Davalılar; ecri-misil talep edilen taşınmazları kendilerinin kullanmadıklarını, tenkis davası yönünden ise zamanaşımı süresini kaçırdıklarını belirterek davanın reddinin gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davalı tarafın süresinde zamanaşımı definde bulunmasına ve dosya kapsamına göre de zamanaşımı süresinin dolmuş olmasına göre davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiği halde, bu yön göz ardı edilmek suretiyle esasa girilerek, red kararı verilmesi isabetsiz ise de, hüküm sonucu itibarı ile doğru olduğundan hükmün gerekçesi düzeltilmek suretiyle ONANMASINA, 18.40. TL onama ilam harcının temyiz eden taraftan alınmasına, 31.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08/03/1950 tarih 22/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceği vurgulanmıştır. Ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarardır. Bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirler. Haksız işgal, haksız eylem niteliğindedir....
Dava, haksız işgalin tespiti, müdahalenin meni, haksız işgalden kaynaklı ecri misil ve mahrum kalınan gelir istemlerine ilişkin olup 18/01/2024 tarihli duruşmanın taraflarca takip edilmemesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, bu tarihten itibaren de üç (3) aylık yasal süre içerisinde yenilenmemiş olduğu anlaşıldığından HMK 150/5. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davanın HMK 150/1....
zilyet olmaya devam ettiğini ve halen devam ettiğini, müvekkilinin satın alma tarihinden bu yana taşınmazın tüm vergilerini ve ayrıca davalıya ait diğer çöp ve diğer kamu borçların da ödemek zorunda kaldığını, davalının, taşınmaza kimseyi yaklaştırmadığı gibi, kendisi ile iyi niyetle temas eden şahıslara da saldırmakta ve bu yerin kendisine ait olduğunu, kimseye vermeyeceğini ve kolluk bile gelse buradan çıkmayacağını beyan ettiğini, taşınmazı adeta sahiplendiğini, müvekkilin bu yeri evi olmadığı ve kirada oturması nedeniyle ikamet konutu olarak kullanmak amacıyla aldığını ancak tüm uğraşlara rağmen fuzuli işgalci olan davalıyı bu taşınmazdan çıkaramadığını, kendisi ve ailesi halen kirada oturmakta olup, artık kira bedellerini dahi ödeyecek durumda olmadığını ayrıca davalı yanın, bu taşınmazı satın alma tarihinden bu yana fuzuli şekilde işgal ettiğinden ve bir bedelde ödememiş olduğundan, satın alma tarihinden başlamak üzere, ecri misil talepleri olduğunu, bu talep bilirkişi vasıtasıyla...
zilyet olmaya devam ettiğini ve halen devam ettiğini, müvekkilinin satın alma tarihinden bu yana taşınmazın tüm vergilerini ve ayrıca davalıya ait diğer çöp ve diğer kamu borçların da ödemek zorunda kaldığını, davalının, taşınmaza kimseyi yaklaştırmadığı gibi, kendisi ile iyi niyetle temas eden şahıslara da saldırmakta ve bu yerin kendisine ait olduğunu, kimseye vermeyeceğini ve kolluk bile gelse buradan çıkmayacağını beyan ettiğini, taşınmazı adeta sahiplendiğini, müvekkilin bu yeri evi olmadığı ve kirada oturması nedeniyle ikamet konutu olarak kullanmak amacıyla aldığını ancak tüm uğraşlara rağmen fuzuli işgalci olan davalıyı bu taşınmazdan çıkaramadığını, kendisi ve ailesi halen kirada oturmakta olup, artık kira bedellerini dahi ödeyecek durumda olmadığını ayrıca davalı yanın, bu taşınmazı satın alma tarihinden bu yana fuzuli şekilde işgal ettiğinden ve bir bedelde ödememiş olduğundan, satın alma tarihinden başlamak üzere, ecri misil talepleri olduğunu, bu talep bilirkişi vasıtasıyla...
Eski hukukta "emsal mal kıymeti karşılığı" olarak kullanılan ecrimisil, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimidir. Gerek öğreti ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere, hak sahibinin kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir tür tazminattır. Ecrimisilde; bir malın hak sahibinin izni ve rızası dışında kötü niyetli olarak işgal ve kullanımı söz konusudur. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 08.03.1950 tarih ve 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı ve birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile bir haksız eylem sayılması gerektiği, başkasının taşınmazını haksız olarak işgal edip kullanmış olan kötü niyetli kimsenin taşınmazı haksız olarak elinde tutmuş olmasından doğan zararları ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal ettiği semereleri tazmin ile mükellef olduğu vurgulanmıştır....
-TL tazminat ve ecrimisil talebine ilişkin olup, müdahalenin meni talebine ilişkin herhangi bir harcın yatırılmadığını, müdahalenin meni istenilen taşınmaz değeri üzerinden harç ikmali gerekmekte iken yalnızca ecrimisil ve tazminat talebine ilişkin harç ikmali yapılan dosya kapsamında müdahalenin meni talepleri hakkında karar verilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiğini belirterek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi sonucu kaldırılarak, istinaf talepleri doğrultusunda kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yolu başvurusunda bulunmuştur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Turhal 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/568 esas, 2021/254 karar sayılı dava dosyasında verilen haksız işgal tazminatı (ecrimisil) talebinin kısmen kabulüne karar verilip, istinaf başvurusunda bulunulduğu, istinaf başvurusunun hükmedilen bedelin kesinlik sınırının altında olması nedeniyle reddine, yönelik ek karar verildiği, 29/09/2021 tarihli ek karara yönelik davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; haksız işgal tazminatı (ecrimisil) istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, "......
Mahkemece “davanın kısmen kabulü ile ... ada ... parsel sayılı taşınmazdaki davacının hissesine vaki müdahalenin önlenmesine ve ecrimisil ile ilgili talebin reddine dair verilen ilk hükmün taraflarca temyizi üzerine “duraksamaya yer bırakmayacak şekilde keşif yapılmamış, davalı tarafın bu yöndeki itirazları dikkate alınmadığı gibi müdahale olgusunun tümden sonlandırıldığı ileri sürülmesine rağmen bu savunmada açıklığa kavuşturulmaması "gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada mahkemece bu kez “Meni Müdahale yönünden davanın konusu kalmadığından bir karar verilmesine yer olmadığına, Ecrimisil ve kal yönündeki davacı tarafın taleplerinin reddine “karar verilmiş, hükmün taraflarca temyizi üzerine “meni müdahale yönünden temyiz itirazlarının reddine, davalının çekişme konusu taşınmaza dava tarihi itibariyle müdahalesi olduğu saptandığına göre, haksız işgal tazminatı olan ecrimisilden de sorumlu olacağı, davalının taşınmaza el atmasının hukuksal...
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2019/234 Esas sayılı dava dosyası ile talep edilen müdahalenin men-i ve ecri-misil isteği de tarafları ve konusu aynı olduğundan iş bu dava dosyası ile birleştirilmiş ve yargılamaya bu esas üzerinden devam edilmiştir. Mahkemece, eldeki Tapu İptali Tescil Konulu 2019/232 Esas sayılı dosya yönünden davanın reddine; 2019/234 Esas 2019/561 Karar sayılı Meni Müdahale ve Ecrimisil konulu dava yönünden davanın reddine; 2019/356 Esas 2019/560 Karar sayılı Menfi Tespit davası yönünden davanın reddine; karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ve davalı T2 vekili istinaf etmiş, istinaf dilekçesinde özetle; Afşin 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/232 Esas 2019/576 Karar sayılı ilamının kaldırılmasını ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemişlerdir. Asıl dava harici satış işlemine dayalı tapu iptal ve tescil birleşen davalar ise müdahalenin men-i ve ecri misil ile menfi tespit isteğinden ibarettir....