de kromozom anormalliği olduğu tespit edilerek genetik tedavi önerildiği, aynı sonuca 19/10/2016 tarihinde İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde yapılan inceleme sonucunda da varıldığı, olayla ilgili bilirkişiliğine başvurulan Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. İhtisas Kurulunca düzenenlenen … tarih ve … sayılı raporda, davacının eşine ait genetik bozukluğun davalı idarece fark edilememiş olduğu belirtilerek, genetik bozukluğun fark edilememesinin özen eksikliği olarak değerlendirildiği ve kişinin eşinde bulunan genetik bozukluk nedeniyle tekrarlayan düşük olabileceğinin tıbben bilindiğinin ifade edildiği, bu itibarla, davalı idareye bağlı Tıp Merkezince yapılan kromozom tahlili sonucunda davacı ...'...
Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davacı tarafından doğduğu tarihte anne ve babası arasında resmi bir evlilik olmadığından dedesi ile ninesinin nüfus kütüğüne kaydının yapıldığının iddia edildiği, nüfus kayıtlarına göre de; davacının doğum tarihinde genetik baba olduğu iddia edilen T3 ile genetik anne olduğu iddia edilen T1 evli olmadıklarının anlaşıldığı, bu durumda davanın kayden anne ve baba olan kişilerin isimlerinin silinmesi, genetik anne olduğu iddia edilen kişinin isminin yazılması talepleri yönünden "gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası" olmakla birlikte, nüfus kaydına genetik baba isminin yazılması yönünden "soybağı davası" niteliğinde olduğu, bu nedenlerle tüm talepler yönünden uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin özel mahkeme niteliğinde olan Aile Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; davacı tarafından doğduğu tarihte anne ve babası arasında resmi bir evlilik olmadığından dedesi ile ninesinin nüfus kütüğüne kaydının yapıldığının iddia edildiği, nüfus kayıtlarına göre de; davacının doğum tarihinde genetik baba olduğu iddia edilen T3 ile genetik anne olduğu iddia edilen T1 evli olmadıklarının anlaşıldığı, bu durumda davanın kayden anne ve baba olan kişilerin isimlerinin silinmesi, genetik anne olduğu iddia edilen kişinin isminin yazılması talepleri yönünden "gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi davası" olmakla birlikte, nüfus kaydına genetik baba isminin yazılması yönünden "soybağı davası" niteliğinde olduğu, bu nedenlerle tüm talepler yönünden uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin özel mahkeme niteliğinde olan Aile Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....
Dosya içinde mevcut nüfus kayıtlarından, davacının doğum tarihinde, iddia edilen genetik annenin evli olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda dava, anne adının silinip genetik anne adının yazılması ve kayden baba olan kişinin isminin silinmesi talepleri yönünden “gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan nüfus kayıtlarının düzeltilmesi” davası olmakla birlikte, nüfus kaydına genetik baba isminin yazılması yönünden soybağı davası niteliğindedir. Bu nedenle uyuşmazlığın aile mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerekmektedir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... Aile Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 12/03/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
Davacıların talebi soybağının reddi davası (TMK.m.285-291) niteliğinde olmayıp; davalının hem ana adı hem de baba adının nüfus sicilinde düzeltilmesini de içeren düzeltme isteğinin haklılığının tespiti bakımından genetik araştırma ve incelemeyi de gerektirebilen "nüfus kayıt düzeltim davası" niteliğindedir. (5490 s. Nüfus Hizmetleri Kanunu m.36) Genetik araştırma ve inceleme yapılmasını gerektirebilen her sicil düzeltim isteğinin soybağının düzeltimi davası olarak nitelendirilmesi doğru değildir. Bu nedenle, mahkemenin davaya soybağına ilişkin hükümleri uygulayarak; istemi Türk Medeni Kanunun 289. maddedeki hak düşürücü süre yönünden reddi doğru olmamıştır. Mahkemenin bir diğer ret gerekçesi olan kesin hüküm nedeniyle davanın reddi kararı ise, mahkemenin kesinleşmiş 1982/477 esas 1987/116 karar sayılı ilamına konu hükmün, taraf, konu ve hukuksal sebep olarak incelenen davayla ilgili taleple aynı nitelikte olduğundan, isabetlidir....
İş sayılı kararına karşı; Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı CMK.nın 78, 79 ve 80. maddeleri ile Ceza Muhakemesinde Beden Muayenesi, Genetik İncelemeler ve Fizik Kimliğin Tespiti Hakkında Yönetmeliğini 13/4. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, şüpheli ve sanıklardan alınan DNA örneklerinin kayıt altına alındığı, haklarında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar, beraat veya ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmeyen şüpheli ve sanıklardan alınan DNA örnekleri ile mağdurlardan alınan örneklerin mukayese edilebileceği, bu hususun gizlilik kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMUK.nın 309. maddesi gereğince bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 17.09.2012 gün ve 2012/14723/52825 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı birlikte tevdi kılınmakla gereği düşünüldü...
Çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, anne yönünden dava, kayıt düzeltim davası olarak kalmakla birlikte, genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden babalık karinesi gerçekleşmeyeceğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir. (Yargıtay HGK 2013/354- 1554, Yargıtay 5. HD 2021/2992- 9109) Somut olayda, davacı T1 ile Meliha'nın resmi olmayan birlikteliğinden çocuğu olduğu, bu çocuğun Meliha'ın eski eşi tarafından kendi nüfusuna kaydettirildiği iddia edilmekle çocuğun doğduğu tarihte davacı ile Meliha'nın resmi olarak evli bulunmadığından Afyonkarahisar 1. Aile Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; -6100 sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Afyonkarahisar 1....
Çocuk ile anne arasındaki soybağı doğum ile kendiliğinden kurulacağından, anne yönünden soybağı tesisi amacıyla değil, sadece, çocuğu doğuran kadının kim olduğunun tespiti amacıyla dava açılabilir. Çocuğun doğduğu tarihte, genetik annenin evli bulunmaması halinde, genetik anne ile evli olmayan genetik baba yönünden, “babalık karinesi” gerçekleşmediğinden, genetik babanın nüfus kaydına işlenmesi talebi “soybağı davası” niteliğini kazanacaktır. Bu takdirde ise uyuşmazlığın, 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca aile mahkemesi tarafından incelenip çözüme kavuşturulması gerekecektir. (Yargıtay HGK 2013/354- 1554, 18. HD 2015/1360- 3281, 2015/1591- 4537). Mahkemece nüfus kayıtları, ilgili sulh hukuk dosyası celp edildiği, tanık beyanının alındığı, davanın davacının önce idareye başvurması gerektiği belirtilerek görev yönünden reddine karar verildiği anlaşılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Sanığın mahkumiyetine dair Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Üvey anneliğin kan esasına göre düzenlenen TCK'nin 86/3-a maddesi anlamında hısımlık olarak kabul edilmediğinden, tebliğnamenin belirtilen husustaki 'bozma' istemli düşüncesine iştirak edilmemiştir....
Somut uyuşmazlıkta davacı T1 dini nikahla evli olduğu Fehim Toprak ile birliktelikten doğan T3 doğuran kişinin ve annesinin kendisi olduğunun tespiti ile nüfus kaydının düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacının genetik babanın tespitine yönelik bir talebi yoktur. O halde görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nun 21 ve 22. maddeleri gereğince Erzurum 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK'nın 362/1- c maddesi, uyarınca kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi....