WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/994 Esas KARAR NO : 2021/642 DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 30/12/2020 KARAR TARİHİ : 13/07/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı takip borçlusu aleyhine---- sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine girişildiğini ve davalıya ödeme emrinin tebliğ edildiğini, borçlu tarafından 20/03/2020 tarihli itiraz dilekçesi ile icra takibine itiraz edildiğini ve itiraz üzerine takibin durduğunu, davalı taraf aleyhine dava açmadan önce ara buluculuğa başvurulduğunu ancak anlaşmanın sağlanmadığını tüm bu nedenlerle davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve borçlunun itirazında haksız olduğundan alacağın %20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet...

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, borcun kesinleştiğini, İİK.nun 89 madde ile düzenlenen haciz ihbarnamesine itiraz sürelerinin yasa ile açıkça düzenlendiğini, davacıların süresinde itiraz etmediği gibi İİK 65 maddesi ile tanımlanan gecikmiş itiraz hakkından da yararlanmadıklarını, işlemler üzerinden yaklaşık 6 yıl gibi bir süre geçtikten sonra açılan iş bu davanın kötü niyetli olduğunu, yasayı bilmemenin mazeret sayılamayacağını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;''..... Davacılar, üçüncü ihbarnameyi 07.12.2012 tarihinde tebellüğ ettiklerinden sonra İİK 89/3'e dayalı menfi tespit davasını 22.06.2017 tarihinde ikame etmişlerdir. Dava süresi içerisinde açılmadığından reddi gerektiği '', gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur....

    -TLyi İİKnun 142/a maddesi gereği teminat mektubunu ibraz ettiği gün tahsil etmiş addolunacağından, ihale bedeline mektubun sunulduğu tarihe kadar işlemiş faiz yürütülmesinin mümkün olmadığını, somut uyuşmazlıkta sıra cetveline itiraz davasının aleyhe sonuçlanıp paranın faizi ile iadesinin gerekmesi ihtimaline binaen, teminat mektubunun sunulduğu günden itibaren işleyecek faiz gözetilerek, teminat mektubuyla garanti edilecek miktarın belirlenmesi gerektiğini, İcra Müdürünün vermiş olduğu 24/09/2020 tarihli kararında 2.705.000,00.-TL ihale bedelinin dosyaya iade edilmesinin gerekmesi halinde iade tarihine kadar geçecek süreye dair faizi olarak 639.060,00.-TL belirlenerek toplamda 3.344.060,00....

    DAVA TÜRÜ : İcra takibine Gecikmiş itiraz DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 21.12.2015 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ilamsız takipten kaynaklanan şikayete ilişkindir. Yargıtay Kanunu 14. maddesi uyarınca Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 19.01.2015 tarih 2015/8 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 22.01.2015 tarihli ve 29244 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULU'NA GÖNDERİLMESİNE, 08.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 26.401,00 TL kaçak elektrik bedeli,132,00 TL gecikmiş gün faizi, 23,76 TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 26.556,76 TL üzerinden ve 26.401,00 TL kaçak elektrik bedeline 6183 sayılı Kanunun 51. Maddesi kapsamında işleyecek gecikme faizi, işleyecek gecikme faizine ilişkin %18 KDV, İcra gideri, vekalet ücreti ile birlikte , TBK’nın 100. maddesi uyarınca yapılacak kısmi ödemelerin öncelikle varsa işlemiş faiz , masraf ve fer’ilere mahsubunun sağlanarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere, 1-Davanın KISMEN KABULÜNE; buna göre davalının Bursa 12. İcra Dairesi’nin 2020/......

        Davacı gecikmiş itirazda bulunmuşsa da davanın hukuki nitelendirilmesi hakime ait bir görev olup somut olayda gecikmiş itirazın koşulları bulunmamaktadır, olsa olsa usulsüz tebligat şikayeti söz konusu olabilir. Zaten usulsüz tebligat şikayeti ile gecikmiş itiraz bir arada yapılamaz. Gecikmiş itirazda tebligat usulsüzlüğü söz konusu olmayıp aksine yapılan tebligat usulüne uygundur, borçlu hastalık vs. geçerli bir mazereti sebebiyle süresinde borca itiraz edememiştir. Somut olayda böyle bir durum söz konusu değildir. Davacı bonoda keşideci konumunda olup herhangi bir adres bildirmemiştir. (Bononun keşide yeri Ankara'dır.) Davacının mernis adresine yapılan ilk tebligatın bila iade dönmesi üzerine ikinci tebligat TK 21/2'ye göre yapılmış olup herhangi bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Tebligat usulüne uygun olarak kabul edildiğinden davacının şikayeti ve borca itirazı yasal süresi içerisinde yapılmamış olup süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir....

        Davacı vekili istinafa başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin kıymet takdiri tebligatının icra dosyasından gönderildiğinin farkında olmadığını, davalının müvekkilinin yazlıkta kaldığını bildiği halde kışın oturduğu adrese tebligat gönderilip takibi kesinleştirdiğini, gecikmiş itirazlarının kabul edilmesi gerektiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davacı her ne kadar dava dilekçesinde gecikmiş itirazlarının kabulünü talep etmiş ise de, tebligatın geçersizliği de ileri sürülmüş olup, usulüne uygun tebligat bulunmaması halinde HMK'nun 33. maddesi gereği hukuki tavsif hakime ait olacağından, borçlunun dilekçesinde geçikmiş itiraz isteminde bulunması ile bağlı kalınmaksızın, tebligat usulsüzlüğü ve Tebligat Kanunun 32. maddesi gereği tebliğ tarihinin belirlenmesi yoluna gidilmelidir. (HGK.'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Takibine Gecikmiş İtiraz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere ve tebligatın İnegöl Belediye Başkanlığına çıkartılmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Mahkeme kararının İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca ONANMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 27,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 3,70 TL'nin temyiz edenden alınmasına, 05.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Somut olayda, takibin dayanağının 6 adet bono olduğu görülmekle birlikte, alacaklı tarafından ödeme emrinde alacak kalemlerinin “gecikmiş kira alacağı-vadesi gelecek kira alacağı-gecikmiş sigorta alacağı ve faizleri" şeklinde gösterildiği; senetlerin 03.09.2008 tarihli finansal kiralama sözleşmesi kapsamında verildiği hususunun da tarafların ve mahkemenin kabulünde olduğu anlaşılmaktadır. Alacaklı tarafından da kabul edilen finansal kiralamaya dair sözleşmelerdeki ibarelerden taraflara karşılıklı edim yüklendiği tartışmasız olup, bu durumda alacağın varlığı, miktarı ve tahsilinin gerekip gerekmediği yargılamayı gerektirmektedir. O halde mahkemece borçlunun itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

            üzerinden hesaplanan gecikmiş gün faizinin 10.057,82TL ve faizin KDV’ sinin 1.810,41TL olduğu, davacının, 428.600,46 TL enerji bedeli, 10.057,82 TL gecikmiş gün faizi ve 1.810,41 TL temerrüt faizin %18 gider vergisi olmak üzere toplam 440.468,69 TL davalıdan alacaklı olduğu anlaşılmış, davalı tarafından İstanbul ......

              UYAP Entegrasyonu