(gecikme cezası) = 3.926,80 TL. (asıl alacak) + 179,38 TL. (işlemiş faiz) + 32,29 TL (Faiz KDV si) = 4.138,47 TL. üzerinden (takip tarihi itibarıyla) davalı ... adına devam edebileceği kanaatiyle davacının davasının kısmen kabulüne, davalı tarafın....İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın (785,60 TL geçiş bedeli + 3.141,20 TL gecikme cezası olmak üzere) 3.926,80 TL asıl alacak, 179,38 TL işlemiş faiz ile 32,29 TL faizin kdv'si olmak üzere toplam 4.138,47 TL bakımından iptaline ve takibin bu miktar bakımından devamına, hüküm altına alınan 3.926,80 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, hüküm altına alınan 4.138,47 TL'nin %20'si oranında hesaplanan 827,69 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı adına yapılan ödemeler ve onarım bedelleri için faiz başlangıcının ödeme tarihleri ve teminat mektuplarının nakde dönüştürüldüğü tarihler dikkate alınarak faiz hesaplanması gerektiğini, gecikme cezası için kesin hak ediş tarihinin temerrüt tarihi olarak kabulü ile 30/12/2015 tarihinden itibaren faiz hesabı yapılması gerektiğini, yeniden yapılan bilirkişi incelemesinde sadece bir itirazın dikkate alındığını, onarım ve arıza bedellerinin eksik hesaplandığını, geçici kabul eksiklikleri için gecikme cezası alacağının dikkate alınması gerektiğini, reaktif ceza bedelinden ve nefaset bedelinin tamamından davalının sorumlu olması gerektiğini, gecikme cezası için gecikilen gün sayısının eksik hesaplandığını, kesin kabul heyetinin belirlediği süre sonunun dikkate alınmasının hatalı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir. GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir....
Esas sayılı dosyasında 2.283,50 TL Asıl Alacak, 138,65 TL işlemiş faiz, 24,96 TL %18 KDV olmak üzere toplam 2.427,11 TL talep ettiği, Takip dosyasında 218,00 TL Geçiş Bedeline On katı Gecikme cezası uygulandığı, yasa değişikliği sonrası geçiş bedeline dört katı gecikme cezası uygulanarak yasaya uyarlandığı, Geçiş Bedeli 218,00 TL, Gecikme Cezası 818,20 TL, Toplam 1.036,20 TL asıl alacak üzerinden hesaplanan işlemiş faiz 63,47 TL ve %18 KDV 11,42 TL olmak üzere 1.111,10 tutar üzerinden dava konusu ettiği, Sayın Mahkeme tarafından itirazın iptaline karar verildiği takdirde, davacının Geçiş Bedeli Geçiş Bedeli 218,00 TL, Gecikme Cezası 818,20 TL, Toplam 1.036,20 TL tutarı talep edebileceği, takip tarihi itibarı ile davacının işlemiş faiz 63,47 TL ve %18 KDV 11,42 TL tutar ile ilgili talebinin nihai hukuki değerlendirmesinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, davacının takip sonrası takip tarihinden itibaren artan oranlarda %9,75 işlemiş faiz ve KDV kanunun gereği işleyecek faiz üzerinden...
Mal Alımlarına Ait Tip Sözleşmenin 34. maddesinde gecikme hâlinde uygulanacak cezalar ve kesintiler ile sözleşmenin feshi düzenlenmiş olup 34.2. maddesi; “Yüklenicinin, sözleşmeye uygun olarak malı süresinde teslim etmemesi halinde, gecikilen her takvim günü için sözleşme bedelinin …..oranında gecikme cezası uygulanır.” şeklindedir....
Atakum Teknik Lise'nin ihtiyacı olan 1929 kalem bilgisayar malzemelerinin alımı için yapılan ihale sonunda davalı ile 5.4.2004 tarihinde sözleşme imzaladıklarını, malzemelerin ihtara rağmen teslim edilmediğini, ihalenin 17.6.2004 tarihinde feshedildiğini ve yeniden ihale yapıldığını, sözleşme gereği gecikme cezası ve ikinci ihale dolayısıyla oluşan fiyat farkı nedeniyle toplam 43.396.153.590 TL'nin fesih tarihinden yasal faiziyle ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, 26.4.2006 tarihli yazıdan uzun bir süre sonra ihalenin feshedildiğini, gecikme cezası istenemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
Davalı davacıya karşı cevabında sözleşme konusu işlerin geciktiği iddia edilmiş, davacıya ihtarlar gönderdiğini belirtmiş, davacı ise cevabında gecikmenin kendisinde değil davalıdan kaynaklandığı iddiasında bulunmuştur.Mahkemece davaya konu sözleşmelere ilişkin teslim tarihi belirlenmesi yönünde taraf delil ve belgeleri toplanıp, dava dışı İdare ile davalı arasında düzenlenen hakedişler de incelenmek suretiyle davacının sözleşme kapsamında üstlendiği işlerin teslim tarihinin tespit edilmesi, sözleşmeyle öngörülen teslim tarihiyle bu tarih arasında bir gecikme olduğunun anlaşılması durumunda gecikmeye hangi tarafın neden olduğunun belirlenmesi suretiyle davalı tarafça sözleşme kapsamında gecikme cezası kesintisi yapmakta haklı olup olmadığı, varsa gecikme cezasına ilişkin sözleşme hükümleri de gözetilerek ceza miktarının belirlenmesi gerekirken mahkemece 20.07.2015 tarihli sözleşmede kararlaştırılan teslim tarihinden sonra düzenlenen 8 adet hakedişte gecikme cezası kesintisi yapılmadığı...
Mahkemece; gecikme bedeli adı altında talep edilen miktar ile fatura bedelleri toplamı esas alınarak Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. HUMK.nun 1. maddesi uyarınca görev dava olunan şeyin değerine göre belirtilmiş ise, görevli mahkemenin tespitinde, davanın açıldığı gündeki değer esas tutulur. Faiz, görevin tespitinde hesaba katılmaz. Sözleşmede taraflar gecikme ( temerrüt )faizini "ceza koşulu" yahut "gecikme cezası" olarak kararlaştırabilirler. Davacı İSKİ tarafından düzenlenen sözleşmede fatura bedellerinin zamanında ödenmemesi halinde, borçlunun her ay borcun belirli bir oranında ek bir ödemeyi "ceza koşulu" yahut "gecikme cezası" olarak kararlaştırmış olması bu ödemenin "gecikme (temerrüt) faizi" olarak nitelendirilmesine engel teşkil etmez. Bu itibarla asıl alacak miktarına göre Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu düşünülmeksizin görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Enerji Nakil Hattının 2003-2004-2005 ve 2006 yılları kullanım bedeli 1.898,67 TL ile gecikme cezası 2.491,60 TL'nin tahsili istenilmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 4.390,27 TL alacağın yasal faizi ile tahsili cihetine gidilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, taraflar arasında (2002 tarihli sözleşmede) Enerji Nakil Hattı bedellerinin süresinde ödenmemesi halinde 6183 sayılı yasanın 51.maddesinde düzenlenen gecikme cezasının uygulanacağı kararlaştırılmıştır. Bundan ayrı olarakta; mahkemece, asıl alacağa gecikme cezasının ilavesi suretiyle bulunan toplam miktara yasal oranda faiz yürütülmesi BK'nun 104/son maddesine aykırıdır....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22/12/2020 tarih 2018/227 Esas 2020/436 Karar sayılı kararında özetle; Asıl dava, taraflar arasında imalanmış olan 13.07.2017 tarihli sözleşmenin idarece haksız feshine dayalı gelir kaydedilen kesin teminatın ve gecikme bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, birleşen dava da aynı feshe dayalı 30 günlük gecikme cezası ve kesin teminatın güncellenme farkının tahsili istemine ilişkindir. Yapılan yargılama sonucunda toplanan delillerden; asıl davada davacı vekilinin taraflar arasında imalanmış olan 13.07.2017 tarihli sözleşmenin idarece haksız feshine dayalı gelir kaydedilen kesin teminatın ve gecikme bedelinin tahsilini talep ettiği, birleşen davada davacı vekilinin aynı feshe dayalı 30 günlük gecikme cezası ve kesin teminatın güncellenme farkının tahsilini talep ettiği, Sözleşme ve eki Teknik Şartnamenin incelenmesinde; "Madde 26- İdarenin sözleşmeyi feshetmesi, 26.1....
Davalı cevap dilekçesinde davacı taşeronun edimini eksik ve ayıplı ifa ettiğini savunmuş ve ayrıca sözleşmedeki kesin vadelere riayet etmediğini, gecikme cezası isteme hakkının doğduğunu, 01.10.2013 tarih ve 200.600,00 TL bedelli gecikme cezası faturası düzenlediklerini ileri sürerek takas mahsup savunmasında bulunmuştur. Mahkememizin işbu dosyası ile birleşen Gaziantep ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... esas sayılı dosyasında davalı tarafın gecikme cezası 200.600,00 TL ile eksik işlerden kaynaklanan 58.560,00 TL alacağı olmak üzere toplam 259.160,00 TL alacağının tahsili istemiyle dava açmıştır. Bir başka ifadeyle davalı yan, asıl dosyada takas/mahsup def'ine konu alacağının tahsili istemiyle ayrı dava açmıştır. Davalının karşı alacağının hem asıl davada, mahsup-takas def’i olarak ileri sürülmesi, hem de ayrı bir dava konusu yapılması, iki talebin de aynı anda sürdürülmesi muhakeme hukuku açısından mümkün değildir....