İcra Müdürlüğü'nün 2019/4721 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklısının T.C. ..., borçlularının ... ve ... olup, 525.648,25 TL asıl alacak, 54.835,15 TL işlemiş faiz ve komisyon masrafı, 1.06,62 TL BSMV olmak üzere toplam 581.500,02 TL'nin tahsilde tekerrür olmak kaydıyla davalılardan tahsili için “İpoteğin Paraya Çevrilmesi” yolu ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır. Somut olaya gelince; davacı banka ile davalı ... arasında 22.03.2017 tarihinde 500.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalı ...'in 120.000,00TL limitle sözleşmenin müteselsil kefili olduğu, davalı ...'ın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcu ödememesi üzerine hesabın kat edildiği, kat ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsiline yönelik olarak Ankara 23....
Ziraat Bankası, borçlularının T3 ve T4 olup, 525.648,25 TL asıl alacak, 54.835,15 TL işlemiş faiz ve komisyon masrafı, 1.06,62 TL BSMV olmak üzere toplam 581.500,02 TL'nin tahsilde tekerrür olmak kaydıyla davalılardan tahsili için “İpoteğin Paraya Çevrilmesi” yolu ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır. Somut olaya gelince; davacı banka ile davalı T3 arasında 22.03.2017 tarihinde 500.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalı T4 120.000,00TL limitle sözleşmenin müteselsil kefili olduğu, davalı T3'ın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcu ödememesi üzerine hesabın kat edildiği, kat ihtarına rağmen borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsiline yönelik olarak Ankara 23. İcra Müdürlüğü'nün 2019/4722 Esas sayılı icra dosyası üzerinden 581.500,02 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalıların takibe itirazları üzerine takibin durdurulduğu ve eldeki işbu itirazın iptali davası açılmıştır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 22/09/2021 NUMARASI : 2019/378 Esas 2021/547 Karar DAVACI : VEKİLİ DAVALI DAVA : İtirazın İptali DAVA TARİHİ : 03/07/2019 KARAR TARİHİ : 17/01/2024 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/01/2024 Taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; genel kredi sözleşmelerine dayalı olarak ... Tic A.Ş.'nin , ... ...Şubesinden kredi kullandığını, davalı ...'nun da bu sözleşmelere müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine banka tarafından Ankara 14....
Şti. arasında akdedilen kredi sözleşmesinin kefili ve ipotek borçlusu olduğunu, müvekkilinin ipotek veren kefil sıfatıyla imzalamış olduğu ilk kredi sözleşmesinden doğan borcun sona erdiğini, lehine ipotek verilen asıl borçlu şirketin dava dışı 3. kişiye kullandırılan bireysel kredi sözleşmesine kefil olduğunu, borçluların bu kredi sözleşmesinden doğan borçlarını yerine getirmediğinden davalı bankanın müvekkili hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine giriştiğini, müvekkilinin sonraki kredi sözleşmelerinden doğan borçtan sorumlu tutulmayacağını ileri sürerek icra takibinin müvekkili bakımından iptaline, ipoteğin fekkine ve davalı bankanın alacak miktarının % 40' ı oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişitir....
olmadığını, ipotek sözleşmesi ile kefalet ilişkisi arasında hiçbir bağ bulunmadığını, üçüncü kişi lehine ipotek, alacaklı bakımından ayni bir teminat sağlarken, kefaletin şahsi teminat sağladığını, ipotek ilişkisinde üçüncü kişinin sorumluluğunun sadece ipotekli taşınmazın bedeli ile sınırlı olduğunu, ancak kefilin sorumluluğunun tüm malvarlığını kapsadığını, davacı borçlu T1 tarafından verilen ipoteğin, davacı tarafın dava dilekçesinde bahsettiği genel kredi sözleşmesindeki kefalete ilişkin olarak verilen bir ipotek olmadığını, bu ipoteğin önceki Genel Kredi Sözleşmesi'nden sonra 08/06/2018 tarihinde yapıldığını, davacının iddia ettiği kredi sözleşmesinden bağımsız olarak yapılan ikinci bir sözleşme ile kendi kefaletinin teminatı olarak ipotek vermediğini, yani davacı tarafın genel kredi sözleşmesindeki kefalet borçlarına ilişkin teminat vermediğini, asıl borçlu Yaşar Çelik'e açılmış veya açılacak kredilerin teminatı olarak taşınmazı üzerinde ipotek tesis ettiğini, nitekim Kredi İpotek...
. - K A R A R - Dava, Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile girişilen icra takibine yönelik itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Davalı taraf duruşmalara katılmadığı gibi cevap dilekçesi de vermemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi kurulu raporuna göre toplam alacağın limit ipoteğinin üzerinden girişilen takibin yerinde bulunduğu gerekçeleri ile icra takibine yönelik itirazın iptaline, takibin azami hat ipotek limit 68.070.00.-TL üzerinden takip talepnamesindeki temerrüt faizi, icra harç ve masraflar ve vekalet ücreti talepleri talepnameden çıkarılmak suretiyle devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz temyiz edilmiştir....
Somut olayda şikayetçi ipotek veren üçüncü kişi sadece konut finansman kredisi sözleşmesine göre verilen kredi için ipotek verildiğini, bu kredinin de büyük bir kısmının ödendiğini iddia etmiş ise de, yukarıda belirtildiği üzere ipoteğin borçlunun konut kredisinin yanısıra her türlü sebepten doğmuş ve doğacak doğan borçlarının teminatını teşkil etmek üzere tesis edildiği, takip talebinde ise kredi genel sözleşmesinden doğan ticari kredi borcunun (6500036761 ve 6500036764 Ref nolu) takip edildiği ve ayrıca ödenmeyen çek yapraklarına ilişkin banka sorunluluk bedellerinin blokesinin istendiği, bu kredi hesaplarının 21/03/2018 tarihinde kat edildiğine dair ihtarın asıl borçlu...'a 29.03.2018; ipotekli taşınmaz maliki ...'...
Ekspertiz A.Ş arasında imzalanan 31.5.2012 tarihli genel kredi sözleşmesine davacının müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu, davacının taşınmazı üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis edildiğini, davacının bu ipoteği kaldırmak için davalıya müracaat ettiğinde, davalı tarafından ihtarname ile hesaba 40.842,00 TL'nin depo edilmesi durumunda ipoteğin kaldırılacağının bildirildiğini ancak, ödeme yapılmasına rağmen ipoteğin kaldırılmadığını belirterek, davacı adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan ipoteğin terkinine ve davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
rızasının alınmasının açıkca bir gereklilik olduğunu ortaya koyduğunu, aynı hususun MK193 Borçlar Kanunu 603 maddesini de teyit ettiğini, banka lehine .... adına kayıtlı olan taşınmazın ....ın kardeşinin sahibi olduğunu .... inşaat Otomativ Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin ticari kredi sözleşmesinden dolayı teminat niteliğinde ipotek verildiğini, bu ipoteğin verilebilmesi için yukarıda açıklanan nedenlerle davacı eşi rızasının gerektiği, eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça ya da yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabileceğini, yargıtay uygulamalarının da bu hususu teyit ettiğini belirterek taşınmaz kaydı üzerinde yer alan ipoteğin kaldırılmasına dair karar verilmesi talep ve dava olunmuştur....
Şubesinden kullandıkları kredilerin karşılığı olarak, davalı banka lehine ipotek tesis edilmesine rıza gösterdiğini, kredi sözleşmesi gereğince verilen teminat mektubu, kullanılan kredi ve çek karnelerinin karşılığının ilgili şirketler tarafından tamamen ödenmiş olup, herhangi bir borcunun kalmadığını, bu nedenle ipoteğin davalı banka tarafından kaldırılması gerektiğini, davalı bankanın ipotekleri kaldırmaması üzerine davacı tarafından bankaya ihtarname gönderdiklerini, bankanın ise kredi yükümlülüğünün devam ettiği gerekçesiyle ipoteğin kaldırılamayacağını bildirdiğini, davalı banka tarafından ilk sözleşmeden sonra yeni bazı firmalar ve şahıslara yeni genel kredi sözleşmesi ile kredi verildiğini, imza attığı sözleşmeden kaynaklı bir borç kalmamasına rağmen, davalı banka tarafından sonradan düzenlenen ve imzasının olmadığı yeni bir sözleşmeye istinaden davacının taşınmazları üzerinde bulunan ipoteklerin haksız ve hukuka aykırı şekilde banka tarafından güvence olarak tutulmaya devam...