WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

un çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin ..., gerçek babasının da ... olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında çocuk ...'un gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan... ve ... hanesindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi ...'ın nüfus kaydına ilişkin ilk talebi nüfus kayıt düzeltme davası olup asliye hukuk mahkemesi görev alanında kalmaktadır. İkinci talep olan ...'ın çocuk ...'un gerçek babası olduğunun tespiti talebi ise babalık davası olup aile mahkemesinin görevi kapsamındadır. Buna göre ...'un gerçeğe aykırı beyana dayalı olarak oluşturulan... ve ...'ın nüfus hanesindeki kaydının iptali ile biyolojik annesi ...'...

    Bu ise nüfus kaydının düzeltilmesi davası ile mümkündür. Yukarıda gösterilen yasal düzenlemeler dikkate alındığında davalı ...'un gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan amcası ve yengesi ... ve ... hanesindeki nüfus kaydının iptali ile gerçek annesi 1934 doğumlu ... ...'un nüfus kaydına tesciline ilişkin talep nüfus kayıt düzeltme davası olup asliye hukuk mahkemesi görev alanında kalmaktadır. İkinci talep olan 1934 doğumlu ...'un davalı ...'un gerçek babası olduğunun tespiti talebi ise biyolojik anne olduğu iddia edilen ... ile baba olduğu iddia edilen ... 12.10.1957 tarihinde evlenmiş olduklarından evlilik birliği içinde doğan çocuğun babası yasa gereği koca olduğundan artık bu durumda babalığın hükmen tespitinden söz edilemeyecektir. Bu türden yanlış ve yanıltıcı beyan ve işlemle yasaya aykırı olarak yapılan kayıtların düzeltilmesinin nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğu ve görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu açıktır....

      in kaydının iptali, farklı kişilerse doğum tarihleri arasında 180 günden az zaman bulunması nedeni ile aradaki çelişki giderilerek doğum tarihlerinin gerçeğe uygun düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece aynı kişi olduklarının tespiti ile 01.04.1992 doğumlu ...'in kaydının iptaline karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden ve Cumhuriyet Savcısının temyiz dilekçesine ekli .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/179-503 sayılı karar örneğinden, ... babası ... tarafından açılan dava ile bu davada mükerrer kaydın iptali ya da doğum tarihleri düzeltilmesi istenilen ...'in aynı kişi olduğunun tespitine ve 01.04.1992 doğum tarihli ...'...

        Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında ise, nüfus kaydının gerçek durumu yansıtmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur (HGK'nin 30.01.2008 tarihli ve 2008/2-36-47 sayılı kararı). Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre davalı ..., Nebi ve Aslı oğlu ... ile eşi Naime'den olma, 12.12.1957 doğumlu olarak 22.09.1973 tarihinde nüfusa tescil edilmiştir. İddianın ileri sürülüş şekline göre davalı ..., ...'nin çocuğu olmayıp kardeşi olduğu yönündedir. Somut olayda dava, davalı ...'ın kardeşi ... ile Naime'nin çocuğu olarak gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kaydının iptali ile gerçek annesinin 1914 doğumlu Aslı, gerçek babasının da nüfus kaydına göre dedesi olan 1908 doğumlu Nebi olduğunun tespiti ve buna uygun olarak nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Hemen belirtmek gerekir ki, anne yönünden soybağı doğumla kendiliğinden kurulduğundan, anne ile çocuk arasında soybağı davalarından söz edilemez....

          Yukarıda gösterilen açıklamalar dikkate alındığında; davacıların talebi bir bütün olarak gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olarak oluşturulan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılır....

            "..." olarak yazılı ana adının "..." olarak düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ... ile davalı ...'ın evli oldukları halde dört yılı aşkın zamandır fiilen ayrı oldukları ve ...'ın diğer davalı ... ile gayri resmi birliktelik yaşadığı ve bu birliktelikten ... ve ... adlarında iki kızları doğduğunu, bunlardan Kübra'nın tanıma yoluyla ... hanesine ve annesi ... olarak gerçeğe uygun olarak yazılmasına karşın Büşra'nın hataen evlilik içinde doğmuş çocuk gibi anne adının davacı ...'ın adı yazıldığını, gerçeğe aykırı bu durumun düzeltilerek Büşra Yılmaz'ın ana adı hanesindeki kaydın iptali ile davalı ...'ın adının yazılması istenmiş, mahkemece davanın kabulüyle, ... İli ... İçesi ......

              Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına...asliye hukuk mahkemesinde bakılır....

                Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılır....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tanıma-Nüfus Kaydının Düzeltilmesi-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı ..., nüfusta davalılar...ve eşi ...’nin üzerinde onların çocuklarıymış gibi kayıtlı olan 17.11.2004 doğumlu küçük ...’ün, gerçekte bu adları geçenlerin çocuğu olmayıp, diğer davalı ... ile evlilik dışı ilişkisinden doğduğunu, ...ün babasının kendisi olduğunu ileri sürerek, küçük ...’ün davalılar ...ve ...’nin üzerindeki kaydının terkin edilerek, babasının davacı olduğunun tespitine ve kaydın buna göre düzeltilmesine karar verilmesini istediğine göre; davacının; ...’ün, davalılar ...ve ...’nin üzerindeki kaydının terkini isteği, gerçeğe aykırı beyanla oluşturulan nüfus kaydının iptali (5490 s....

                    Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, .... 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez. Bu nedenle davacının talebi, gerçeğe aykırı beyanla baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde olup, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi davasıdır. Nüfus kaydının düzeltilmesi davasında resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmaması, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi söz konusudur. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinde düzenlenen nüfus kaydının düzeltilmesi davalarına asliye hukuk mahkemesinde bakılır....

                      UYAP Entegrasyonu