Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, inşaatın sözleşmede kararlaştırılan 30.07.2006 tarihinde bitirilmemiş olması nedeniyle davacıya teslim edilmeyen 20 dairenin aylık 100 Euro üzerinden hesaplanan 44.642,00 TL gecikme tazminatının tahsili için girişilen icra takibine vâki itirazın iptâli, takibin devamı, ve %40 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili istemiyle açılmış, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle dosyadaki belgelerden İmar Kanunu'nun 18. madde uygulaması sebebiyle inşaatların 23.10.2007 ile 13.10.2008 tarihleri arasında durdurulduğunun anlaşılmasına ve davada talep olunan gecikme tazminatının bu dönemden öncesine ait bulunmasına ve davalının ekstra işler bedeli yönünden dava hakkını saklı tutmuş olmasına göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan...
-TL işlemiş gecikme tazminatı, 469,49.-TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 6.906,69.-TL borçlu bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının ... 25. İcra Müdürlüğünün 2015/4601 sayılı takibe itirazının iptali ile takibin; 3.388.-TL kapıcı kıdem tazminat payı, 3.049,20.-TL işlemiş gecikme tazminatı, 469,49.-TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 6.906,69.-TL üzerinden ve asıl alacağa icra takip tarihinden tahsil anına kadar yasal faiz uygulanarak tahsili şeklinde sürdürülmesine, asıl alacağın takdiren % 20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kapıcı tazminatı payının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir....
Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 1998/230 Esas ve 1998/236 Karar sayılı veraset ilâmına göre onun tek mirasçısı olan davacı tarafından kademeli istemde bulunulmuş; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacı tarafa yüklenici kooperatif tarafından verilmesi gereken (2) adet dairenin davalı adına olan tapu kayıtlarının iptâli ile davacı adına tapuya tesciline, olmadığı takdirde ise dava tarihindeki rayiçlerine göre bedelinin ve ayrıca 6.500,00 TL gecikme tazminatının tahsili istenmiştir. Az yukarıda açıklandığı üzere mahkemece “ifa yerine geçen olumlu zararın” kabulü ile (2) dairenin rayiç bedeli olan 160.000,00 TL’nin tahsiline karar verilmesi isabetli olduğu halde; gecikme tazminatı kapsamında olan 6.500,00 TL ecrimisilinde davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır. Çünkü BK’nın 106/II. maddesi gereğince, “ifa yerine geçen tazminatın” istenmesi ve mahkemece de hükmedilmiş olması durumunda, gecikme sebebiyle tazminata hükmedilemez....
Mahkemece karar altına alınan her davacı için ayrı ayrı 9.100,00 TL gecikme tazminatının tamamına dava tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmiştir. Davalı yüklenici şirket ıslahla arttırılan gecikme tazminatı miktarları için ıslah harcının yatırıldığı 10.12.2010 tarihinde temerrüde düşürüldüğü halde, gecikme tazminatının tamamına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekirse de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK’nın Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eksik işlerin giderilme bedelinin ve gecikme tazminatının tahsili, birleşen dava ise; gecikme tazminatının tahsili istemleriyle açılmış, mahkemece davaların reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava konusu 10 bağımsız bölüm numaralı dairenin kilerinin iptâl edilerek banyoya dönüştürülmesi ile aynı dairenin çatısı sökülerek teras yapılması işlerinin imar plânına ve projeye aykırı olduğu anlaşılmaktadır. Bu aykırılıklar giderilmeden 10 bağımsız bölüm numaralı dairenin yasal hale gelmesi, dolayısıyla değerinin artması sözkonusu olamaz....
2013 yılındaki aidatlar açısından gecikme tazminatı hesaplanmayarak İstanbul Anadolu 22....
Asliye Hukuk Mahkemesi’nin dosyası ile aynı nitelikte dava açıldığı, dosyanın 2006/372 Karar numarası ile karara çıktığı, verilen kararın Yargıtay denetiminden geçtiği, bu dosyada fazla imalât yönünden teslim süresine olan etkinin 19 ay olarak belirlendiği, bu şekilde arsa sahiplerinin istemekte haklı oldukları gecikme tazminatının 7 ay üzerinden hesaplandığı görülmüştür. Aynı bilirkişi tarafından temyiz incelemesine konu bu dosyada verilen raporda ise fazla imalâtlar için gerekli sürenin 5 ay olarak bildirildiği ve 21 aylık süre için gecikme tazminatının hesaplandığı belirlenmiştir. Bilirkişi tarafından verilen raporda bu farklılığın nedeni açıklanmamış, mahkemece de bu konu üzerinde hiç durulmadan, bilirkişi raporu doğrultusunda gecikme tazminatı karar altına alınmıştır. Daha önce sonuçlanan ve Yargıtay denetiminden geçen Tekirdağ 2....
Oysa, Borçlar Kanunu'nun 18. maddesi gereğince ve “Amaca göre yorum kuralı” uyarınca sözleşmenin 17. maddesi hükmü değerlendirildiğinde; işin tesliminde yüklenicinin temerrüdünün gerçekleşmesi durumunda Borçlar Kanunu'nun 106/II. maddesine göre yanlarca kararlaştırılan gecikme tazminatının düzenlendiği sonucuna varılmaktadır. Diğer yandan mahkemece, dava konusunun ifaya ekli ceza niteliğinde olduğu kabul edildiği halde, Borçlar Kanunu'nun 44. maddesi hükmü uygulanarak belirlenen miktardan indirim yapılması da kabul şekli bakımından çelişkili olmuştur. Çünkü, ifaya ekli cezada indirim, Borçlar Kanunu'nun 161. maddesi gereğince olanaklıdır. Kaldı ki; gecikme tazminatının tahsili davasında da Borçlar Kanunu'nun 44. maddesi hükmü uygulanamaz....
Nitekim davaya esas icra takibinde de üç daire için gecikme tazminatı istendiği görülmektedir. Şu halde, üç adet daire yönünden gecikme tazminatı hesabı yapılarak sonuca göre bir hükme varılması gerekirken, hatalı değerlendirme içeren bilirkişi raporuna itibar edilerek bir adet daire için hesaplanan gecikme tazminatının hüküm altına alınması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 266,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 24.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesiyle yüklendiği edimi zamanında yerine getirmeyen yükleniciden gecikme tazminatının tahsili istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece taraflar arasında daha önce görülen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 2008/267 Esas ve 2010/238 Karar sayılı dava dosyasında eksik işlerin giderilme bedeline de hükmedildiğinden bahisle gecikme tazminatının reddine karar verilmiş ise de, anılan davada verilen karar 08.02.2011 tarihinde kesinleşmiş olup, dairelerin kullanılabilmesi için eksik işlerin tamamlanmasına, bunun için de davacının belli bir süreye ihtiyacı vardır....