Tazminat talebi haksız fiile dayandığından, takibin yapıldığı yerdeki icra mahkemesinde açılacak olan davanın haciz ihbarnamesine itirazın öğrenildiği tarihten itibaren iki yıl içinde açılması gerekir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 72. maddesinde tazminat istemine ilişkin zamanaşımı süreleri, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar, şeklinde düzenlenmiştir. Alacaklının haciz ihbarnamesine itirazı öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl içinde icra mahkemesinde İİK 89/4'e göre tazminat davası açması gerekir. Öte yandan İİK'nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davası, icra mahkemesince genel hükümlere göre görüleceğinden, Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir. Bu Kanun'da da dava zamanaşımına ilişkin bir düzenleme yoktur. Ceza yargılamasına ilişkin zamanaşımı hükümlerinin bu davalarda uygulanması mümkün değildir....
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir. Ancak tazminat ve cezalandırılma istemiyle birlikte açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılacağı gözetilmeksizin hukuk mahkemesi sıfatıyla yargılamaya devam edilerek sanıkların beraatlerine ve tazminat isteminin reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan, sair hususlar incelenmeksizin hükmün istem gibi BOZULMASINA, 11.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir. Ancak tazminat ve cezalandırılma istemiyle birlikte açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılacağı gözetilmeksizin hukuk mahkemesi sıfatıyla yargılamaya devam edilerek sanığın beraatine ve tazminat isteminin reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan, sair hususlar incelenmeksizin hükmün istem gibi BOZULMASINA, 23.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında, haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir. Ancak tazminat ve cezalandırılma istemiyle birlikte açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılacağı gözetilmeksizin, hukuk mahkemesi sıfatıyla yargılamaya devam edilerek sanık ...'ın beraatine,tazminat talebine ilişkin davanın reddine karar verilmesi yasaya aykırı olup, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, 17.11.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
Kaldı ki, İcra ve İflas Kanunu 89/4 ve 338. madde hükümlerinin 3. kişinin gerçeğe aykırı beyanını suç olarak nitelendirmesi, 3. kişinin bu davranışının haksız fiil olduğunun açıkça bir göstergesidir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 72. maddesinde tazminat istemine ilişkin zamanaşımı süreleri, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar, şeklinde düzenlenmiştir. Alacaklının haciz ihbarnamesine itirazı öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl içinde icra mahkemesinde İİK 89/4'e göre tazminat davası açması gerekir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 18.06.2015 tarihli ve 2014/147 Esas, 2015/268 karar sayılı kararı ile icra takibinin devamına dair karar verildiği, Uyaptan yapılan incelemede söz konusu bu kararın kesinleşmediğinin anlaşıldığı, 89/1 haciz ihbarnamesinin ise henüz takip kesinleşmeden üçüncü kişiye tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, bu haliyle yapılan icra takibinin birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinde kesinleşmediği anlaşılmakla, gönderilen birinci haciz ihbarnamesine 18.03.2016 tarihinde verilen cevabın gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunu oluşturmayacağı, gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu ile birlikte İİK'nın 89/4 üncü maddesi uyarınca talep edilen tazminat isteminin haksız fiile dayalı bir tazminat olduğu, gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşmaması durumunda, ortada bir haksız fiil bulunmadığından, tazminat isteminin de bu gerekçe ile reddi gerekirken, takip dosyasında üçüncü kişinin haciz ihbarnamesine vekili aracılığı ile itiraz ettiği gerekçesiyle...
İcra Müdürlüğü kanalı ile 89/1. haciz ihbarnamesine verdiği 01/10/2012 tarihli cevapta; 89/1 haciz müzekkeresinin cevap için zorunlu ve gerekli pullar eklenmeden tebliğe çıkartıldığı, eksiklik giderilmek suretiyle düzenlenip tebliğe çıkartıldığı takdirde cevap verilebileceği bildirilerek 89/1 haciz ihbarnamesinin iade edildiği, bunun üzerine 3. kişi şirkete 23/10/2012 tarihinde 89/2. haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği, 3. kişi şirketin 30/10/2012 tarihinde 89/2. haciz ihbarnamesine itiraz ettiği, buna rağmen yine 89/3 haciz ihbarnamesi tebliğ edildiği, 3. kişi şirketin İİK.'nun 89/3 haciz ihbarnamesine karşı ...9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/598 Esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açtığı, yine 3. kişi şirketin 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptali amacıyla açtığı davada,... 1....
Tetkik merci, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder." hükmü karşısında, haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemli yönünden davanın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekmektedir. Ancak tazminat ve cezalandırılma istemiyle birlikte açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılacağı gözetilmeksizin, hukuk mahkemesi sıfatıyla yargılamaya devam edilerek sanığın beraatine ve tazminat isteminin reddine karar verilmesi, yasaya aykırı olup, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, 17.11.2011 gününde oybirliği ile karar verildi....
Şti'ne gönderilen haciz ihbarnamesine gerçeğe aykırı olarak itiraz edildiğini, 89/1 haciz ihbarnamesine itirazın haksız olduğunu ileri sürerek davalının, mal ve hizmet bedeli tutarında tazminata mahkum edilmesini talep ettiği, mahkemece tazminat isteminin kabulüne dair karar verildiği,kararın davalı 3. kişi tarafından temyiz edildiği anlaşılmıştır. İİK.'nun 89/4. maddesinde; "Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder" düzenlemesi yer almaktadır. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır....
İİK'nun 89/4. maddesinde; "Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder" düzenlemesi yer almaktadır. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK'nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince; icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir....