ve eklentileri ile birlikte yükümlü kılacağı ve taşınmazın haczi onun bütünleyici parçalarını (TMK m.684) ve eklentilerini de (TMK.m.686) kapsayacağından bu madde uyarınca da bütünleyici parça ve eklentilerinin haczi mümkün olmadığını, taşınmaz ipotekli, mahcuz menkullerde bu taşınmazın eklentisi niteliğinde ise haczedilmezlik şikayeti kabul edilmesi gerektiğini, yerel mahkeme tarafından atanan bilirkişi tarafından düzenlenen raporda birçok eksiklik bulunduğu ve bu hususta süresinde rapora itiraz edilmesine rağmen, yerel mahkeme tarafından raporun karara esas alınmasının hukuka aykırı olduğunu, beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12 maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti ve İİK'nın 106- 110. maddelerine dayalı haczin kaldırılmasına ilişkin icra memur işlemini şikayettir. İİK'nın 82/1. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Somut olayda davacılar tarafından 22/08/2017 tarihinde Ödemiş İcra Hukuk Mahkemesine 2017/227 E. sayılı bir dosyadan haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, yapılan yargılama sonucunda 2018/254 K. sayılı karar ile, davacı T2'un şikayetinin süre yönünden reddine, diğer davacının şikayetinin kabulüne karar verildiği, İzmir BAM 8. HD'nin 2018/2398 E. 2019/798 K. sayılı ilamı ile davacı T2'un istinaf başvurusunun kesin olarak esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf başvuru dilekçesinde özetle senedin eşi ile davacı arasındaki taşınmaz alım satımı ile ilgili olarak düzenlendiğini, davacının kendi rızası ile maaş haczine muvafakat ettiğini, dava nedeniyle mağdur olduğunu belirterek, usul ve yasaya aykırı kararın kaldırılmasını istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca takibe konu senedin teminat senedi olduğu iddiasıyla borca itiraz, 5510 Sayılı Kanunun 93. maddesi uyarınca emekli maaşına konulan haczin kaldırılması ve kesilen miktarın iadesi isteğine ilişkindir. İzmir 24. İcra Müdürlüğünün 2018/14592 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından, borçlu davacı aleyhine 120.000....
üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davalı alacaklı tarafından dava dışı İbrahim Tunoğlu ve Tunoğlu Mücevharat San ve Tic A.Ş hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine başlanıldığı, borçlunun eşi ve çocukları olan ve takipte taraf sıfatı bulunmayan, taşınmaz maliki olmayan davacılar tarafından taşınmazın haline münasip ev olduğu iddiası ile borca itirazların ileri sürüldüğü, mahkemece davanın reddine karar verildiği, davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu görülmüştür. İİK'nun 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır. İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Öte yandan; İİK.'...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2023 NUMARASI : 2022/561 ESAS 2023/58 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet İddiası KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle, Kayseri Banka Alacakları İcra Dairesinin 2019/2570 Esas sayılı dosyası ile hakkında icra takibi başlatıldığını ve konutuna haciz konulduğunu, bu konutun haline münasip tek evi olduğunu belirterek haczedilmezlik şikayetinde bulunmuş ve konulan haczin kaldırılmasını meskeneyit kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; Davanın reddine, şeklinde karar verildiği görülmüştür. Karara karşı davacı istinaf başvurusunda bulunarak, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemenin eksik inceleme sonucu hüküm kurduğunu, Kayseri 2....
Yasa’da öngörülen bu düzenleme ile; haczedilmezlik ve istihkak prosedüründen ayrı olarak, finansal kiralama konusu malların, haciz veya iflas dışında (takip dışında) bırakılacağı kuralı getirilmiştir. Borçlu kiracı ve finansal kiralama yapan kiralayan, Yasa’nın bu hükmünden yararlanarak icra ve iflas müdürüne başvurabilirler. Ayrıca, ilgili memurun, 3226 sayılı Yasanın 19.maddesi uyarınca vereceği karara karşı da, hukuki yararı bulunan alacaklı, borçlu ve finansal malları kiralayan, memur işleminin yanlışlığını ileri sürerek 7 gün içerisinde icra mahkemesine şikayette bulunma hakkına sahiptir. Bu durumda, Anılan Kanun'un 19. maddesi uyarınca kiralayan ile icra takibine maruz kalan borçlu kiracının haczedilmezlik şikayetinde bulunabilme olanağı vardır. Ne var ki, icra takibinin tarafı olmayan üçüncü kişinin şikayet yoluna başvurmasını olanaklı kılan bir yasal düzenleme bulunmamaktadır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, yapılan yeni yargılama sonucunda kanunun aradığı şartların hiçbiri dosyada olmamasına rağmen tekrar kabul kararının verildiğini, davacının taşınmazları milyonlarca lira etmesine rağmen kendisinin ve yakınlarının mesleği çiftçilik olmamasına rağmen bilirkişi raporunda belirlenen gelir durumları açıkça emsal ve gerçeklere aykırı olması ve şaibeli olmasına rağmen kabul kararının verildiğini, bilirkişi raporları daha önceki yargılamada itiraz ettiği hususları hiç değiştirmeden tekrarladığını, davacının eşi üzerine olan şirketi sonra kızı adına geçirdiğinin ortada olduğunu, taşınmazlar içerisinde iki evden birini iş yeri olarak kullandığını, mesken olarak kullanmadığının açık olduğunu, taşınmazlardan birinde hiç ev olmadığını, taşınmazların içindeki seraların mütevazi çiftçilikten öte gelir kaynağı olduğu açık olduğu halde bilirkişiler tarafından kılpayı haczedilmezlik için gerekli gelir sınırının altında gösterildiğini,...
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı ve rehnettiği taşınırı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için bu ipotek ve rehnin mesken kredisi, esnaf kredisi ve zirai kredi gibi zorunlu ipotek ve rehinlerden olması gerekir. Borçlunun serbest iradesiyle kurduğu ipotek ve rehinler daha sonra bu taşınır ve taşınmazla ilgili olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunmasını engeller. Hacze konu Manisa İli, Turgutlu İlçesi, Albayrak Mah., 200 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına göre, 16/06/2017 tarihli 10172 yevmiye nolu işlem ile QNB Finansbank A. Ş. lehine ipotek konduğu, ipoteğin davacının kullandığı ve kullanacağı her türlü kredinin teminatı olarak tesis edildiği, bu haliyle zorunlu ipotek olmadığı, 34 XX 933 plaka sayılı traktörün araç kaydında 05/03/2014 tarihinde T. C....
Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için, asıl mesleğinin çiftçilik olması ve bilfiil bu işi yapması gerekir. Anılan maddeye göre, haczedilmemesi gereken taşınır ve taşınmaz mallar ve miktarları tespit edilirken, borçlunun ve ailesinin geçimi için zorunlu olup olmadığı ve tarımsal faaliyetini sürdürebilmesi için gerekli olup olmadığı hususunun göz önünde tutulması gerekmektedir. Traktör de bir ziraat aletidir ve haczi konusunda da belirtilen bu ilke geçerlidir. Bir traktörün borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar....