WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yine bilirkişi raporu ile ikinci sözleşmenin yapıldığı 16/05/2016 tarihine dek şirket kredi kartı kullanıldığına ve borç bakiyesi bulunduğuna dair herhangi bir kaydın mevcut olmadığı tespit edilmiştir. Dava dışı şirket tarafından 16/05/2016 tarihli ikinci genel kredi sözleşmesinin bağıtlanmasından sonra Artı para(kredili mevcuat hesabı)'ndan kredi kullanıldığı, yine ikinci sözleşmeden sonra şirket hissedarı ...'a 40.000,00-TL limitli axess business şirket kredi kartı verildiği tespit edilmiştir....

    Bu sebeple genel kredi sözleşmelerinin kurulması, taraflarının hak ve borçları, sözleşmenin ihlali, sona ermesi konularında bankacılık mevzuatı ile birlikte Borçlar Kanunu hükümleri de uygulanacaktır. Genel kredi sözleşmesi ile kredi müşterisine belirli bir süre için veya süresiz olarak belirlenen limit içerisinde, limit kadar bir krediyi bir defada, veya kısım kısım kullanma ya da hiç kullanmama hakkı verilmektedir. Bu şekilde genel kredi sözleşmesi de kredi kullanma koşulları belirlenmiş olur. Öyle ki, kredi müşterisi genel kredi sözleşmesi çerçevesinde kredi kullanma talebinin bankaya ilettiğinde, ayrı bir kredi sözleşmesi kurulur, fakat bu kredi sözleşmesinin koşulları genel kredi sözleşmesindeki koşullar olarak kabul edilir. Genel kredi sözleşmeşmelerinde taraflar arasında uzun süreli bir hukuki ilişki kurulmaktadır....

      Davalı banka, ilk genel kredi sözleşmesi uyarınca verdiği bütün mektupları iade almıştır. 05.11.2018 tarihinde verilen ve 1 yıl vadeli olan ... numaralı mektubun süresi 05.11.2019 da bittiği için, sonradan imzalanan ikinci genel kredi sözleşmesi uyarınca yeni ortaklardan da muvafakat alarak, bu mektup yerine yeni bir teminat mektubu verilmiş olup, yeni verilen mektup 23.10.2020 tarihinde kısmen (146.000-tl) tazmin olmuştur. Kısmen tazmin olan mektup ikinci genel kredi sözleşmesi uyarınca verilmiş olup, müvekkillerin bu kredi sözleşmesinde imzaları olmadığı gibi, bu kredi sözleşmesine bağlı borçları da bulunmamaktadır. Davalı banka yeni mektubu ikici genel kredi sözleşmesine istinaden verdiği için, bu hususta ilk genel kredi sözleşmesini kefil olarak imzalayan müvekkillerden muvafakat alma gereği dahi hissetmeden işlem tesis etmiştir....

        Mahkemece alınan bilirkişi raporunda, asıl borçluya ait 5 adet genel kredi sözleşmesinin bulunduğu, davacı kefilin ise bu sözleşmelerin üçünde imzasının bulunduğu, 2007 ve 2008 tarihli genel kredi sözleşmelerinde imzasının bulunmadığı, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda takibe konu edilen kredilerin davacının imzasının bulunmadığı 2007 ve 2008 tarihli genel kredi sözleşmelerinden kaynaklandığı belirtilmiş olup, mahkemece bu husus dikkate alınmamıştır....

          Anılan iddia karşısında yargılama aşamasında Adli Tıp Kurumundan alınan raporda takip dayanağı genel kredi sözleşmesindeki kefalet imzasının kuvvetle muhtemel davacı eli ürünü olmadığı tespit edilmiştir. Anılan raporda takip dayanağı genel kredi sözleşmesini davacının imzaladığı tarihten sonraki belge asılları incelenerek kefalet imzasının kuvvetle muhtemel davacı eli ürünü olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir. Oysa ki anılan rapor mukayese belgeler açısından yeterli incelemeyi içermemektedir. Alınacak rapor davacının genel kredi sözleşmesini imzaladığı tarihten önceki dönemlerde yetkili merciler önünde attığı imza örneklerini içeren belgelerin asılları getirtilerek sözleşmede davacıya atfen atılan imzaların davacıya ait olup olmadığı konusunda tespiti içermelidir....

          nin kefil olarak imzasının bulunmadığı, davacı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ile genel kredi ve teminat sözleşmelerinin bilgilendirme formundaki ''işbu sözleşme tahtında vermiş olduğum kefalet, kefalet tarihinden önceki borçları da kapsamaktadır.'' ibaresi sebebiyle kredi kartı dolayısıyla tespit edilen borçtan da kefilin sorumlu olduğunu ileri sürmekte ise de, bu ibarenin ancak genel kredi ve teminat sözleşmeleri kapsamında verilen kredilerle ilgili olduğu, kredi kartı sözleşmesini kapsamadığı, zira ayrı bir kredi kartı sözleşmesinin bulunduğu ve kefaletin geçerliliği için bu sözleşmede imzanın bulunmasının gerektiği gibi söz konusu ibarenin genel işlem koşulu niteliğinde değerlendirilebileceği, bu şekilde davalı kefilin imzasının bulunmadığı ayrı sözleşme niteliğindeki kredi kartı sözleşmesi sebebiyle sorumluluğunun olmayacağı anlaşılmıştır. Böylece bilirkişi raporunda davalı asıl borçlu için toplam nakdi alacak ......

            Dava, dava dışı asıl borçlu şirket ile davalı banka arasında akdedilen 23/08/2014 tarihli genel kredi sözleşmesine kefil olunduğu, borcun asıl boçlu tarafından ödendiği, diğer genel kredi sözleşmelerinde ise kefalet bulunmadığı iddiasına dayalı olarak açılan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Davalı yan, alacağın kaynağı olarak dosyaya 9 adet genel kredi sözleşmesi ibraz etmiştir. Dosya içerisinde yer alan davacı banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmelerinden; 23.08.2004 tarihli genel kredi sözleşmesinde davacının müşterek müteselsil kefalet imzası bulunmakta ise de, 21.10.2009, 21.10.2009, 10.05.2010, 26.05.2010, 16.07.2010, 25.08.2010, 21.04.2010 ve 14.07.2011 tarihli genel kredi sözleşmelerinde davacının müşterek müteselsil kefalet imzası bulunmamaktadır. .../......

              Dava, kredi borcu ve teminat bonosundan kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkindir. (Kapatılan) Yargıtay 19....

                Mahkemece davacının kredi alacağının tespiti için bilirkişiden rapor alınmış ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda taksitli ticari krediler yönünden ödeme planında yazılı akdi faiz oranının %50 fazlası bulunarak temerrüt faizi tespit edilmiş ve banka alacağı da buna göre belirlenmiştir. Davacı tarafça, genel kredi sözleşmesinin 10. Maddesindeki düzenlemeye atıfta bulunularak bankaca tespit edilmiş en yüksek faizin Merkez Bankasına bildirlen faiz olarak nazara alınması ve bu oranın %50 fazlası üzerinden temerrüt faizinin tespit edilmesi gerektiğini beyanla rapora itiraz etmiştir. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Mevduat Ve Kredi Faiz Oranları Ve Katılma Hesapları Kâr Ve Zarara Katılma Oranları İle Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında 2006/1 sayılı Tebliğin 4/1....

                  Bilirkişi Raporu : Bilirkişi ...tarafından düzenlenen 18/11/2019 tarihli raporda özetle ; Davalı Bankanın Ödemiş Şubesince, dava dışı ... ’a 02.04.2008 düzenleme tarihli 20.000.00-TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi ve 11.11.2016 düzenleme tarihli Ticari Kart Sözleşmesi imzalatıldığı, Genel Kredi Sözleşmesini davacılar ... ve ...'ın müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, Ticari Kart Sözleşmesinde davacıların müşterek borçlu ve müteselsil kefalet imzalarının bulunmadığı, Genel Kredi Sözleşmesine istinaden dava dışı asıl borçlu ...’a ... no.lu kredi hesabından 07.07.2015 tarihinde 20.000.00.-TL nakit kredi kullandırıldığı, kredi ödenmediğinden kredi hesabının 18.09.2017 tarihinde 14.127.46-TL olarak kat edildiği, Ticari Kart Sözleşmesine istinaden ... no.lu kredi hesabından 11.11.2016 tarihinde yıllık % 22.68 akdi faiz oranı ile 11.000....

                    UYAP Entegrasyonu