TBK m. 29, TMK m. 706 ve TK m. 26 hükümleri beraber değerlendirildiği zaman, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin tapu sicil memuru tarafından düzenlenebileceği sonucuna varılabilir. Noterlik Kanunu’nun 60’ ıncı maddesinin üçüncü bendinde, taşınmaz satış vaatlerine ilişkin resmî senetleri, noterlerin düzenleyebileceği hükmüne yer verilmiştir. Gayrimenkul satış vaadi sözleşmeleri taahhütname olmaları nedeniyle, satışı vaad eden taraf kendisine ait olmayan bir taşınmaz için de taahhüttte bulunabilir. Şöyle ki; söz konusu sözleşmelerde vaad borçlusu sadece ileride taşınmaz satım sözleşmesi yapmayı taahhüt eder. Sözleşmenin yapılmasında gayrimenkulün mülkiyetine sahip olmak şart değildir. Satış vaadi sözleşmesinde belirlenen tarihte tapuda devir yapılması (asıl satım sözleşmesi) taahhüt edildiğinden, sözleşme hukuki niteliği itibariyle bir taahhüt işlemi olarak kabul edilir....
KARAR Davacılar, davalıların 17 nolu parseldeki hisselerini 5.5.1997 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile murisleri Osman Şükrü Balkaya'ya sattığını, aynı sözleşme ile 19 nolu parselle ilgili tapu ferağ takriri verilmesine rağmen 17 nolu parselin kök muris İsmail adına kayıtlı olması, tapuda iştirak halindeki mülkiyetin devam etmesi nedeni ile bugüne kadar tapu ferağının verilemediğini, 17 nolu parselle ilgili kamulaştırma kararı alınması ve bu yönde acele el koyma kararı verilmesi sonucu tapu iptal ve tescil davası açmalarında da hukuki yarar kalmadığını ileri sürerek, satış vaadi sözleşmesine konu hisselerin dava tarihi itibariyle bedelinin yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar zamanaşımı nedeniyle ve esastan davanın reddini dilemişlerdir....
Davacı vekili 0/04/2014 tarihli dilekçesi ile davaya dayanak gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin dilekçede sehven hatalı olarak gösterildiğini, davalıların murisi Ali Ekrem Güreşin ve İlhami Güreşin ile müvekkillerinin murisi Şaban Gündeş arasındaki ayrı ayrı gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerine dayandıklarını belirterek İlhami Güreşin ile İstanbul 14. Noterliğinin 08/02/1979 tarih 4318 yevmiye nolu Ali Ekrem Güreşin ile İstanbul 10. Noterliğinin 05/02/1979 tarih 03886 yevmiye nolu gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin davanın dayanağı olduğunu beyan etmiş, İDM'ce satış vaadi sözleşmesinin dava dilekçesinde hatalı olarak gösterilmesi maddi hata olarak değerlendirilmiştir....
Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında karşılıklı imzalanmış adi ya da resmi herhangi bir taşınmaz satış ön sözleşmesi yahut başka bir satış vaadi sözleşmesi bulunmadığı, davacı şirketin tek taraflı olarak taşınmaz alımı için müvekkili bankaya, teklif taahhüt formu sunduğu, “taahhüt formundan” da görüleceği üzere satın almaktan vazgeçme/ cayma halinde davacı tacir şirketin, ödediği cayma parasının kendisine iade edilmeyeceğini kabul ve taahhüt ettiğini, davacının , dava dilekçesinde cayma parası terimi kullanılmaktan özenle kaçınmış ve kaparo terimi kullanılmışsa da “davacı şirket tarafından yatırılan paranın, TBK 77- 82 maddelerinde düzenlenen kaparo bedeli değil, TBK madde 178’ de düzenlenen cayma parası olduğu ve uyuşmazlığın da dava dilekçesinde anlatıldığı şekilde olmadığı, taraflar arasında ne adi ne de resmi bir gayrimenkul satım sözleşmesi imzalanmadığı, davacı şirketin , taahhüt formundaki yükümlülüğünü yerine getirmemiş olduğu,davacı şirket...
alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.Mahkemece verilen kararı, davalı vekili istinaf etmiştir.Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında karşılıklı imzalanmış adi ya da resmi herhangi bir taşınmaz satış ön sözleşmesi yahut başka bir satış vaadi sözleşmesi bulunmadığı, davacı şirketin tek taraflı olarak taşınmaz alımı için müvekkili bankaya, teklif taahhüt formu sunduğu, “taahhüt formundan” da görüleceği üzere satın almaktan vazgeçme/ cayma halinde davacı tacir şirketin, ödediği cayma parasının kendisine iade edilmeyeceğini kabul ve taahhüt ettiğini, davacının , dava dilekçesinde cayma parası terimi kullanılmaktan özenle kaçınmış ve kaparo terimi kullanılmışsa da “davacı şirket tarafından yatırılan paranın, TBK 77-82 maddelerinde düzenlenen kaparo bedeli değil, TBK madde 178’ de düzenlenen cayma parası olduğu ve uyuşmazlığın da dava dilekçesinde anlatıldığı şekilde olmadığı, taraflar arasında ne adi ne de resmi bir gayrimenkul satım sözleşmesi...
ve davalı yüklenici aslı arasında 23/11/2018 tarihinde Vezirköprü Noterliğinde 13403 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde tanzim olunan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalının Samsun ili Vezirköprü ilçesi Esentepe mah Çorak mevkii 379 ada 41 parselde bulunan mesken niteliğindeki 114/2674 arsa paylı 1....
imzalanan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin hukuken geçerli olmadığının kesinleştiğini, geçersiz sözleşme uyarınca davalının satış bedeli olarak aldığı parayı iade etmesi gerektiğini ileri sürerek sözleşmedeki satış bedelinin dava tarihideki değeri belirlenerek fazla hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000 TL alacağının faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/150 ESAS 2020/179 KARAR DAVA KONUSU : Alacak (Satış Vaadi Sözleşmesi Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde istinaf edilmiş olmakla Dairemizce HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı T1 ile T4 Ve Tic. A.Ş.'...
ortalamasının 18.895,38 TL olduğu, dava konusu parsellerin dava tarihli değerinin yukarıdaki hesaplamalara göre toplam: 726.652,36 TL olduğu, davalı T9'nın satış vaadi sözleşmesine konu parsellerdeki satış vaadi sözleşmesi tarihindeki hisse değerinin: 1.508.134.863,65 TL eski para olarak hesaplandığı, T9'nın satış vaadi sözleşmesine konu parsellerdeki satış vaadi sözleşmesi tarihindeki hisse değeri olan 1.508.134.863,65 TL' nin TÜ-FE Endeksine göre yapılan dönüşüm değerlemesinde 31.12.2019 dava tarihindeki karışılığının 135.370,92 TL olarak hesaplandığı, dava dilekçesindeki isteme istinaden satış vaadi sözleşmesi tarihi olan kasım 1996 tarihindeki 150.000.000 TL'nin yurt içi fiyat endeksine göre yapılan dönüşüm değerlemesinde 31.12.2019 dava tarihindeki karşılığının: 12.446,47 TL olarak hesaplandığı, dava dilekçesindeki satış vaadi sözleşmesindeki satış bedelinin çeşitli ekonomik etkenler ile satış tarihli yatırım araçlarından yararlanılabilecek miktarının dava tarihindeki ortalama değerlemesi...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/11/2018 NUMARASI : 2017/342 2018/307 DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesine KARAR : Tarsus 4....