşlılık aylığı üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının ...'dan almakta olduğu yaşlılık aylığına SGK tarafından konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kabulü ile 2008/128 Esas sayılı İcra takip dosyası üzerinden davacının ... emekli maaşına konulan haczin kaldırılmasına karar verilmiş ise de eksik araştırmaya dayalı olarak verilen karar doğru olmamıştır....
B., ...,1994, sayfa 14) Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, somut olayda, uyuşmazlığın, haksız fiil ya da sebepsiz zenginleşmeden kaynaklandığı, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanmadığı belirgin olup, bu yönde, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak başka bir hüküm de mevcut değildir. Bu nedenle, davanın İş Mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir. O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 34....
B., ...,1994, sayfa 14) Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında, somut olayda, uyuşmazlığın, haksız fiil ya da sebepsiz zenginleşmeden kaynaklandığı, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanmadığı belirgin olup, bu yönde, davada 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak başka bir hüküm de mevcut değildir. Bu nedenle, davanın İş Mahkemesinde değil, genel mahkemede görülmesi gerekir. O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 34....
İcra Müdürlüğü'nün 2013/167 esas sayılı dosyada düzenlenen 15.07.2014 tarihli sıra cetvelinde 1. sırada bulunan vergi dairesi ile 2. sırada bulunan Sosyal Güvenlik Kurumu'nun hacizlerinin süresinde satış istemediği için düştüğünü, 6183 sayılı Yasa'nın 84/1. maddesi gereğince 3 ay içinde satış istenmemesi ve istense dahi 87. maddede yazılı sürede satışın gerçekleşmemesi halinde haczin kalkacağını ileri sürerek, derece kararında müvekkil birliğin alacağının ilk sıraya alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan Mal Müdürlüğü, şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü vekili, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, deliller ve tüm dosya kapsamına göre; icra müdürlüğünün sıra cetveli ve derece kararının 6183 sayılı Yasa'nın 21. maddesine uygun olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir....
Kararın; haczin, ... takip numaralı ödeme emrinin asıl borçlu şirket adına düzenlenen ... tarih ve ..., ... tarih ve ... , ... tarih ve ... takip numaralı ödeme emirleri içeriğindekiler harici diğer kamu alacaklarından kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA, 5. Davalı idare temyiz isteminin kısmen kabulüne, 6. Kararın; haczin, ... takip numaralı ödeme emrinden kaynaklanan kısmına ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA, 7. Davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca ...-TL maktu harç alınmasına, 30/01/2024 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi....
İcra Hukuk Mahkemeleri dar yetkili olup, takip hukukundan kaynaklanan davalara bakan mahkemelerdir. İcra Hukuk Mahkemelerinde yapılan bilirkişi incelemesi genel yetkili mahkemelerde kesin delil olarak kabul edilemez. Mahkemece tarafların delilleri toplanarak imza incelemesi yaptırılması gerekirken, İcra Hukuk Mahkemesi dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemelerinin hükme esas alınarak karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, sağlık sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda, mahkemece davanın dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5510 sayılı Yasanın uygulanmasına ilişkin olduğu, adı geçen yasanın 101. maddesinin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıkların iş mahkemesinde görüleceğinin düzenlendiği, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanan davaların iş mahkemesince görülmesi gerektiği ve dava konusu uyuşmazlığın da bu kapsamda olduğundan iş mahkemesince sonuçlandırılması gerekeceğinden bahisle mahkemenin görevsizliğine dair yazılı şekilde karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2008/11092 sayılı takip dosyasında, 26.11.2008 tarihinde müvekkilinin işyerinde haczedilen malların müvekkiline ait olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, haczin dava dışı borçluya ödeme emri tebliğ edilen adreste yapıldığını, borçlunun haciz adresinde faaliyet gösterdiğinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından tespit edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, borçlu aleyhine yapılan ilamlı takipte haciz gerçekleştirilen adresin, ilamdaki borçlu adresi olduğu, bu adresin borçlu adresi olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından da bildirildiği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş;hüküm, davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir....
İş Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması istemine ilişkindir. İş Mahkemesince, davanın kaynağının özel hukuka dayalı bir alacak davası olduğu ve İcra Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. İcra Hukuk Mahkemesi ise, 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takipler nedeniyle açılan davalarda iş mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacının prim borcu nedeniyle aleyhine icra takibi başlatıldığı ve emekli maaşı üzerine haciz konulduğu, davacının bu haczin kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesince, sosyal güvenlik hukukundan kaynaklanan uyuşmazlığın İş Mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur İş Mahkemesi tarafından ise, uyuşmazlığın 2918 sayılı Kanunun 98. maddesi uyarınca haksız fiile dayalı rücuen tazminat isteminden kaynakladığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Somut olayda uyuşmazlığın, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığı belirgin olup, bu yönde, davada 1479 ve 5510 sayılı Kanunun uygulama yeri bulunmadığı gibi, uyuşmazlığın 5510 sayılı Kanunun uygulanmasından kaynaklandığını ortaya koyacak kanunda başka bir hüküm de mevcut değildir. Aksine, sözleşme hükümlerine aykırılıktan doğan bu davanın yasal dayanağı Borçlar Kanununun 96 ve devamı maddeleri olduğundan, davanın iş mahkemesinde değil, asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ......