un çocuğu imiş gibi tescil edildiğini bildirerek, nüfus kaydındaki baba adının iptali ile gerçek babası olan ... olarak düzeltilmesini istemiştir. Görüldüğü gibi davacının birbiriyle bağlantılı iki ayrı davası vardır. İlki mevcut nüfus kaydındaki baba kaydının iptali, ikincisi ise genetik baba olan ... üzerine kayıt istemidir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez....
Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1- a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır. Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, “Gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “Babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “Soybağı davası” niteliğini kazanacaktır....
Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir. Nüfusta kayıtlı anne ve baba adının gerçeği yansıtmadığı ve bu nedenle gerçek anne ve baba adının yazılması istemiyle açılacak ve nüfusa kayıtlı bulunan hanenin de değiştirilmesi sonucunu doğuracak davalarda, esasen iki iddia bulunmaktadır. Bunlardan bir tanesi, çocuğun kayden anne olan kadından değil, başka bir anneden doğduğu; ikincisi ise, kayden baba olarak gözüken kişinin genetik baba olmadığı iddiasıdır. Bu davada, kayden anne gözüken kişinin çocuğu doğurmadığı, genetik annenin başka bir kadın olduğunun tespit edilmesi halinde, yukarıda sözü edilen babalık karinesi aksi yönde işleyecek ve “Genetik annenin kocası olmayan” kayden babanın babalık sıfatı, aksine bir iddia bulunmadığı takdirde, ortadan kalkacaktır....
Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda, soybağı ihtilafı ortaya çıkmayacağından, açıklanan muhtevadaki davalar, “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davasından ibaret kalacak ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1- a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemesi olacaktır. Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olarak kalmakla birlikte; genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “soybağı davası” niteliğini kazanacaktır....
Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir. Mahkemece belirlenen genetik annenin, çocuğun doğduğu tarihte evli bulunduğunun anlaşılması halinde, TMK'nın 285. maddesinde yazılı babalık karinesi nedeniyle genetik annenin kocası olan erkek, kendiliğinden baba sıfatını kazanacaktır. Bu durumda soybağı ihtilafı ortaya çıkmadığından, açıklanan muhtevadaki davalar, sadece nüfus kayıtlarında düzeltim davasından ibaret kalacaklar ve görevli mahkeme, 5490 sayılı Kanunun 36/1- a maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri olacaktır. Ancak, çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, kayıt düzeltim davası olarak kalmakla birlikte, genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden babalık karinesi gerçekleşmeyeceğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “Soybağı davası” niteliğini kazanacaktır....
Genetik Bilim Dalı'na yer verildiği anlaşılmıştır....
Ana yönünden ancak doğuran kadının tespiti istenebilir. Davacılar annelerinin babalarının resmi nikahlı eşi olmayıp, ... olduğunu ileri sürdüklerine göre kayden anne görünen ... ile davacılar arasında genetik inceleme yaptırılarak davacıların annelerinin ... olup olmadığının tespiti ile tüm deliller birlikte değerlendirilip anne ile soybağının reddi olamayacağı gözetilerek sadece tespit hükmü verilmesiyle yetinilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dosya içinde mevcut nüfus kayıtlarından, davacının doğum tarihinde, iddia edilen genetik annenin evli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda dava, anne adının silinip genetik anne adının yazılması ve kayden baba olan kişinin isminin silinmesi talepleri yönünden “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olmakla birlikte, nüfus kaydına genetik baba isminin yazılması yönünden soybağı davası niteliğindedir. Bu nedenle uyuşmazlığın aile mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerekmektedir. (aynı yönde Yargıtay 20.HD'nin 12.03.2018 tarih ve 2018/1085 E., 2018/1687 K.sayılı kararı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 16.10.2018 tarih ve 2017/8- 1920, 2018/1432 K.sayılı kararı.)...
Aile Mahkemesi ise, davanın anneliğin tesbitine ilişkin nüfus davası ve bununla birlikte davalılar aleyhine açılan maddi manevi tazminat davası olduğunu belirtip, aile mahkemesinin görevi içersine girmediğini bildirerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda dava, davacı tarafından dünyaya getirildiği halde, nüfus kayıtlarında gerçek anne ve babası olmayan davalılar ... ... ve ... ... üzerlerine yazılan küçük ... ... ...'ün, annesinin davacı olduğunun tespitiyle, nüfus kayıtlarının düzeltilmesi ve maddi-manevi tazminat istemine yöneliktir. Dava, anne ve babanın birlikte değiştirilmesine ve tazminat istemine yöneliktir. Anne ve babanın birlikte değiştirilmesine yönelik dava Türk Medeni Kanunu hükümleri uyarınca soybağının düzeltilmesi istemine ilişkindir. (Y.18. HD. 2011/1605 E -4230 K) Bu durumda uyuşmazlığın Şişli 2. Aile Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir....
Kayıt düzeltim davaları kamu düzenine ilişkin olup hâkimin doğru kaydı oluşturmak yükümlülüğü bulunmakla birlikte nüfustaki anne-baba kaydının gerçeği yansıtmadığı iddiasının dinlenebilmesi için gerçek annenin ve gerçek babanın tespiti bir ön koşul değildir. Kayıtlı annenin ve babanın genetik anne ve baba olmadığının tespit edilmesinin de kayıtların gerçeğe uygun hale getirilmesinin bir parçası olduğu açıktır. Aksi yorumda "genetik anne ve baba tespit edilemediği için gerçeği yansıtmayan kayıt da düzeltilemez" şeklinde ortaya çıkacak sonucun hukuka uygun olmadığı ortadadır. Kısaca gerçek baba ve annenin tespit edilemeyecek olması bu tip davaların görülmesine engel değildir. Bu tip bir davada, çocuğun biyolojik anne dışında bir kadının nüfus siciline kaydedildiğinin ve biyolojik annesinin kim olduğu hususunun ispatlanması durumunda çocuk, nüfus sicilinde kayıtlı bulunduğu kişinin nüfus sicilinden silinerek biyolojik annesinin nüfus siciline kaydedilir....