Menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklı olduğunu iddia eden taraf üzerindedir. Somut olayda, davalı kooperatif iki ayrı genel kurul kararına dayalı olarak davacıdan alacaklı olduğunu iddia etmiş, davacı ise genel kurul kararlarının geçersiz olduğunu savunmuştur. Davalı kooperatifin alacak iddiasının genel kurul kararına dayalı olması ve bu kararların iptaline ilişkin olarak dava açılması karşısında, iptal davasının eldeki menfi tespit davası yönünden bekletici mesele yapılmasına karar verilmiştir. Her iki genel kurul kararına karşı açılan dava belli bir safahattan geçtikten sonra en son Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... E sırasına kaydedilmiştir. Bu sıra üzerinden yapılan yargılama neticesinde Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 20/11/2019 tarihli, ... E. ve ... K. sayılı kararıyla her iki genel kurul kararının batıl olduğunun tespiti ya da iptali davasının reddine karar verilmiş ve karar 15/01/2024 tarihinde kesinleşmiştir....
Davalı kooperatif vekili, genel kurul iptal davasının süresinde açılmadığını savunmuş, davanın reddini istemiştir. Diğer davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, genel kurul kararının iptali davasının süresinde açılmadığı, davacının üyeliğinin devam ettiği, ancak bina giderlerinden davalı ...’ın müteselsilen sorumlu olduğu gerekçeleriyle, genel kurul kararının iptali ve menfi tespit istemlerinin reddine, bina tamiratı, boya ve ortak giderlerden davalı ...’ın müteselsilen sorumlu olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 15.60 TL. onama ilam harcının temyiz eden taraftan alınmasına, 3.03.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki birleştirilen menfi tespit ve kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davalarının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davada menfi tespit ile ilgili hükmün kesinleşmesi nedeniyle yeniden karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : GENEL KURUL KARARININ İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; kooperatif hukukundan kaynaklanan genel kurul kararının iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 23.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 23.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,15.7.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
UETS DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) DAVA TARİHİ : 27/05/2022 KARAR TARİHİ : 26/04/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/05/2023 Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatif tarafından 08/05/2022 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında müvekkil ve diğer bir kısım üyelerin kooperatif üyeliklerinden çıkarılmasına karar verilmişse de, S.S. ... Konut Yapı Kooperatifinin 08/05/2022 tarihli 2021 yılı Olağan Genel Kurul Toplantı Tutanağının 8. Maddesinde bulunan üyelikten çıkarmaya ilişkin genel kurul kararının iptali için işbu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğunu, davacı ve kardeşi ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali, menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacılar vekili, davalı kooperatifin 07.02.2010 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında, peşin daire alan üyelerin aylık 100,00 TL genel gider katılım payı ödemesine karar verildiğini, bu karara dayanılarak davalı kooperatifçe müvekkil ...'e 6.000,00 TL aidat, 13.722,00 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 19.722,00 TL borç bildirildiğini, ancak müvekkillerinin sabit fiyat satış statüyle kooperatif ortağı olduğunu, bu nedenle kendilerinden genel gider katılım payı alınamayacağını ileri sürerek genel gider katılım payı alınmasına ilişkin genel kurul kararının iptali ile müvekkili ...'...
Hukuk Dairesi’nin 07.07.2009 tarihli ilamıyla davaya konu alacağın varlığının ve miktarının belirlenmesinin, buna göre de ihraç kararının yerinde olup olmadığının menfi tespit ve genel kurul iptali davalarının sonucuna göre belirleneceği göz önüne alındığında taraflar arasında görülen menfi tespit ve genel kurul iptali davalarının akıbetinin araştırılması, gerektiğinde sonuçlarının beklenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuş; bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş, davacı tarafından açılan menfi istemli dava ile bu dava birleştirilmiş, tüm dosya kapsamına göre, ihraç kararının doğru olduğu, ihtarlarda belirtilen miktar kadar davacının borcunun olduğu, davacının aidatlarını ödemediği, genel kurulun iptali bakımından borç alacak ilişkisinin bir önem taşımadığı gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. ...)...
, asıl davada, ... yönünden açılan davanın usulden reddine, diğer davacıların ihraçlarına ilişkin yönetim kurulu kararlarının ve bu kararlara istinaden oluşturulan 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının iptaline; birleşen 2011/364 E. sayılı davada, davacı ... yönünden davanın usulden reddine, diğer davacıların ihracına ilişkin yönetim kurulu kararlarının ve bu kararlara istinaden oluşturulan 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının iptaline; birleşen 2013/353 E. sayılı davada, davacının ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının ve bu karara istinaden oluşturulan 26.06.2011 tarihli genel kurul kararının iptaline; kooperatif tarafından açılan 2012/37 E. ve 2012/107 E. sayılı menfi tespit davaları konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir Davacı vekili tarafından 12.07.2013 tarihli oturumda davayı menfi tespit davası olarak ıslah edecekleri belirtilerek süre talep edilmiş, mahkemece genel kurul kararının iptaline yönelik davanın ıslahla menfi tespit davasına dönüştürülmesinin mümkün olmayacağı gerekçesiyle, davacı vekilinin bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın ıslah ve maddi hataların düzeltilmesi başlıklı 176. maddesinde “Taraflardan her biri, yapmış olduğu usul işlemlerini kısmen veya tamamen ıslah edebilir. Aynı davada, taraflar ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilir.” hükmüne yer verilmiştir. Aynı Yasa'nın 180. maddesi ise, “ Davasını tamamen ıslah ettiğini bildiren taraf, bu bildiriminden itibaren bir hafta içinde yeni bir dava dilekçesi vermek zorundadır. Aksi hâlde, ıslah hakkı kullanılmış sayılır ve ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.” hükmünü içermektedir....
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ilk ihtarda ihtar tarihi itibariyle talep edilemeyecek olan Ocak 2010 dönemi aidatının istendiği, ikinci ihtarın 02.04.2010 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen bir aylık süre dolmadan ihraç kararı verildiği, ihtarlarda istenen miktar ile kooperatif kayıtlarının uyuştuğu gerekçesiyle, ihraç kararının iptaline, menfi tespit davasının reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 03.10.2011 tarih ve 2011/959-764 E-K. sayılı ilamıyla onanmıştır. Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dava, ihraç kararının iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı kooperatif yönetim kurulunun 22.04.2010 tarihli ihraç kararı iptal edilmiş ve temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Menfi tespit davası yönünden ise 03.05.2009 tarihli genel kurulda şerefiye bedellerine ilişkin karar alınmıştır....