WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından ise, gaiplik kararı verilmesi yanında şahsın malvarlığının ...ye de devri istendiğinden görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamından, davacı ...nin gaiplik kararı verilmesi yanında malvarlığını kayyım olarak 2001 yılından beri idare ettiğini iddia ettiği kişinin malvarlığının ...ye devrini talep ettiği anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlık; hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kimsenin malvarlığı hakkını da ilgilendirdiğine göre, davanın, malvarlığına ilişkin olduğu ve bu hali ile 6100 sayılı HMK 2. madde kapsamında bulunduğunun kabulü zorunludur. O halde uyuşmazlık, çekişmesiz yargı işi olarak kabul edilmez. Hal böyle olunca, davanın asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ......

    Sulh Hukuk Mahkemesi ise, gaiplik kararı verilmesi yanında şahsın malvarlığının Hazine’ye de devri istendiğinden görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu belirterek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dosya kapsamından, davacı Hazine’nin gaiplik kararı verilmesi yanında malvarlığını kayyım olarak 2005 yılından beri idare ettiğini iddia ettiği kişinin malvarlığının Hazine’ye devrini talep ettiği anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlık, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kimsenin malvarlığı hakkını da ilgilendirdiğine göre, davanın malvarlığına ilişkin olduğu ve bu hali ile 6100 sayılı HMK 2 kapsamında bulunduğunun kabulü zorunludur. O halde uyuşmazlık, çekişmesiz yargı işi olarak kabul edilmez.Hal böyle olunca, davanın asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Kocaeli 5....

      , haber alamadığı bir kişinin ölümünü ispatlamasını beklemenin mantıkla bağdaşır bir durum olmadığını, yerel mahkemenin bu kararı doğru kabul edilirse, kendisinden uzun zamandan bu yana haber alınamayanlar açısından gaiplik müessesesinin uygulanmasının kesinlikle mümkün olmayacağını; kanunda gaiplik müessesesinin uygulanabileceği iki durumun seçimlik olarak sayılmış olup; gaiplik kararı verilebilmesi için ya ölüm tehlikesi içerisinde kaybolmak ya da kendisinden uzun süredir haber alınamaması gerektiğini, bu sayılan iki durumdan herhangi birisi gerçekleşirse gaiplik kararı verilebileceğini, somut olayda tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere gaipliğine karar verilmesi istenen T3'den yaklaşık 30 yıldan daha uzun süredir haber alınamadığını, gaipliğine karar verilmesi istenen şahısla ilgili yapılan ilanlardan da herhangi bir sonuç alınamadığını, gaipliğine karar verilmesi istenen kişinin nüfus kayıtlarından da anlaşılacağı üzere şu anda 70 yaşında olduğunu, nüfus kayıtlarına göre yaşının...

      Somut olayda, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen T3 hakkında yapılan kolluk araştırması neticesinde 1978 yılında ölmüş olduğunun tespit edildiği, Uyaptan alınan nüfus kayıtlarından hakkında gaiplik kararı istenen Kasım Kalkan'ın ölü olduğunun resmi makamlarca kayıt altına alındığı ve sağ olan mirasçılarının da bulunduğu anlaşılmış olup ölü olduğu tespit edilen kişiler hakkında T.M.K. 588 maddesi gereği gaiplik kararı verilemeyeceği, 4721 sayılı T.M.K. 588 maddesi sağ olup olmadığı bilinmeyen kişiler hakkında gaiplik kararı verilebileceği hükmü karşısında gaiplik kararı istenen şahsın ölü olduğu, sağ mirasçılarının bulunduğu resmi kayıtlar ve tüm dosya içeriğinden açıkça anlaşılmakla mahkemece davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmeyerek ( aynı yönde Yargıtay 1.Hukuk Dairesi'nin 11.06.2015 tarih ve 2015/7241 Esas, 2015/8677 Karar sayılı kararı, 22.05.2019 tarih ve 2016/9815 E., 2019/3221 K.sayılı kararı) davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi...

      (TMK.md.33) Hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kişinin yüz yaşını aşmış olması, ölümü hakkında kuvvetli olasılığın varlığına delalet eder.(Yargıtay 2.HD., 29.03.2011, 2010/3609E. - 2011/5554K.) Türk Medeni Kanununun 588. maddesi, 100 yaşın aşılmasını ölüm için karine olarak belirlemiştir. (Yargıtay 2.HD., 26.12.2012, 2011/22237E. - 2012/31628K.) Bu karinenin aksi ispat edilemediği takdirde, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kişinin gaipliğine karar verilmesi gerekir. Gaiplik kararı ölüm tehlikesinin gerçekleştiği veya son haberin alındığı günden başlayarak hüküm doğurur.(TMK.md.35/2) Yukarıda açıklanan ilke ve olgular doğrultusunda somut olaya bakıldığında; davanın, TMK'nın 32. ve devamı maddeleri kapsamında gaiplik kararı verilmesi isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

      TMK'nın 35. maddesi "gaiplik kararı ile ölüme bağlı hakların gaibin ölümü ispatlanmış gibi kullanılacağı" ve 713. maddesinin 2. fıkrası "aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan veya 20 yıl önce ölmüş ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş kimse adına kayıtlı taşınmazın tamamını veya bölünmesinde sakınca olmayan parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir" amir hükmünü içermekte olup, Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamalarına göre gaiplik kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren 20 yıldan fazla süre ile tasarruf edilmiş olması halinde taşınmaza ilişkin tapu kaydı hukuki değerini kaybedecektir. Hal böyle iken eldeki davada gaiplik kararının kesinleştiği tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık süre dolmadığından davacı lehine zilyetlikle kazanma koşullarının gerçekleşmediği dikkate alınarak davanın reddi yerine kabulüne karar verilmesi yerinde değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, gaiplik kararı verilmesi talep edillmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının anneannesinin annesi... kızı ...nin 01.07.1882 doğumlu olduğunu, kendisinden uzun zamandan beri haber alınamadığını bu nedenle hakkında gaiplik kararı verilmesini talep etmiş, mahkemece hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen ...’den ne zamandan beri haber alınamadığının tespit edilemediği belirtilerek davanın reddine karar vermiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden; hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen ...’nin 1882 doğumlu olup, yüz yaşını aştığı ve kendisinden uzun zamandan beri haber alınamadığı anlaşılmaktadır....

          Açılan işbu dava; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 588. maddesinden kaynaklanan gaiplik ve hakkında gaiplik talep edilen şahsın hissesine düşen paranın ve ferilerinin hazineye irat olarak kaydedilmesine yöneliktir. Kayseri 5. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından dava gaiplik kararı verilmesi talebine ilişkin olduğu, gaiplik kararına ilişkin taleplerin çekişmesiz yargı işi olduğu, çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmiş ise de, mahkemenin bu kararı TMK'nun 32 vd. maddelerine dayalı olarak açılan gaiplik davalarında verilebilecek kararlardandır. Oysa somut olayda, davacı Hazine gaiplik isteği yanında, hakkında gaiplik talep ettiği şahısın hissesine düşen ve kayyımlık hesabında bulunan miktarın tüm ferileriyle birlikte hazineye irad kaydedilmesi isteminde de bulunmuş olup söz konusu isteğin TMK'nun 588. maddesi kapsamında olduğu açıktır....

          Asliye Hukuk Mahkemesi ve Polatlı Sulh Hukuk Mahkemesince, ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, gaiplik kararı verilmesi ve gaibin malvarlığının Hazineye devri istemine ilişkindir. Polatlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesince, HMK'da, gaiplik kararı verilmesinin çekişmesiz yargı işi sayıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Polatlı Sulh Hukuk Mahkemesince ise davanın TMK'nın 588. maddesinden kaynaklandığı ve taşınmazın aynına yönelik olduğu gerekçesiyle karşı, görevsizlik kararı verilmiştir. 4721 sayılı TMK'nın 32 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan gaiplik davalarında görevli mahkeme, HMK'nın 382/2-(a/4). maddesi uyarınca, sulh hukuk mahkemesidir. Ancak, somut olayda davacı Hazine, gaiplik kararı verilmesi ve son mirasçı sıfatıyla malvarlığının Hazineye devri isteminde de bulunmuştur....

            Sulh hukuk mahkemesi tarafından ise, gaiplik kararı verilmesi yanında şahsın malvarlığının Hazineye de devri istendiğinden görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dosya kapsamından, davacı Hazinenin gaiplik kararı verilmesi yanında malvarlığını kayyım olarak 2000 yılından beri idare ettiğini iddia ettiği kişilerin malvarlığının Hazineye devrini talep ettiği anlaşılmaktadır. Somut uyuşmazlık, hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen kimsenin malvarlığı hakkını da ilgilendirdiğine göre, davanın malvarlığına ilişkin olduğunun ve bu hali ile 6100 sayılı HMK 2. madde kapsamında bulunduğunun kabulü zorunludur. O halde uyuşmazlık, çekişmesiz yargı işi olarak kabul edilmez. Hal böyle olunca, davanın asliye hukuk mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Elazığ 4....

              UYAP Entegrasyonu