WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyasında adına kayıtlı 34 XX 929 plakalı traktöre fiili haciz uygulanarak, kıymet takdiri yapıldığını, traktörünün tam hasat zamanı olan 17/07/2018 tarihinde elinden alındığını ve 12/10/2018 tarihinde ise fiili haciz ve kıymet takdiri yapıldığını, tek gelirinin hayvancılık ve çiftçilik olduğunu, hayvanları için gerekli olan yem gibi malzemeleri çiftçilik ile sağladığını, 6183 Sayılı Kanunu'nun 70 inci maddesinin (4) numaralı bendine göre, borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimleri için zaruri olan arazi ve çift hayvanları ve taşıtları ve diğer teferruat ve tarım aletleri; çiftçi değilse sanat ve mesleği için gerekli olan alet ve edevatlarının haczedilemeyeceğini, maddede sözü edilen "aile" tabirine çiftçinin kanunen geçindirmekle yükümlü bulunduğu kimselerin dâhil edilmesi gerektiğini,, haczedilen traktörün maddede öngörülen geçim için zorunlu eşyalardan biri olduğunu, şikâyetin iki önemli istisnası olduğunu, bir hakkın yerine getirilmemesi ya da sebepsiz sürüncemede...

Davalı vekili cevap dilekçesini özetle; Davacı tarafın haczedilmezlik talebinin maddi ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacıların bu takipte sorumluluğu mirasçı olmaları nedeniyle müşterek ve müteselsil sorumluluk esasına dayalı olduğunu, murisin ölümünden kısa bir önce , sahibi olduğu taşınmazın satışına rağmen, çok yüksek satış bedeli murisin terekesinde çıkmadığını, bu nedenle davacıların haczedilmezlik itirazlarının kötü niyetli olduğunu, bu hususun takip dayanağı ilama konu dava dosyasındaki belgelerle sabit olduğunu, kaldı ki İcra İflas Kanununda haczedilmezlik için aranan şartların da mevcut olmadığını, davacıların zorlamaya dayalı olarak iş yerleri, birden fazla mesken ve trafiğe kayıtlı araç gibi haczedilmezlik şikayetine konu edilemeyecek nitelikteki mallarla ilgili olarak da aynı iddia ve taleplerde bulunması itirazın samimiyetten uzak ve ihtiyacın da gerçek olmadığını göstermesi açısından önemli olduğunu, sunulan nedelerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun haczedilemezlik...

İcra Müdürlüğünün 2019/5964 esas sayılı dosyasından 25/09/2019 tarihinde saat 10:00'da yapılacak satışın durdurulması ve devamında haksız ve hukuka aykırı icra memur muamelesi işlemlerinin iptali ile müvekkilinin tek meskeni olan taşınmazın sattırılmaya çalışılması nedeniyle, meskeniyet itirazının kabulü ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibin iptali talebi olduğunu, takip ekinde yeralması gereken kredi sözleşmeleri ve ipotek sözleşmesi takibe eklenmediğini ve müvekkiline gönderilmediğini, takip dayanaktan yoksun olduğunu ve iptalinin gerektiğini, ipoteğin zorunlu ipotek mi yahut isteğe bağlı ipotek mi olup olmadığı anlaşılmadığını, davalı tarafından sattırılmaya çalışılan taşınmazın müvekkilinin haline münasip meskeni olduğunu, satılmasının da haksız ve hukuka aykırı olduğunu, takip dayanaklarından ve ödeme emrinden taşınmazın hangi borç için sattırılmaya çalışıldığı açık ve net olmadığını, müvekkilinin itirazının kabulü gerektiğini, icra dosyasına kredi sözleşmelerinin sunulmadığını...

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava İİK'nın 82/1- 12. Maddesine dayalı meskeniyet ve İİK'nın 82/1- 4. Maddesine dayalı maişet iddiaları ile haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. Manisa 2. İcra Müdürlüğünün 2021/9168 Esas sayılı dosyası ile takip alacaklısı davalı banka vekilince davacı borçlu aleyhine 245.000,00 TL asıl alacağın ferileri ile birlikte tahsili talebi ile kambiyo senetlerine mahsus takip yapılmış, takibe ihtiyati haciz kararı ile geçilmiş, Demirci İlçesi, Küçükoba Mah.'...

oranının da keyfi olduğunu, takibe konu taşınmazları müvekili şirket ortaklarının ve ailelerinin mesken olarak kullandığı taşınmazlar olduğunu, İİK'nın 82/12. maddesine göre haczedilemeyeceğini belirterek takibin ve icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/866 E sayılı dosyasında haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu ve bu davanın derdest olduğu, 22.02.2021 havale tarihli bilirkişi raporunda söz konusu hesabın havuz hesabı olduğunun belirtildiği ve icra müdürlüğüne yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi husunda mahkeme tarafından verilmiş bir tedbir kararının bulunmadığı, Büyükçekmece 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/612 E 2021/967 K sayılı dosyasında da belediyenin aynı hesaba ilişkin haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu, bu dosyada düzenlenen bilirkişi raporunda hesap amacına uygun olmayan 10 adet işlem olduğu tespit edildiğinden söz konusu hesabın havuz hesabı olduğunun bildirildiği ve haczedilmezlik şikayetinin Mahkeme tarafından reddedildiğinin anlaşıldığı, alacaklıya icra müdürlüğüne yatırılan paranın ödenmemesi kararının usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle şikayetin kabulüne, icra müdürlüğünün 23.05.2021 tarihli kararının iptaline karar vermiştir....

Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıklarını, kesinleşen takip neticesinde davacı adına kayıtlı bir kısım taşınmazlar üzerine haciz konulduğunu, davacının haczedilmezlik şikayetini kabul etmediklerini, davacının haksız ve yersiz olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunduğunu, iş bu şikayete konu 4 adet tarla vasıflı taşınmazın yüz ölçümü toplamlarının 122.921,72 m2 büyüklüğünde olduğunu, bu büyüklükte bir arazinin yasada ifadesi bulunan kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi tanımlamasından büyük olduğunu, yapılacak inceleme neticesinde davaya konu araziden elde edilecek gelirin çok daha fazla olduğunun görüleceğini, ayrıca dava konu taşınmazlar üzerinde Ziraat Bankası A.Ş ve müvekkili banka ile Anadolubank A.Ş'nin ipoteklerinin bulunduğunu, söz konusu ipoteklerin haczedilmezlik şikayetini engeller mahiyette olup olmadığının araştırılması gerektiğini, yine söz konusu taşımazlar üzerinde pek çok haciz mevcut olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir...

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalara, dayandıkları belgelere, davacının ekonomik ve sosyal durum araştırmasında bakmakla yükümlü olduğu eşi ve iki çocuğunun bulunduğunun tespit edilmesine, mahkemece mahallinde 10/06/2019 tarihinde yapılan keşifte hazır bulunan bilirkişilerce düzenlenen ilk raporda dava konusu 2+1 taşınmazın değerinin 122.000,00 TL, ilçenin daha mütevazi semtlerinde haline münasip ev değerinin ise 125.000,00 TL olarak belirlenmiş olmasına, ilk rapora davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine mahkemece yeniden 12/10/2020 tarihinde yapılan keşif sonrasında bilirkişilerce dava konusu taşınmazın değerinin 190.000,00 TL olduğu, yapılan emsal araştırmaları sonucu ilçede minimum imkan ve şartlara sahip en uygun fiyata temin edilebilecek ev fiyatının ise, 200.000,00 TL olduğu belirlenmiş olmasına göre haczedilmezlik şikayetinin kabulüne ilişkin kararda bir isabetsizlik bulunmamasına, ancak Uyaptan yapılan sorgulamada, davacı tarafça dosyaya yapılan toplam masrafın 1.879,95...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : İİK'nun 82/1. maddenin 12. bendi uyarınca borçlunun haline münasip evi haczedilemez. Aynı maddenin ikinci fıkrasında ise; meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için haczin dayanağını teşkil eden borcun haczedilmezlik iddiasına konu edilen evin bedelinden doğmamış olması koşul olarak düzenlenmiştir. Borcun evin bedelinden doğması halinde bahsi geçen madde uygulanmaz ve dolayısıyla haczedilmezlik şikayeti ileri sürülemez....

    Haczedilmezlik şikayetinin, İİK'nun 16/1. maddesine göre 7 günlük sürede yapılması gerekir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar. Somut olayda, 29.04.2013 tarihli haciz işleminde Borçlu Vekilinin hazır olduğu, 07.05.2013 günü haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu,7 günlük şikayet süresinin geçtiği anlaşılmıştır. Mahkemece; haczedilmezlik şikayeti süresinde yapılmadığından reddi gerekirken şikayetin kabulü ile hacizlerin yazılı gerekçe ile kaldırılması isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın temyiz edene iadesine, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      UYAP Entegrasyonu