Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda, bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz paylı mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır....
Hazine vekilinin 05/02/2021 tarihli cevap dilekçesi ve bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesinde özetle; Zorunlu geçit hakkına ilişkin Yargıtayın yerleşmiş içtihatlarına göre, Yararına geçit hakkı kurulacak taşınmazın ana yola kadar bağlantısının kesilmemesi ve bu yolun açılmasında güzergâhın en kısa değil en az zarar verecek şekilde belirlenmesi gerekir. (YHGK 11.04.1984 tarih ve 1984/14- 200,391 E.,K. ),* Zorunlu geçit hakkı davalarında geçit hakkı kurulan yerin ve yolun genişliğinin leh ve aleyhine bu hak istenen taşınmazların geometrik durumları yüzölçümleri ve kullanım biçimleri dikkate alınmalıdır. Külfetin büyük oranda bir parsele yükletilmesi doğru değildir. (YHGK 04.10.2000 tarih ve 200/14- 1201,1234 E.,K.), Geçit hakları, yarar ve zarar dengesi gözetilerek ve ihtiyacı karşılayacak miktarda tesis edilmelidir. Öte yandan geçit hakkı tam bir tazminat karşılığı kabul edilebilir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/300 KARAR NO : 2023/524 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KARABURUN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Geçit Hakkı Kurulması KARAR : Karaburun Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 12.03.2019 tarihli 2017/130 Esas, 2019/37 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı Maliye Hazinesi vekili tarafından istenilmesi üzerine dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü....
Dava, Türk Medeni Kanunun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir. Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir. Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır....
Hukuk Dairesinin 06.02.2018 tarih ve 2015/6994 Esas, 2018/835 Karar sayılı ilamında; ''davacılar 2558 Parsel sayılı taşınmaz lehine 26, 28 ve 29 Parseller üzerinden geçit hakkı kurulmasını talep etmiş olmalarına rağmen mahkemece HMK'nın 26. maddesindeki taleple bağlılık kuralına aykırı olarak, 2558 parsel sayılı taşınmaz lehine, 27, 95, 14, 18 parsel sayılı taşınmazlar aleyhine de geçit hakkı davasının kabulüne karar verildiği, davacıya ait 2558 Parsel sayılı taşınmazdan Yatağan yoluna çıkışta 27 ve 28 parsel sayılı taşınmazlardan da geçmesi gerektiğinin görülmesine rağmen, mahkemece kesintisizlik ilkesi ihlal edilerek 27 ve 28 Parsel sayılı taşınmazlar atlanarak sadece 29 Parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulduğu, Yatağan yolu ana arter karayolu ise Karayolları Bölge Müdürlüğü'nden bu yola çıkışının trafik güvenliği açısından uygun olup olmadığının sorularak sonucuna göre alternatif güzergahların belirlenmesi gerektiği, kabule göre de depo edilen geçit hakkı bedelinin tamamının...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, geçit hakkı istemine ilişkindir. Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 747. maddesi kapsamında zorunlu geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi geçit davalarının nedenidir. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine mutlak geçit ihtiyacı veya geçit yoksunluğu, ikincisine de nisbi geçit ihtiyacı ya da geçit yetersizliği denilmektedir. Geçit hakkı verilmesine ilişkin davalarda bu hak taşınmaz leh ve aleyhine kurulacağından leh ve aleyhine geçit istenen taşınmaz maliklerinin tamamının davada yer alması zorunludur. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz müşterek mülkiyete konu ise dava paydaşlardan biri veya birkaçı tarafından açılabilir....
Somut olayda , geçit hakkı kabul edilen taşınmaz için geçit bedeli olarak 5.450,40 TL olarak belirlenip karar verilmiştir. Dosya kapsamında keşif yapılmış, keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda, davaya konu taşınmaza geçit hakkı verilebilecek alternatifler belirlenmiş, yine geçit hakkı verilecek bölgede bilirkişi raporuna göre belirlenen alternatif güzargahların değerlerinin kesinlik sınırı olan 8.000,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmıştır. Yukarıda belirtilen hususlar değerlendirildiğinde davanın kabul edilen geçit güzergahı olmak üzere tüm alternatif yolların tamamının değerinin hüküm tarihi itibariyle HMK'nın 341/(2). maddesinde yazılı kesinlik sınırı olan 8.000,00 TL'nin altında olduğundan dolayı ilk derece mahkemesince istinaf talebinin kesinlik nedeniyle reddine karar verilmesi yerinde olmuştur....
Ahm 2015/410 Esas sayılı meni müdahale davası sırasında öğrendiğini, müvekkilinin ana yola çıkışının engellendiğini, ana yola çıkışı için en uygun ve en ekonomik yerin, müvekkilinin kadimden beri kullandığı bölüm olduğunu, kendilerinin bu bölümden en az 4 mt genişliğinde zorunlu geçit hakkı tesis edilmesini ve tapuya tescilini talep ettiklerini, tüm bu nedenlerle müvekkiline ait Bartın ili, Merkez ilçesi, Kutlubeyyazıcılar köyü, 143 ada 9 parsel lehine, davalılara ait 143 ada 8 parsel aleyhine en az 4 mt genişliğinde geçit hakkı tesisine karar verilmesini ve bunun tapuya tesciline karar verilmesini, bunun mümkün olmaması durumunda mahkemece tespit edilecek en uygun yerden en az 4 mt genişliğinde geçit hakkı tesisine karar verilmesini, muhakeme masrafları ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 7.9.2000 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.3.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir. Mülkiyeti davacılara ait olan 852 ve 878 parsel sayılı taşınmazların ana yola sınır teşkil etmedikleri ve bu nedenle geçit ihtiyaçlarının zorunlu olduğu ileri sürülerek davalı ...'na ait 853 yada 872 parseller üzerinden uygun bir geçitin hükmen kurulması istenmiş, dava kabul edilmiş hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....
İlk derece mahkemesi 25.02.2020 tarih ve 2017/487 Esas, 2020/134 Karar sayılı kararında özetle; "...Mahkememizce tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; işbu davada davacının maliki olduğu Sarnıç Köyü, Akbük mevkii 102 ada 10 parsel sayılı taşınmazın yolu olmadığından bedeli davacı tarafından ödenmek koşulu ile davacıya ait taşınmaza ana yoldan gelebilecek yol olarak kullanılmak üzere davacı yararına geçit hakkı tesisi talep edildiğinden, dava konusu taşınmazın ana yola geçilebilecek geçit hakkı kurulabilecek yerinin belirlenmesi için taşınmazın ve komşu taşınmazların tapu kayıtları, krokileri celp edilmiş, MK 747 maddesi gereğince geçit isteği önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmesi gerektiğinden, geçit hakkı, taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak olmakla birlikte komşuluk hukukundan aldığından bu nedenle yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmek gerektiğinden...