biometrik verilerin esas alınıp merkezi veri tabanına kaydedileceği, mevcut biometrik verilerle eşleştirileceği, kayıt altına alınan yabancıların bilgilerinin derhal Göç İdaresi Genel Müdürlüğüne bildirileceği, yabancıların kayıt bilgilerinin doğum, ölüm. evlilik, boşanma, gönüllü geri dönüş gibi hallerde güncelleneceği, adres kayıt sistemine kaydedilecekleri düzenlemeleri getirilmiş, 22'nci maddesinde ise; kayıt işlemleri tamamlananlara, valilikler tarafından geçici koruma kimlik belgesi düzenleneceği, geçici koruma kimlik belgesi verilenlere. 25/04/2006 tarihli ve 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu kapsamında yabancı kimlik numarası verileceği belirtilmiştir. 6458 sayılı Kanun'un 121. maddesine dayanılarak çıkartılan Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik 17 Mart 2016 tarih ve 29656 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 05.04.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 104 ada 12 parsel sayılı taşınmazda tapuda "... oğlu ..." yazılı isminin nüfus kaydına uygun olarak "... oğlu ..." şeklinde düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı idare vekili temyiz etmiştir. Dava Medeni Kanunun 1027. maddesi gereğince tapuda isim düzeltilmesi isteğine ilişkindir....
ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kayıtlarında hatalı yazılan doğum tarihinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişmeye konu 111 ada 42 parsel sayılı taşınmazın 17.01.2006 tarihinde tesis kadastrosuna istinaden ... oğlu ... adına kayıtlı olduğu görülmektedir. Davacı, anılan taşınmazın kendisine ait olduğunu, ancak 1974 yılında doğduğu halde kadastro tespiti sırasında doğum tarihinin yanlışlıkla 1960 olarak yazıldığını ileri sürerek tapu kayıtlarında doğum tarihinin nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, doğum tarihinin tapu kaydında bulunması zorunlu olan kimlik bilgileri arasında yeralmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Bu bakımdan mahkemece davacıya, eşinin davaya katılmak ya da duruşmada hazır bulunmak suretiyle icazetini bildirmesi veya icazetini gösteren imzası noterden onaylı belge ibraz etmesi için mehil verilip, bunun sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eşlerden birisinin istemi yeterli bulunarak davanın esası hakkında hüküm kurulmuş olması, 2-Doğum tarihinin düzeltilmesi istenilen ...' a ait nüfus tesciline ilişkin doğum tutanağının onaylı örneğinin ilgili nüfus müdürlüğünden getirtilip dosyasına konulmamış olması, 3-Doğum tarihinin düzeltilmesine ilişkin davalar diğer kayıt düzeltme davaları gibi kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim taleple bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği bulgulara göre ve öteki kayıtlarla çelişki meydana getirmeyecek şekilde karar vermek zorundadır....
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalılar Nüfus Müdürlüğü, ... vd. aralarındaki anne adının değiştirilmesi vs. davasına dair İznik Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 04.11.2010 günlü ve 2005/109-2010/374 sayılı hükmün onanması hakkında Dairece verilen 24.03.2011 günlü ve 2011/1312-2011/3943 sayılı ilama karşı, davalılardan ... tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur. Bu isteğin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde, nüfus kaydında Fatma olan anne adının iptali ile gerçek annesi olan ... olarak düzeltilmesini ve onun nüfusuna tescil edilmesini istemiştir. Birleştirilen davada ise davacının ikizi olarak görünen ... ile davacının doğum tarihlerinin düzeltilmesi talep edilmiştir. Mahkemece, Hanife Öner'in doğum tarihinin düzeltilmesi talebi reddedilmiş, ...'...
ın (...) davanın açıldığı 09.02.2009 günü itibariyle ergin ve medeni hakları kullanmaya yetkili bulunduğu anlaşılmakla, doğum tarihinin düzeltilmesi davasını doğrudan kendisinin açması gerekirken, babasının böyle bir davayı açmakta aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gözetilmeden davaya bakılıp işin esası hakkında hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.01.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, doğum tarihinin ay ve günün düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacının hem Türk vatandaşı hem de Norveç vatandaşı olduğunu, Norveç nüfus kaydında geçen 12/12/1949 doğum tarihinin gerçek doğum tarihi olduğunu belirterek Türkiye Cumhuriyeti nüfus kaydında geçen 01/07/1949 doğum tarihinin 12/12/1949 tarihi olarak düzeltilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalı nüfus idaresi istinaf etmiştir. Mahkemece, Norveç kimlik kartı fotokopisi kaydı hükme esas alınmıştır. Davacı taraf Norveç kayıtlarında doğum tarihinin 12/12/1949 olarak göründüğünü bu farklılıklar nedeniyle Norveç makamlarında resmi işlemlerde sıkıntılar yaşadığını beyan ederek nüfusta doğum tarihinin düzeltilmesi talebiyle davayı açmışsa da davacı tarafça sunulan pasaport fotokopisi ve Norveç kimlik kartının fotokopisi dışında herhangi bir resmi belge de ibraz edilmemiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 05.05.2006 gününde verilen dilekçe ile tapuda doğum tarihi düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.07.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, maliki olduğu 824 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında “1927” olarak yazılı doğum tarihinin “1925” olarak düzeltilmesini istemiş, Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir....
Dava konusu taşınmazların 1978 yılında yapılan tapulama tespitinde senetsizden 1/2 şer paylı olarak ... ve ... ... adlarına tespit edildiği ve tutanakta ... ...’ın doğum tarihinin “1933” olarak yazıldığı görülmektedir. Davacıya ait nüfus kayıt örneğinden ise, doğum tarihinin “1953“ olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, kayıt maliki olduğunu ileri süren davacı tespit malikinden 20 yaş daha küçüktür. Mahkemece bu yön üzerinde durulmamış ve çelişki giderilmemiştir. Mülkiyet nakline yol açmamak için yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde araştırma ve soruşturma yapılarak özellikle davacının tüm kardeşlerini gösterir nüfus kayıt örneği de getirtilmek suretiyle tespit tutanağında belirtildiği gibi davacı ile diğer müşterek malik ...’ın kardeş olup olmadıkları ve yaş farkı ile soyadı farklılığının neden kaynaklandığı diğer müşterek malik de dinlenmek suretiyle belirlenmelidir. Mahkemece bu yön üzerinde durulmadan eksik araştırma ve soruşturmaya dayalı hüküm bozulmalıdır....
ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tapu kaydındaki kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davacı, kayden paydaşı olduğu çekişme konusu 10 parça taşınmazın tapulama tutanaklarında doğum tarihinin 1931, ve tapu kütüğünde baba adının Kıyas olarak yazıldığını ileri sürerek, tapulama tutanaklarında doğum tarihinin 01.01.1935, ve tapu kütüğünde baba adının Fevzi olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı, davacının davasını ispatlaması gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının iddiasının sabit olduğu gerekçesi ile baba adının düzeltilmesi isteğinin kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillere göre; 58, 98, 105, 187, 201, 202 ve 648 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında davacının baba adının yanlış yazıldığı saptanmak suretiyle bu taşınmazlar bakımından davanın kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur....