Mahkemece; adi ortaklığın fesih ve tasfiyesine, taraflar arasındaki adi ortaklıkta tarafların eşit pay sahibi olduklarının kabulü ile tasfiyenin buna göre yapılmasına ve tasfiye memurunun görevlendirilmesine dair verilen karar, taraflarca temyiz edilmiş ve Dairemizin 12/11/2013 tarihli ve 2013/14847 E. 2013/15812 K. sayılı ilamıyla; davada, taraflar arasında kurulan ve fiilen sona ermiş bulunan adi ortaklığın tasfiyesinin istenildiği, bu nedenle 6101 sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 1 inci maddesi atfıyla Türk Borçlar Kanunu'nun 642 nci maddesi ve devamı hükümlerinin uygulanması suretiyle, adi ortaklığın tasfiye işleminin gerçekleştirilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur. 02/03/2016 tarihinde açılan ve işbu dava ile birleştirilen davada; davacı şirket, adi ortaklığa ait olan 3, 4, 5 ve 6 nolu bağımsız bölümlerin davalı tarafından kiraya verildiğini, ancak davalının payına düşen kira gelirini vermediğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakkı saklı...
HÜKÜM; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Açılan DAVANIN KABULÜ İLE; TTK'nun 530/1 maddesi uyarınca--------- Sicil Numaralı -------- FESİH VE TASFİYESİNE, 2-Tasfiye memuru olarak resen mali müşavir ------ atanmasına, 3-Kararın kesinleşmesinden sonra bir defaya mahsus 5.000,00 TL olarak tasfiye memuru ücreti ile 10.000,00 TL tasfiye masraf avansının davacı tarafından mahkeme veznesine yatırılması halinde tasfiye memuruna görevinin tevdiine, 4-Tasfiye memuru ücretinin ve yatırılacak masraf avanslarının tasfiye memuru tarafından ileride tasfiye giderlerine eklenmesine, 5-Alınması gereken 269,85 TL karar harcına kaşılık peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 210,55 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına, 6-Davacı tarafından yapılan; 1.250,00 TL bilirkişi gideri, 269,70 TL posta gideri ve 59,30 TL başvurma harç gideri olmak üzere toplam 1.579,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 7-Davacı yararına A.A.Ü.T. uyarınca takdir edilen...
Davalı vekili; şirketin fesih ve tasfiye koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; fesih ve tasfiyesi istenen şirketin davacı ve davalıdan başka ortağının olmadığı, tarafların aile içi şiddetten dolayı boşandığı, davalının faaliyet alanlarını bire bir aynı olan bir başka şirketin kurucu ortağı ve müdürü olduğu, davalının şirket defterlerini usulüne uygun tutmadığı ve davacıya şirket ile ilgili bilgileri vermediği, şirket ortaklar kurulunun uzunca bir süre yapılmadığı, davalının şirket faaliyetlerinin devamı için gerekli özeni göstermediği ve şirket amacının gerçekleşmesinin davalı tarafça önlenmeye çalışıldığı, ortaklar arasında ciddi anlaşmazlıklar ve güven ilişkisinin zedelenmiş olduğu gerekçesiyle ...’nin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak ...’un görevlendirilmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin 02.01.2014 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulunun tescil ve ilan edildiği, şirketin tasfiye halinde olduğu, fesih ve tesfiyeye ilişkin davanın konusuz kaldığı, tasfiye memuru olarak ...’ın şirket unvanı ve kaşesi altında münferiden temsil ve ilzama yetkili kılındığı, davacı tarafından mevcut tasfiye memurununun şirket ortağı olduğu gerekçesiyle ...'...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Asıl ve birleşen davalarda uyuşmazlık, adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile alacak istemlerine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 620 nci maddesinin birincifıkrasına göre; adi ortaklık sözleşmesi, iki ya da daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir. 6101 sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 1 inci maddesi; “Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki fiil ve işlemlere, bunların hukuken bağlayıcı olup olmadıklarına ve sonuçlarına, bu fiil ve işlemler hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse, kural olarak o kanun hükümleri uygulanır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememiz tarafından tarafların delil listesinde gösterdikleri tüm deliller celp ve incelenmiş, mahkemece değerlendirilmiştir. Mahkememizde açılan işbu dava; ...nün ... ticaret sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde ...'nin fesih ve tasfiyesine ilişkindir. Mahkememizce yapılan incelemede; ... nden gelen yazıda ... ticaret sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde ...'nin adresinin ... Mah. ... Sok. No: ... /İSTANBUL olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle; Dava konusu fesih ve tasfiyesi istenilen ve ticaret sicilden re'sen terkin edildiği anlaşılan ... nün ... ticaret sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde ...'...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememiz tarafından tarafların delil listesinde gösterdikleri tüm deliller celp ve incelenmiş, mahkemece değerlendirilmiştir. Mahkememizde açılan işbu dava; ...nün ... ticaret sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde ...'nin fesih ve tasfiyesine ilişkindir. Mahkememizce yapılan incelemede; ... nden gelen yazıda ... ticaret sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde ...'nin adresinin ... Mah. ... Sok. No: ... /İSTANBUL olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle; Dava konusu fesih ve tasfiyesi istenilen ve ticaret sicilden re'sen terkin edildiği anlaşılan ... nün ... ticaret sicil nosunda kayıtlı Tasfiye Halinde ...'...
KÖYÜ TARIMSAL KALKINMA KOOPERATİFİNİN fesih ve tasfiyesine, Tasfiye memuru olarak kooperatif yetkilileri Özkan Demirel, Selahattin Aydın ve Basri Tosun'un seçilip görevlendirilmesine, ücret taktirine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1-Davalılar Selahattin Aydın ve Özkan Demirel'e husumet yöneltilemeyeceğinden bu davalılara karşı açılan davanın husumet yokluğu nedeni ile REDDİNE, 2-Davanın KABULÜ ile, davalı S.S. ... KÖYÜ TARIMSAL KALKINMA KOOPERATİFİNİN FESİH VE TASFİYESİNE, Tasfiye memuru olarak kooperatif yetkilileri Özkan Demirel, Selahattin Aydın ve Basri Tosun'un seçilip görevlendirilmesine, Ücret taktirine yer olmadığına, 3-Tarım ve Orman Bakanlığı harçtan muaf olduğundan, başlangıçta alınması gereken 179,90.-TL peşin harcın davalı kooperatiften tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 4-Davacı tarafça yapılan 323,00....
İlk Derece Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, 6102 sayılı TTK'nın 243/1 maddesi dalaleti ile 6098 sayılı TBK'nın 639/2 maddesi gereğince kollektif şirketin ortağının ölümü ve sağ kalan ortağın mirasçıların şirkete ortak edilerek şirketin devamını talep etmemesi ve bu yönde oybirliği sağlanamaması nedeniyle "Üzel Kardeşler Kollektif Şirketi - ... ve Kardeşleri" şirketinin sona erdiğinin tesbiti ile fesih ve tasfiyesine karar verilmesi gerektiği, şirket anasözleşmesinde fesih ve tasfiye ile ilgili düzenleme yapılmadığı, davalılar ... ve ... dava konusu şirketin hissedarı olmadığından aleyhlerine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile: Üzel Kardeşler Kollektif Şirketi - ... ve Kardeşleri Şirketi'nin 6102 sayılı TTK'nın 243/1 maddesi delaletiyle 6098 sayılı TBK'nın 639/2 maddesi gereğince şirketin sona erdiğinin tespiti ile fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak ..., ... ve SMMM ...'nın atanmasına, tasfiye memuru ...'...
nin ... tarihli genel kurul toplantısında fesih kararı alınarak ... tarihinde tasfiye edildiğini, gerek fesih kararı verildiğinde, gerek ise tasfiye edildiğinde davacının alacağının kesinleşmediğini, derneğin tasfiyesinden önce açılmış bir icra takibinin bulunmadığını, tasfiyeden önce açılmış bir icra takibinin mevcudiyeti olmaması nedeni ile alacaklıya ihya davası açma hakkının da verilmediğini, ... ihyasında hiçbir şekilde hukuki yararın ve menfaatin olmadığını belirterek haksız davanın usul ve esastan reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ..., ... ve ... ibraz ettiği cevap dilekçesinde özetle; derneklerinin ticari bir kaygısının olmadığını, bu nedenle görev itirazında bulunduklarını, tasfiye kurulu olarak vazife yaptıkları derneğin ......