HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/1807 KARAR NO : 2021/62 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ÇAYIRLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/02/2019 NUMARASI : 2018/73 ESAS- 2019/3 KARAR DAVA KONUSU : Fiili Ayrılık Nedeni ile Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki TMK 166/son maddesine dayalı fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma ve ferileri nedeni ile boşanma davasının yapılan açık yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince verilen hüküm süresinde davalı kadın tarafından istinaf edilmekle dosya incelendi....
İlk derece Mahkemesinin verdiği karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, aksi kanaate ise 1.500,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte 120.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur. GEREKÇE : Dava; fiili ayrılık nedenine dayalı boşanma davasıdır. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; her ne kadar ıslah dilekçesi bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de dosyaya uzun süren fiili ayrılık nedeni ile beyanda bulunduklarını, fiili ayrılık sebebiyle davanın kabulüne karar verilmesi için yeterli şartların oluştuğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK'nın 166/4 maddesi uyarınca fiili ayrılık sebebine dayalı boşanma istemine ilişkindir. Olayları açıklamak taraflara hukuki nitelendirme hakime aittir. (HMK md. 33) TMK'nın 166/4. maddesine göre; "Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir."...
Oysa, davacı erkek tarafından açılan ve retle sonuçlanan ilk boşanma davası 31.05.2012 tarihinde kesinleşmiş ve kesinleşen bu kararda davalı kadının evlilik birliğini temelinden sarsacak derecede bir kusurunun bulunmadığı belirlenmiştir. Bu davadan sonra tarafların bir araya gelmedikleri ve fiili ayrılık döneminde kadına kusur olarak yüklenebilecek bir olayın varlığının da ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayanak teşkil eden ve retle sonuçlanan ilk davayı açarak fiili ayrılığa sebep olan ve boşanma sebebi yaratan, erkeğin boşanmaya neden olaylarda tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekmektedir. Öyleyse; mahkemece davalı kadının maddi tazminat talebinin (TMK m. 174/1) kabulü gerekirken reddine karar verilmesi isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir....
DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı 22/09/2017 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı ile 2003 yılında evlendiklerini, bu evliliklerinden müşterek çocuklarının bulunmadığını, davalı ile dört yıldır ayrı yaşadıklarını, davalı aleyhine 2013 yılında Samsun 2. Aile Mahkemesinin 2013/613 Esas 2014/211 Karar sayılı dosyası ile boşanma davası açtığını, davanın reddine karar verildiğini, bu süre zarfı içerisinde davalı ile görüşmediğini ve bir araya gelmediklerini belirterek fiili ayrılık nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanma sebebi olarak kabul edilen fiili ayrılığın, manevi tazminatı gerektirmediğine, gerek reddedilen ilk davada gerekse fiili ayrılık süresi zarfında davacıdan kaynaklanan davalının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bir hadisenin ispatlanmamış bulunmasına, boşanma davası içinde talep edilen boşanmanın fer'isi niteliğindeki nafaka ve tazminatların kabulü halinde ayrıca vekalet ücreti takdir edilemeyeceğine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Müşterek çocuğun dava tarihinden bu yana annesinin yanında olduğu tartışmasızdır....
GEREKÇE: Dava; TMK'nın 166/son maddesi uyarınca fiili ayrılığa dayalı boşanma ve ferilerine ilişkindir. Taraflarca boşanma hükmü yönünden karar istinaf edilmemiş, mahkemece hüküm boşanma yönünden kesinleştirilmiştir.Bundan ayrı tarafların velayet ve kişisel ilişkiye yönelik istinaf başvurusu da bulunmamaktadır....
Ne var ki, İlk Derece Mahkemesinin birinci kararı ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiş ve bu karara karşı erkek tarafından kusur belirlemesi, velâyet, iştirak nafakaları ve yargılama giderleri ile vekâlet ücreti yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuş, istinaf dilekçesinde boşanma yönünden başvurunun olmadığı açık olarak belirtilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesinin 13.02.2019 tarih ve 2018/309 Esas, 2019/169 Karar sayılı gönderme kararında da davalı-davacı erkeğin boşanma yönünden istinafının bulunmadığı belirtilerek talebe uygun istinaf sınırlaması yapılmıştır. Hüküm, boşanma yönünden İlk Derece Mahkemesinin birinci kararına karşı istinafa başvurulmamak suretiyle kesinleşmiştir. Hüküm davalı-davacı erkek tarafından boşanma yönünden istinafa başvurulmamak suretiyle kesinleşmiş olduğundan, davanın kabulüne karar verilmesi bozma nedeni yapılmamış ve yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir....
ın muhalefetine karşı, Başkan ... ile Üyeler ..., ... ve ...'nın oyları ve oy çokluğuyla, 23/05/2022 gününde karar verildi. KARŞI OY GEREKÇESİ Somut uyuşmazlıkta, davalı kadın 1998 tarihinde eşinden boşanmıştır. Davalı kadına boşandıktan sonra 1999 yılında ölen babasında yetim aylığı bağlanmış ve 2012 yılında denetim raporu ile kesilmiş, kurumca fiili birliktelik nedeni ile 5510 sayılı Kanunun 56. maddesi uyarınca boşandığı eşi ile birlikte yaşadığı gerekçesi ile 2008-2012 yılları için ödenen aylıklar ile yaptığı tedavi gideri için borç çıkarılmıştır. Dairemizin 07.10.2021 tarih ve 2021/7072 Esas, 2021/11762 Karar sayılı ilamında yazılan karşı oy gerekçelerimde belirttiğim gibi davacı boşandığında 506 sayılı kanun yürürlüktedir. 5510 sayılı kanunun 5754 sayılı kanunun 68. Maddesi ile değişik geçici 1. Maddesi uyarınca kesilmede 506 sayılı kanun uygulanmalıdır....
ın muhalefetine karşı, Başkan ... ile Üyeler ..., ... ve ...'nın oyları ve oy çokluğuyla, 24/03/2021 gününde karar verildi. KARŞI OY GEREKÇESİ Somut uyuşmazlıkta, davacı kadın 1995 tarihinde eşinden boşanmıştır. Davacı kadına boşandıktan kısa bir süre sonra ölen annesinden yetim aylığı bağlanmış ve 2015 yılında denetim raporu ile kesilmiş, kurumca fiili birliktelik nedeni ile 5510 sayılı Kanunun 56. maddesi uyarınca boşandığı eşi ile birlikte yaşadığı gerekçesi ile 2008-2015 yılı ödenen aylıklar ile yaptığı tedavi gideri için borç çıkarılmıştır. Dairemizin 07.10.2021 tarih ve 2021/7072 Esas, 2021/11762 Karar sayılı ilamında yazılan karşı oy gerekçelerimde belirttiğim gibi davacı boşandığında 506 sayılı kanun yürürlüktedir. 5510 sayılı kanunun 5754 sayılı kanunun 68. Maddesi ile değişik geçici 1. Maddesi uyarınca kesilmede 506 sayılı kanun uygulanmalıdır....